Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın 25 Eylül 2025 Perşembe günü ABD Başkanı Donald Trump ile Beyaz Saray'da yapacağı görüşmenin gündem maddelerinden biri de saatte 1900 kilometre hızla uçabilen savaş uçakları F-35'ler olacak...Trump, 19 Eylül’de sosyal medya hesabından yaptığı duyuruda, "Gündemde Boeing yolcu uçağı ile F-16 ve F-35 savaş uçakları satışının bulunduğunu açıkladı. 19 Eylül’de CHP lideri Özgür Özel Erdoğan’ın ABD Başkanı'nın oğlu Donald John Trump Jr. (1977) ile görüşmesinde THY’nin Boeing’ten 300 uçak almasının da konuşulduğunu iddia etti...

Resmi Gazete'de yayımlanan Cumhurbaşkanı Kararı'na göre; 2018 yılında alınan kararla bazı ABD ürünlerine uygulanan 'ek mali yükümlülükler' kaldırıldı. Otomobilden, kozmetik ürünlerine plastik eşyalardan tütün ve kağıt türlerine birçok kalem üründe maliyetlerin düşmesi bekleniyor. 22 Eylül 2025 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanan ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın imzasını taşıyan karara göre; 2018 yılında bazı ABD ürünlerine uygulanan 'ek mali yükümlülükler' kaldırıldı. Yapılan duyuruda, "11/6/2018 tarihli ve 2018/11973 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile yürürlüğe konulan Amerika Birleşik Devletleri Menşeli Bazı Ürünlerin İthalatında Ek Mali Yükümlülük Uygulanmasına Dair Kararın yürürlükten kaldırılmasına, 1567 sayılı Kanunun 1 inci, 474 sayılı Kanunun 2 nci, 3283 sayılı Kanunun 2 nci, 4458 sayılı Kanunun 16 ncı, 22 nci ve 55 inci maddeleri ile 2976 sayılı Kanun ve 4067 sayılı Kanun hükümleri gereğince karar verilmiştir," ifadeleri yer aldı.

Mayıs 2025'te ABD Başkanı Donald Trump, Katar Havayolları'nın Amerikan uçak imalat şirketi Boeing ile 160 uçak için 200 milyar dolar değerinde bir anlaşma imzaladığını açıklamıştı...

Uzak geçmişte Türkiye, F-35 savaş uçaklarının bazı parçalarını tedarik etmesinin yanı sıra filosuna eklemek için 100 adet uçak sipariş etmişti...

2025 sonbaharında kesin olan bir şey var ise İsrail Türkiye'ye F35 savaş uçağı verilmesini engellemeye çalışacak...

BIKMADAN USANMADAN YAYILAN "KOMPLO TEORİLERİ"

ABD Başkanı Trump'a yakın çevreler ya da "Make America Great Again" sloganı çevresinde toplananlar, "ABD eski Başkanı Barack Obama homoseksüel, Obama'nın eşi Michelle kadın değil erkek, Barack Obama ABD'nde değil Kenya'da doğduğundan yasadışı ABD Başkanı", "Fransa Cumhurbaşkanı da homoseksüel ve bir erkekle evli" gibi komplo teorilerini yaymaktan hiç vazgeçmediler ve bugün dahi vazgeçmiyorlar!

Charlie Kirk (1993-2025) Donald Trump'a oy vermeleri için gençlerin beyinlerini yıkamak için üniversite kampüslerine gider ve vaazlar verirdi...Trump sevenler şimdi Charlie Kirk'ün İsa Mesih'in 13. havarisi olduğunu iddia ediyor...Hıristiyanlık tarihine bakılırsa İsa şiddete, kine, nefrete, intikam duygularına, iftiraya, yalana karşıydı...Yani Charlie Kirk'le Hazreti İsa'nın hiçbir frekans uyumu yoktu...

2020 ABD Başkanlık seçimini Donald Trump'ın kazandığını, Joe Biden'ın kazanmadığını iddia eden Charlie Kirk 6 Ocak 2021'de ABD Kongresi'ni-Millet Meclisi'ni basan organizasyonu düzenlemişti...Kirk tarafından 80 ila 100 otobüse doldurulan Trump severler ABD Millet Meclisi'ni basmak için Washington'a yollanmıştı...Charlie Kirk'ün militanları "Joe Biden idam edilmelidir!" diye bağırıyorlardı! Bu baskından dolayı Kirk hiçbir suçlama ya da ceza almadı.

İsa'nın, halka açık bir infazı durdurduğu anlatılıyor...Yuhanna 8:3-11'de din bilginleri ve Ferisiler, zina ederken yakalanmış bir kadını İsa'ya getirip Musa Yasası'nın kadının taşlanmasını emrettiğini söylemiş ve ardından İsa'ya ne diyeceğini sormuşlardı. İsa, yere yazarak karşılık verdi ve ardından "Aranızda günahsız olan, kadına ilk taşı o atsın" dedi. İsa'nın sözleri, suçlayıcıların, kadına taş atmadan oradan ayrılmalarına neden oldu.Ama yine de Yahuda bile İsa'ya otuz gümüş karşılığında ihanet etti ve bu da İsa'nın tutuklanmasına, yargılanmasına ve çarmıha gerilmesine yol açtı.

TRUMP MEDYADAKİ MUHALİFLERİNİN DERHAL İŞTEN KOVULMASI KONUSUNDA ISRARLI

Jimmy Kimmel'ın derhal işten kovulmasını isteyen Trump'a cevap siyasi taşlama uzmanı, dehası Stephen Colbert'dan geldi...Colbert "Bu gece hepimiz Jimmy Kimmel'ız...Bir otokratla, zerre kadar taviz veremezsiniz. ABC (American Broadcasting Company) bunun Beyaz Saray'ı memnun edeceğini düşünüyorsa, çok saf ve belli ki "Bir Fareye Kimmel Verirseniz Çocuk Kitabı"nı hiç okumamışlar!"

İSRAİL BAŞLATACAĞI YENİ SAVAŞLAR İÇİN SİLAH VE CEPHANE SATIN ALIYOR

Wall Street Journal (WSJ) gazetesi, ABD'nin İsrail'e yaklaşık 6 milyar dolar (Yaklaşık 248 milyar TL) tutarında yeni silah satışı yapmayı planladığını duyurdu...ABD, 3,8 milyar dolar değerinde 30 adet AH-64 Apache tipi saldırı helikopteri ve 1,9 milyar dolar tutarında 3 bin 250 piyade zırhlı aracını İsrail'e satmayı planlıyor.Teslimat gerçekleştiğinde İsrail'in mevcut Apache filosunun neredeyse iki katına çıkacak...

İSRAİL SURİYE'Yİ YÖNETENLERDEN AKIL ALMAZ TALEPLERDE BULUNDU

İsrail'in kurucu babası David Ben Gurion 1955'te Irak, Suriye ve Mısır ordularının yok edilmesini vasiyet etmiş ve geleceğin İsrail liderlerine özellikle bu üç ülkeyi çok çeşitli ufak parçalara bölmeleri talimatını vermişti...

2025'in sonbaharında İsrailli yetkililer Suriye'yi yönetenlere kesin bir dille Suriye ordusunun dirilmesine izin vermeyeceklerini iletti...İsrailli Albay Moşe Elad, devam eden müzakerelerde Şam yönetimine, yeni ve güçlü bir Suriye ordusunun kurulmasına izin verilmeyeceği, bunun yerine güçlü bir polis örgütü kurulmasının teklif edildiğini söyledi.Elad, Tel Aviv'in, Suriye'de ordu kurulmasının gelecekte kendisine "büyük tehdit oluşturacağına” inanması nedeniyle kesinlikle izin vermeyeceğini de açıkladı...

İsrail’in Suriye hükûmetine sunduğu yeni güvenlik düzenlemesi önerisi ABD merkezli Savaş Araştırmaları Enstitüsü (ISW) tarafından açıklandı. Plan, güney Suriye’nin üç ayrı demilitarize bölgeye ayrılmasını öngörüyor.Yeni planda, birinci bölge Birleşmiş Milletler denetiminde bir tampon bölge olarak tasarlandı. İkinci bölgede Suriye ordusu ve ağır silahların bulunmasına izin verilmeyecek, ancak iç güvenlik ve polis birimlerinin faaliyet göstermesine olanak tanınacak. Üçüncü bölge ise uçuşa yasak bölge olarak belirlenecek.

22 EYLÜL 2025'TE FİLİSTİN DEVLETİNİ TANIYAN ÜLKE SAYISI 150'Yİ AŞACAK

Fransa lideri Emmanuel Macron ve Suudi Arabistan veliaht prensi Selman tarafından başlatılan “Filistin Sorununun Barışçıl Çözümü ve İki Devletli Çözümün Uygulanması İçin Yüksek Düzeyli Uluslararası Konferansı” ilk toplantısını 28-30 Temmuz günlerinde yapmış ve Filistin Devleti’nin kurulmasını ve iki devletli çözüm temelinde sorunun kalıcı olarak çözülmesi için etkin ve hızlı adımlar atılmasını içeren New York Bildirisi kabul edilmişti.

İsrail lideri Netanyahu buna cevap olarak "Bir Filistin asla devleti olmayacak" dedi...Batı Şeria’daki Filistin topraklarını gasp eden ve 7 Ekim sonrasında bölgeye yönelik şiddetini iyice artıran İsrail hükümeti, Filistin devletini tanımaya karar veren ülkeleri tanıma kararından alıkoymak için Batı Şeria’yı ilhakla karşılık verebileceği mesajını verdi...Öte yandan Netanyahu Mısır ordusunun İsrail ile sınırlarına asker yığmasından dolayı çok endişeli...

MISIR-İSRAİL SAVAŞI OLASILIĞI ARTIYOR

Netanyahu Mısır'ı doğalgaz akışını kesmekle tehdit etti...

İsrail 9 Eylül Salı günü Katar'daki Gazze müzakerelerini yürüten Hamas yetkililerini hedef aldı. Katar yönetimi saldırıyı uluslararası hukukun ihlâli şeklinde nitelendirerek kınadı. Hamas, müzakereleri yürüten heyetin kurtulduğunu ancak saldırıda altı kişinin hayatını kaybettiğini açıkladı.

Mısır, ABD'ne, İsrail'in Katar, Doha'yı hedef alan saldırısı gibi İsrail'in Mısır topraklarında yapacağı herhangi bir operasyonun ciddi sonuçları olacağına dair mesaj gönderdi.Bu tutum, Mısır'ın resmi istihbarat teşkilatı başkanı Diaa Rashwan'ın İsrail başbakanı Netanyahu'ya “Mısır'daki El-Aris ile Tel Aviv arasındaki mesafe çok uzak değil” şeklinde yaptığı uyarıya benziyor...

Netanyahu, Filistinli liderlerin sık sık toplantılarına ev sahipliği yapan Mısır'dan bahsetmeden, "Katar'a ve teröristleri barındıran tüm ülkelere şunu söylüyorum: Ya onları sınır dışı edin ya da adalete teslim edin. Eğer siz yapmazsanız, biz teslim edeceğiz" dedi.

Mısır Dışişleri Konseyi üyesi ve eski Dışişleri Bakan Yardımcısı Büyükelçi Rokha Ahmed Hassan, Netanyahu'nun ABD'nin sonsuz desteği nedeniyle tehditlere başvurmakta olduğunu söyledi...Rokha Ahmed Hassan, İsrail'in Filistinlileri Mısır'a göç ettirme konusundaki ısrarından beri Mısır ile İsrail arasında yoğun bir gerginlik yaşandığını vurguladı. Hassan, İsrail'in caydırıcılık gücüne sahip oldukları için Türkiye ve Mısır'a saldırmaya cesaret edemediğini ifade etti.

Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulu vesilesiyle dünya liderlerini ağırlayan New York, 22 Eylül 2025 Pazartesi günü Gazze Şeridi'nde süren savaş ile ilgili özel bir zirveye ev sahipliği yapacak...Zirve, Fransa ve Suudi Arabistan öncülüğünde Ortadoğu ihtilafına çözüm bulunması hedefiyle başlatılan diplomatik girişimin bir parçası.

22 Eylül 2025 Pazartesi günü düzenlenecek zirve vesilesiyle Fransa, İngiltere, Kanada, Avustralya, Belçika, Lüksemburg, Malta, Portekiz, Andorra ve San Marino, New York'ta yapılacak Birleşmiş Milletler (BM) 80. Genel Kurulunda Filistin Devleti’ni tanıdıklarını duyurmaya hazırlanıyor.

Son bir yıl içinde İspanya, Norveç, Slovenya ve İrlanda da Filistin’i tanımışlardı. BM’de yer alan 193 ülkenin 147’si şu anda Filistin’i tanırken, bu hafta yapılacak açıklamalarla birlikte bu sayı 150’nin üzerine çıkacak.

Filistin’in geleceğinin konuşulacağı Birleşmiş Milletler Genel Kurulu toplantılarına Devlet Başkanı Mahmud Abbas ABD yönetiminin vize vermemesi nedeniyle fiziken katılamayacak. Abbas, konuşmasını önceden kaydedilmiş bir bildiriyle görüntülü olarak yapacak. BM Genel Kurulu önceki gün Abbas’ın, 80’inci BM Genel Kurulu toplantılarına uzaktan video kaydı ile hitabına izin vermesi için sunulan karar tasarısını oyladı. Oylamada, Abbas’ın toplantılara video kaydı ile katılımı için 145 üye “Evet” oyu verirken, ABD ve İsrail başta olmak üzere 5 üye “Hayır” oyu kullandı.

Birleşmiş Milletler'in Bağımsız Uluslararası Soruşturma Komisyonu, 16 Eylül 2025'te Cenevre'de İsrail'in Gazze'de soykırım yapmakta olduğu tespitinin yer aldığı raporunu yayımladı.Raporda, İsrail'in Gazze'de "Filistinlileri yok etmek amacıyla soykırım yapmakta olduğu" belirtiliyor, İsrail Cumhurbaşkanı Isaac Herzog ve Başbakan Netanyahu dahil en üst düzey devlet yetkilileri "soykırımı teşvikle" suçlanıyor.

İsrail makamlarının, işgal altındaki Doğu Kudüs'te Filistinlilere ait 140 dönümlük araziye el koyma kararı aldığı belirtildi.Filistin resmi haber ajansı WAFA'ya göre, İsrail makamları, Doğu Kudüs'ün kuzeyinde yer alan Anata beldesinde Filistinlilere ait bazı arazilere daha el koyacağını tebliğ etti.140 dönümden oluşan arazinin, otopark yapmak ve Filistinlilerden gasp edilen topraklara kurulu yasa dışı "Ma'ale Adumim" yerleşimine giden yolları genişletmek için kullanılacağı aktarıldı.İsrail makamlarının, işgal altındaki Batı Şeria'yı bölerek ilhak etmeyi amaçlayan ve Doğu Kudüs'teki yasa dışı yerleşim birimlerinin genişletilmesini öngören "E1 Projesi"ni tamamlamamak için Filistinlilerin özel mülkü olan arazilere el koyduğu vurgulandı.Tarihsel olarak Doğu Kudüs'ün bir parçası olan ancak Ayrım Duvarı'nın (Utanç Duvarı) Batı Şeria kısmında kalan Filistin mahallesi Azeriye'nin yakınına inşa edilmiş "Ma'ale Adumim" yerleşimini, Batı Kudüs'e giden yola bağlamak için "E1 Projesi" başlatılmıştı. Bu kapsamda, bölgeye 4 binden fazla yasa dışı konut ve oteller inşa etmek için 1999 yılında 12 bin dönüm Filistin toprağı gasp edilmişti."E1 Projesi" ile Doğu Kudüs'ün Batı Şeria'daki Filistin topraklarıyla bağlantısının kesilmesi ve izole edilmesi amaçlanıyor.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, İsrail Başbakanı Netanyahu'nun "Burası bizim şehrimiz sayın Erdoğan. Sizin değil, bizim şehrimiz. Her zaman bizim şehrimiz olacak. Bir daha bölünmeyecek" sözlerine bir kez daha yanıt vererek, "Son günlerde kan tüccarlarının şahsımız ve Kudüs'le ilgili hezeyanlarının arka tarafında bu hakikati bilmeleri vardır. Kudüs Müslümanlarla birlikte tüm insanlığın onurudur, izzetidir, şerefidir. Değil size o kitabeyi Kudüs'e ait tek bir çakıl taşını dahi vermeyiz...Son günlerde kan tüccarlarının şahsımız ve Kudüs'le ilgili hezeyanlarının arka tarafında bu hakikati bilmeleri vardır. Geçen gün bir tanesi çıkmış Silvan Kitabesi'ni vermediğimiz için bize nefret kusuyor. İlk kıblemiz Kudüs'le ilgili hadsiz ifadeler kullanarak kendince bir şeyler deniyor. Kudüs Müslümanlarla birlikte tüm insanlığın onurudur, izzetidir, şerefidir. Değil size o kitabeyi Kudüs'e ait tek bir çakıl taşını dahi vermeyiz," (...) "Arzın üstünde bir sancak, görkemli bir çınar olarak gördüğümüz Kudüs-ü Şerif'i namahrem ellerin kirletmesine izin vermeyiz. Biliyorum, Hitler özentisi tiplerin kuyruk acısı belki de hiç geçmeyecek. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığımızda, bundan 27 yıl önce ortaya koyduğumuz tavrı belki de hiçbir zaman unutmayacaklar. Varsın onlar öfke nöbetleri geçirmeye devam etsin. Biz Müslümanlar olarak Doğu Kudüs üzerindeki haklarımızdan tek bir geri adım dahi atmayacağız. Bütün semavi dinlerce kutsal kabul edilen Kudüs'ün tekrar barış, huzur ve güven şehri olması için mücadelemiz sarsılmaz bir azimle hız kesmeden, gerilemeden, gevşemeden devam edecektir. Aynı şekilde, 1967 sınırları temelinde başkenti Doğu Kudüs olan bağımsız, egemen, toprak bütünlüğü haiz bir Filistin devletinin kurulması için de tüm gücümüzle çalışmaya devam edeceğiz."

İsrail Başbakanı Netanyahu, 15 Eylül'de yaptığı bir konuşmada Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın ismini anarak Kudüs hakkında mesaj vermişti. Netanyahu, "Burası bizim şehrimiz sayın Erdoğan. Sizin değil, bizim şehrimiz. Her zaman bizim şehrimiz olacak. Bir daha bölünmeyecek" demişti. 15 Eylül'deki konuşmasında Netanyahu, 1998'de dönemin Başbakanı Mesut Yılmaz ile ilgili bir anısını da anlatmıştı. Netanyahu, Yılmaz'ı İsrail'de ağırladığı bir ziyaret sırasında başbakandan Osmanlı döneminde Kudüs'te bulunan 2700 yıllık Siloam Yazıtı'nı istediğini söylemişti. İsrail Başbakanı, Yılmaz'a Osmanlı döneminden kalma eserler ile yazıtı takas etmeyi teklif ettiğini, ancak Yılmaz'ın olumsuz yanıt verdiğini şu ifadelerle anlattı: "Neden kabul etmediğini sordum. Bana o dönem İstanbul Belediye Başkanı olan kişinin(Recep Tayyip Erdoğan), adını biliyorsunuz, liderlik ettiği giderek büyüyen İslamcı bir seçmen kitlesi olduğunu ve Kudüs'ün 2700 yıl önce bir Yahudi şehri olduğunu ortaya koyan bir yazıtın İsrail'e verilmesinin Türk halkının bu kesimi tarafından öfkeyle karşılanacağını söyledi."

Cumhurbaşkanı Erdoğan Ekim 2020'de TBMM'de yaptığı konuşmada Kudüs'te Osmanlı döneminden kalan izlere dikkat çekmiş, "Yani Kudüs bizim şehrimizdir, bizden bir şehirdir" demişti.

EK TRUMP'İSTAN HABERLERİ

Donald Trump, Londra’da yaptığı açıklamada Bagram Hava Üssü’nün Çin’e yakınlığı nedeniyle stratejik önemini vurgulayarak ABD’nin geri alması gerektiğini söyledi...Buna karşılık Afganistan’daki Taliban yönetimi, “ABD’nin yeniden askeri varlığı artık imkânsız” diyerek çağrıyı kesin bir dille reddetti...Afgan tarafı, ülkede yeni bir Amerikan askeri varlığına izin vermeyeceğini ilan etti...

Trump, yabancı ülke vatandaşlarının 1 milyon dolar ödeyerek ABD’de oturma izni alabilmesini öngören “Altın Kart” programına dair kararnameleri imzaladı. Trump'ın imzaladığı diğer kararnameye göre yurtdışından vasıflı işçi getirmek isteyen şirketlerin ‘H-1B’ çalışma vizesi için 100 bin dolar ödeme yapması gerekecek. H-1B vizeleri, şirketlerin bilim insanları, mühendis ve bilgisayar programcıları gibi vasıflı elemanların başlangıçta üç yıllığına, ancak altı yıla kadar uzatabilecek şekilde ABD’de çalışmalarına izin veriyor. Beyaz Saray’dan yapılan açıklamada yüksek vasıflı işçilere verilen “H-1B” çalışma vizesi için şirketlerin 100 bin dolar ödemesini öngören kararnamenin, “yabancıların ABD’li işçilerin yerini almasına ve ulusal güvenliğin zedelenmesine yol açan kötüye kullanımları önleme amacını taşıdığı” aktarıldı. Geçen yıl ABD’nin H-1B nitelikli işçi vizelerinden en çok faydalanan ülke olan Hindistan, onaylanan başvuruların yüzde 71’ini oluşturmuştu.

F35 savaş uçağı filosu:

ABD: 2.469

Japonya: 147

İtalya: 115

Kanada: 88

İsrail: 75

Avustralya: 72

Finlandiya: 64

Güney Kore: 60

Hollanda: 52

Norveç: 52

Birleşik Krallık: 48

İsviçre: 36

Almanya: 35

Belçika: 34

Polonya: 32

Romanya: 32

Danimarka: 27

Çekya: 22

Yunanistan: 20

Singapur: 20

Türkiye: 0