Üçüncü Dünya Savaşı'nın eşiğinde miyiz?

KÜRESEL CADI KAZANI HER ZAMANKİNDEN DAHA HARARETLİ KAYNAMAYA BAŞLADI!

ATATÜRK DEMİRYOLLARINI MİLLİLEŞTİRMİŞTİ...MAREŞAL VE GENEL KURMAY BAŞKANI FEVZİ ÇAKMAK İSE ÜLKENİN DÜŞMAN ORDULARINCA İŞGALİNDE KULLANILABİLECEĞİ GEREKÇESİYLE 1933'TE KARARLAŞTIRILAN AFYONKARAHİSAR'DAN ANTALYA'YA ULAŞACAK DEMİRYOLU HATTINI ENGELLEMİŞTİ!

İlk kez bir NATO üyesinin, hava sahasını ihlal eden Rus İHA'larını vurmuş olması önemli bir dönüm noktası olarak görülüyor.

Geçen yıl 38 milyar dolarlık savaşa hazırlık harcaması yapan Polonya ordusu, 19 Rus kamikaze türü insansız hava aracının Polonya hava sahasını ihlal ettiğini açıkladı. Bunların bir kısmı Polonya ve diğer NATO güçleri tarafından vuruldu. Hava sahası ihlallerinin, Rusya'nın Ukrayna'nın Polonya sınırından yaklaşık 80 kilometre uzaklıktaki bölgeleri hedef aldığı saldırılar sırasında gerçekleştiği açıklandı.

Bu gelişme, Polonya'nın Cumhurbaşkanı Karol Nawrocki'nin, "Rusya'nın daha fazla ülkeyi işgal etmeye hazırlandığı" yönündeki açıklamasında bir gün sonra yaşandı...Nawrocki, "Vladimir Putin'in iyi niyetine güvenmiyoruz" diyerek Rusya'nın diğer bazı ülkeleri de işgal etmeye hazırlandığını söylemişti.

Polonya, Ukrayna'ya en güçlü desteği veren ülkelerin başında yer alıyor. Savaştan kaçan bir milyondan fazla Ukrayna vatandaşına ev sahipliği yapan Polonya, Batı'nın insani ve askeri yardımları için önemli bir geçiş noktası konumunda.

Rusya geçen yıl 149 milyar dolarlık savaş harcaması yapmıştı...

Reuters haber ajansına göre Rusya Savunma Bakanlığı yetkilisi Ukrayna'nın batısındaki askeri tesisleri hedef aldıklarını, ancak Polonya'da hiçbir hedefin vurulmasının planlanmadığını söyledi.

Rusya'nın Varşova Büyükelçiliği Maslahatgüzarı Andrei Ordash ise Polonya hava sahasının Rus insansız hava araçları (İHA) tarafından ihlal edildiği iddiasının "temelsiz" olduğunu iddia etti.Bakanlık çıkışında konuşan Ordash, Polonya'nın hava sahasında vurduğu İHA'ların "Ukrayna yönünden geldiğini" iddia etti...

NATO'nun Rus İHA'larına karşı koyduğu operasyonu "çok başarılı" olarak nitelendiren NATO Genel Sekreteri Rutte, Polonya Hava Kuvvetleri'nin Rus İHA'larını düşürmesine Hollanda'nın F-35 jetleri, İtalya'nın uçakları ve Almanya'nın Patriot hava savunma sistemleri ile katkı sağladığını kaydetti.

Polonya Başbakanı Donald Tusk yaptığı açıklamada gece boyunca Polonya hava sahasının 19 kez ihlal edildiğini, İHA'ların büyük bir bölümünün Belarus'tan Polonya hava sahasına giriş yaptığının tespit edildiğini, üç insansız hava aracının düşürüldüğünü ve dördüncünün de düşürülmüş olma ihtimalinin yüksek olduğunu söyledi."Güvenlik tehdidi oluşturan bu insansız hava araçlarının düşürülmüş olunması, siyasi durumu değiştiriyor" diyen Tusk, bu nedenle NATO Antlaşması'nın 4. maddesinin işletilmesini talep ettiklerini açıkladı.
Bu maddeye göre bir üye, toprak bütünlüğü, siyasi bağımsızlığı ya da güvenliğinin tehdit edildiğini düşündüğünde, diğer ittifak üyeleriyle istişarelerde bulunmayı talep edebiliyor.

Polonya Savunma Bakanı Wladyslaw Kosiniak-Kamysz müttefik ülkelere verdikleri destekten ötürü teşekkür ederken, Polonya ordusu Hollanda F-35 savaş uçaklarının Polonya'ya hava sahasında güvenliği sağlamaya destek verdiğini duyurdu.

Alman Savunma Bakanı Boris Pistorius, Rusya'nın Polonya hava sahasını ihlal etmesini "NATO'ya karşı kabul edilemez, hedefli bir provokasyon" olarak nitelendirdi.Rusya'nın Belarus'tan kalkan 19 adet Şahid (Chahed) tipi veya aynı yapıdaki İHA ile Polonya'nın hava sahasını ihlal ettiğini söyleyen Pistorius, İHA'ların açıkça bu rotaya ayarlandığını, bunların bir kaza sonucu rotalarından şaştıklarını düşündürecek bir neden bulunmadığını ve Ukrayna'ya ulaşmak için bu İHA'ların bu rotayı uçmak zorunda olmadıklarını vurguladı...Boris Pistorius, Baltık hava sahasında, Baltık Denizi'nde ve Orta Avrupa'da, Rusya'nın hibrit saldırılar veya İHA uçuşları yoluyla provakasyonlara giriştiğini söylerken, Almanya'nın bu tehditlere karşı koymaya hazırlandığını da sözlerine ekledi.

Alman Dışişleri Bakanı Johann Wadephul ise Rusya'nın NATO üyesi Polonya'nın hava sahasına ciddi sayıda İHA soktuğuna işaret ederek Kremlin'i "fütursuzca tırmanış riskini göze almakla" suçladı..."Rusya, NATO'nun harekete geçme kabiliyetine sahip olduğunu ve NATO topraklarını savunmak için yanıt vereceğini bilmeli" diyen Wadephul, ayrıca Polonya'daki hava sahası ihlaline verilen tepkinin, Hollanda'nın F-35'leri ve Almanya'nın Patriotları ile verdiği desteğin, aynı zamanda "NATO'da birlik olduğunun da bir göstergesi olduğunu" kaydetti.Wadephul, "Moskova barış müzakerelerine hazır değil, Ukrayna'ya boyun eğdirmek istiyor" diyerek de Rusya'ya yaptırımların artırılması gerektiğini söyledi.

Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron da açıklama yayımladı.Rus İHA'larının Polonya hava sahasına girmesinin "kesinlikle kabul edilemez" olduğuna vurgu yapan Macron, şunları kaydetti: "Bunu en şiddetli şekilde kınıyorum. Rusya'yı bu pervasız tırmanışa son vermeye çağırıyorum. Polonya halkına ve hükümetine tam dayanışma içinde olduğumuzu yineliyorum. NATO Genel Sekreteri Mark Rutte ile görüşeceğim. Müttefiklerin güvenliği konusunda taviz vermeyeceğiz."

İngiltere Başbakanı Keir Starmer ise Rus insansız hava araçlarının Polonya hava sahası ihlalini "son derece pervasız" olarak nitelendirdi. Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'i "barışı açıkça hiçe saymakla” suçlayan Starmer, Rusya'nın İHA'larıyla Polonya ve NATO hava sahasını ihlal etmesini de "son derece endişe verici bir durum" olarak tanımladı.

Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen Rusya'nın Polonya hava sahasını "pervasız ve eşi görülmemiş bir şekilde ihlal ettiğini" söylerken, "Avrupa'nın topraklarının her santimetresini savunacağının" altını çizdi.

Avrupa Komisyonu Başkan Yardımcısı Kaja Kallas ise Rusya ile savaşın sona ermediğini aksine tırmandığını söylerken, "Polonya'da, savaşın başlamasından bu yana Rusya'nın Avrupa hava sahasını en ciddi şekilde ihlal ettiğini gördük ve bulgular bunun kaza değil, kasıtlı olduğunu gösteriyor" dedi.

Hollanda'nın geçici hükümetinin Başbakanıi Dick Schoof, sosyal medya paylaşımıyla verdikleri desteği doğruladı. "Hollanda'nın F-35 savaş uçaklarının destek sağlayabilmesinden memnuniyet duyuyorum. Hollanda, NATO müttefiki Polonya'nın yanında yer almaktadır" ifadelerine vurgu yapan Schoff, Polonya'daki gelişmeleri yakından izlemeye devam ettiklerini söyleyerek şunları kaydetti: "Açıkça belirtmek isterim: Dün gece Rus insansız hava araçlarının Polonya hava sahasını ihlali kabul edilemez. Bu, Rusya'nın saldırı savaşının Avrupa'nın güvenliğine tehdit oluşturduğunun bir başka kanıtıdır."

Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Guterres, Rus insansız hava araçlarının Polonya hava sahasını ihlal etmesini yakından izlediklerini belirtti ve olayın bölgesel risklere işaret ettiğini vurguladı.Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Antonio Guterres, Rus insansız hava araçlarının (İHA) Polonya hava sahasını ihlal etmesiyle ilgili gelişmeleri "büyük bir endişe" ile takip ettiklerini açıkladı.

Birleşmiş Milletler Genel Sekreter Sözcüsü Stephane Dujarric, günlük basın toplantısında konuyla ilgili soruları yanıtladı. Dujarric, Rus askeri İHA’larının Polonya hava sahasına girerek yerleşim alanlarına zarar verdiğine dair haberlerin Guterres tarafından yakından izlendiğini söyledi.Dujarric, olayın Ukrayna’ya yönelik büyük çaplı bir Rus İHA ve füze saldırısı sırasında gerçekleştiğini aktararak, “Bu yıkıcı çatışmanın bölgesel etkisini ve gerçek genişleme riskini bir kez daha gözler önüne seriyor.” dedi.Birleşmiş Milletler, Ukrayna’da tam, acil ve koşulsuz bir ateşkes ile adil, kapsamlı ve sürdürülebilir bir barışın sağlanmasının önemine dikkat çekti. Dujarric, bu barışın BM Şartı ve uluslararası hukuk çerçevesinde, Ukrayna’nın egemenliğini, bağımsızlığını ve toprak bütünlüğünü koruyacak şekilde gerçekleştirilmesi gerektiğini kaydetti.

AKP HÜKÜMETİ PARA ARAYIŞINA HIZ VERDİ!

AKP geçmişte Türkiye Cumhuriyeti tarafından 1923-2002 döneminde kurulan çeşitli kuruluşları 70 milyar dolara satmıştı...

Bloomberg'in İstanbul Boğazı'ndaki iki köprünün özelleştirileceği yönündeki iddiası tartışma yaratırken hükümetten bu iddiayı yalanlayan bir açıklama gelmedi. Bloomberg'in haberine göre, hükümetin 15 Temmuz Şehitler ve Fatih Sultan Mehmet köprüleri ile en az dokuz otoyolun işletme haklarını özelleştirmeye hazırlandığı iddia ediliyor. Haberde, Özelleştirme İdaresi Başkanlığının (ÖİB) yatırım bankalarına teklif çağrısı yaptığı ve sürecin henüz başlangıç aşamasında olduğu; anlaşmaya varılmasının kesin olmadığı belirtiliyor. Bu plan gerçekleşirse ülke tarihindeki en büyük özelleştirme anlaşması olma potansiyeli taşıyor.Bu haber, hafta başında açıklanan Orta Vadeli Program'la (OVP) da örtüşüyor. Programda özelleştirmelerden beklenen gelirlerin 2025'te 21 milyar TL düzeyinde gerçekleştiği, 2026'da ise bir sıçramayla 185 milyar TL'ye çıkmasının hedeflendiği kaydedildi. 2027 ve 2028 yıllarında da toplamda 100 milyar TL tutarında özelleştirme geliri planlanıyor.

Özel sektörün işlettiği Yavuz Sultan Selim Köprüsü, Osmangazi Köprüsü, 1915 Çanakkale Köprüsü ile Avrasya Tüneli gibi projelerde, sözleşmede öngörülen ücret ile gişede tahsil edilen ücret arasındaki fark "katkı payı" olarak Hazine tarafından karşılanıyor.

Osmanlı İmparatorluğu topraklarında Almanya'ya verilen imtiyazlarla 1888, 1889, 1892, 1894, 1897 ve 1903'te pek çok demiryolu tamamlanmıştı...Bu imtiyaz devri, yap-işlet-devret modeline benzer şekilde işletme hakkını özel sektöre bırakıyordu.

ATATÜRK DEMİRYOLLARINI MİLLİLEŞTİRMİŞTİ...MAREŞAL VE GENEL KURMAY BAŞKANI FEVZİ ÇAKMAK İSE ÜLKENİN DÜŞMAN ORDULARINCA İŞGALİNDE KULLANILABİLECEĞİ GEREKÇESİYLE 1933'TE KARARLAŞTIRILAN AFYONKARAHİSAR'DAN ANTALYA'YA ULAŞACAK DEMİRYOLU HATTINI ENGELLEMİŞTİ!

Atatürk, yaklaşan İkinci Dünya Savaşı riskini görerek bu demiryollarını bedelini ödeyerek millileştirdi. Stratejik ulaştırma altyapısının yabancıların elinde kalması, savaş ve kriz koşullarında ülkenin güvenliğini tehdit edebilirdi...

ABD "NARKO DEVLET" İLAN ETTİĞİ VENEZEULA'YA ASKERİ MÜDAHALEDE BULUNABİLİR! VENEZUELA'NIN ABD VE AVRUPAYA YÜZ MİLYARLARCA DOLAR DEĞERİNDE UYUŞTURUCU YOLLADIĞI İDDİA EDİLİYOR...

Stockholm Uluslararası Barış Araştırma Enstitüsü (SIPRI), Çin'in savaş harcamalarının yıllık 318 milyar dolar olduğunu iddia ediyor...Yılda 247 milyarlık resmi savaş bütçesi harcayan Çin'in 30 yılda savunma harcamalarını 13 kat arttırmasının ve Rusya, Çin, Hindistan, İran, Kuzey Kore ittifakının ABD'ni ürkütmediğini söyleyen geçen yıl yaklaşık 1 trilyon dolarlık savaş harcaması yapan ABD'nin Başkanı Donald Trump "Amerika'da çok fazla çalışılmayan tatil günü var" ve bunun "milyarlarca dolara mal olduğunu" söyledi.

Birçok kişi bu açıklamayı, "19 Haziran 1865 Pazartesi günü 4 milyon kölenin özgürlüğe kavuştuğu günü" anmak için kutlanan ve Biden yönetimi tarafından resmi tatil ilan edilen "Juneteenth" gününde yaptığı için Trump'ın "Juneteenth" gününü tatil olmaktan çıkarmaya hazırlandığı olarak yorumladı...

ABD'de Savunma Bakanlığı, 1789'dan 1947'ye kadar "Savaş Bakanlığı" olarak adlandırılmış, İkinci Dünya Savaşı'nın ardından bakanlığın adı bugünkü şeklini almıştı. ABD Savunma Bakanı Pete Hegseth, ülkesinin bu isim değişikliğinden bu yana hiç savaş kazanamadığını dile getirirken Başkan Trump, ABD'nin uzun zamandır "kazanmak için savaşmadığından" şikayet etti.

Beşşar Esad'ın Suriye'si Narkotik Madde Üreten ve İhraç Eden Devlet'ti...En çok da uyuşturucu madde ihracatını Suudi Arabistan'a yapıyordu...Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel 1 Ekim 1998'de Suriye diktatörü Hafız Esad'ı (1930-2000) tehdit ederek, "Hafız Esad PKK terör örgütü ve terör örgütünün elebaşı 50 bin insanın katili Abdullah Öcalan'ı himaye etmeye devam eder ve onları ivedilikle Suriye'den kovmazsa Türkiye'nin Suriye'ye savaş ilan edeceğini" açıklamıştı...Öcalan 9 Ekim 1998'de Suriye'den kovuldu...Hafız Esad'ın oğluysa Narkotik İmparatorluk kurmuştu...Captagon fabrikaları, laboratuvarları vardı...Beşşar Esad diktatörlüğü uyuşturucu maddeler üreterek yıllık 2,4 milyar dolar gelir elde etmekteydi...Beşşar Esad rejimi, yaygın olarak "Captagon" olarak bilinen amfetamin üretiminde belki de dünyanın en büyük uyuşturucu devletiydi... İran, Rusya ve Hizbullah'ın 13 yıl boyunca ayakta tuttuğu Beşşar Esad diktatörlüğü 27 Kasım - 8 Aralık 2024 arasındaki birkaç günde yıkıldı...İran ve Hizbullah, 13 yılda Beşşar Esad'ın diktatörlüğünün yıkılmaması için 40 milyar dolardan fazla para harcadı...

Venezuela ise petrol ve doğal gaz dışında zengin altın kaynaklarına da sahip...ABD Venezuela’nın “narko-devlet” olduğunu iddia ediyor...ABD açıklamasına göre, ABD'ye yönelik uyuşturucu trafiğinin hava yoluyla yapılan bölümünün yüzde 90'ı Venezuela topraklarından gerçekleştiriliyor.

Trump yabancı uyuşturucu kartellerinin "yılda 250 bin veya 300 bin Amerikalıyı öldürdüğünü" söyledi. Beyaz Saray sözcüsü Karoline Leavitt de fentanil "on milyonlarca Amerikalıyı öldürdüğü" için ABD'ne fentanil yollayan ülkelere yüksek gümrük vergilerinin gerekli olduğunu söyledi.

ABD, “Cartel de los Soles” adlı bir örgütün Venezuela’nın askeri liderliği tarafından yönetildiğini ve bu örgütün uluslararası uyuşturucu trafiğinde (özellikle de Kolombiya’da üretilen uyuşturucunun ABD’ye gönderilmesinde) kilit rol oynadığını iddia ediyor.

Altın ve petrol zengini Venezuela'da kötü yönetim ve açlık,ilaç yokluğu en az 8.000.000 Venezuela vatandaşının yabancı ülkelere kaçmasına yol açmıştı...

Trump yönetimi Venezuelalı siyasi lider Maduro ve onun yardımcısı Cabello’yu ABD’ne uyuşturucu sevkiyatını kolaylaştırmak ve kaçakçılık yapmakla suçladı.

8 milyon vatandaşının ülkedeki açlıktan dolayı yurt dışına kaçtığı Venezuela ABD’ye ulaşan kokainin büyük kısmının Kolombiya’dan ve Pasifik kıyılarından geldiğini, bu oranın yüzde 87 olduğunu, Venezuela’dan gelen oranın ise sadece yüzde 5 civarında kaldığını iddia ediyor...

7 Ağustos’ta ABD, Venezuela Devlet Başkanı Nicolás Maduro’nun yakalanmasına yönelik ödülü 25 milyon dolardan 50 milyon dolara çıkardı.21–22 Ağustos’ta ABD, Aegis güdümlü muhripler, kruvazörler, çıkarma gemileri, nükleer denizaltılar ve yaklaşık 4 bin askerden oluşan deniz kuvvetini Karayipler’in güneyindeki Venezuela kıyılarına yolladı.30 Ağustos’ta USS Lake Erie kruvazörü, Panama Kanalı’nı geçerek Karayipler’e doğru hareket etti...

Yurt dışında 750'den fazla askeri üssü olduğu tahmin edilen ABD Kolombiya’da yedi adet askeri üssü Kolombiya ordusuyla ortaklaşa kullanıyor...

FRANSA EKONOMİSİ ARTIK İFLASA DOĞRU SÜRÜKLENİYOR! FRANSA'NIN KAMU BORCU 3 TRİLYON EUROYU GERİDE BIRAKTI...

ABD'nin kamu borcu 37 trilyon dolar...

Fransa'nın kamu borcu ise 3 trilyon 350 milyar euroyu, yani gayri safi yurtiçi hasılasının (GSYİH) yaklaşık yüzde 114'üne ulaştı. Fransa, sadece faizleri ödeyebilmek için yılda 67 milyar euro bulmak zorunda...

Fransa Başbakanı François Bayrou, ülkenin 11 resmî tatilinden ikisi olan Paskalya Pazartesisi ve Avrupa Zafer Günü'nün (8 Mayıs) kaldırılmasını önerdi. Bayrou Fransa'nın yüksek kamu borcunu azaltmak hedefiyle duyurduğu 44 milyar euroluk (devede kulak! ) minnacık tasarruf planına destek bulamadı...Bayrou 9 Eylül de istifa etti...

Fransa'da şu anda ülke genelinde "Her şeyi bloke et" (Bloquons tout) sloganı ile protesto eylemleri düzenleniyor.

Fransa İçişleri Bakanı Bruno Retailleau, 6 bini Paris'te olmak üzere ülke genelinde 80 bin civarında polisin görevlendirildiğini açıkladı...

Le Figaro gazetesi için araştırma enstitüsü Odoxa-Backbone tarafından yapılan ankete göre, Fransızların yüzde 64'ü yeni bir başbakan atamak yerine Macron'un istifa etmesini istiyor.
Araştırma şirketi Ifop'un anketine göre ise Fransızların yüzde 77'si Emmanuel Macron'un icraatlarını onaylamıyor. Macron, 2027'de yapılması planlanan cumhurbaşkanlığı seçimlerinde Anayasa yasakladığından üçüncü kez aday olamıyor.

GAZZE'DE UN ÇUVALLARI YÜZLERCE EUROYA SATILIYOR!

Gazze'de açlık var...Un çuvallarının yüzlerce euroya satıldığı ve fiyatların günlük tedarik durumuna göre değiştiği Gazze'de bir kilo şeker yaklaşık 65 euroya satılıyor...

Avrupa Birliği ve ABD tarafından terör örgütü olarak kabul edilen Hamas ise bağımsız bir Filistin devleti kurulmadan silah bırakmayacağını ilan etti...

Hamas, 3000 savaşçısıyla 7 Ekim 2023'te İsrail'e büyük çaplı bir saldırı düzenlemiş ve bu saldırıda yaklaşık 1.200 kişi öldürülmüştü. Hamas saldırı sırasında coğu İsrailli 251 kişiyi de rehin almıştı. Güncel bilgilere göre, 48 rehine hâlâ esir tutuluyor ve 20'sinin hayatta olduğu düşünülüyor. İsrail ise bu saldırıya karşılık Gazze'ye yönelik kapsamlı bir askeri harekat başlattı. Filistinli sağlık yetkililerinin verilerine göre İsrail'in saldırılarında yaklaşık 70+ bin kişi öldürüldü. Kurbanların yaklaşık "üçte birinin" 18 yaşın altında olduğu belirtiliyor.7 Ekim 2023'te başlayan Gazze savaşında 70+ bin Filistinli öldürüldü. Yaralananların sayısı da 170+ bine yaklaştı...İsrail ordusunun asker kaybıysa 900'ü buldu. Filistin örgütlerinin elinde kalan 48 rehineden 20'sinin yaşadığı tahmin ediliyor.

İsrail'in Gazze'ye saldırı başlattığı 7 Ekim 2023'ten bu yana Batı Şeria'da da yaklaşık 19 bin Filistinlinin gözaltına alındığı ve bu sayının Gazzelileri kapsamadığı ifade edildi.Gözaltına alınanlardan 585'inin kadın, 1550'den fazlasının ise çocuk olduğu kaydedildi.İşgal altındaki Batı Şeria ve Doğu Kudüs'te de Filistinlilere yönelik gözaltı, baskın ve saldırılarda artış yaşanıyor. 7 Ekim 2023'ten bu yana İsrail askerleriyle Filistin topraklarını gasp eden yerleşimcilerin saldırılarında binden fazla Filistinli hayatını kaybetti. İşgal alındaki Batı Şeria'da gaspedilen topraklar üzerine kurulu yasa dışı yerleşimlerin yakınlarında ikamet eden Filistinliler, İsrail'in aşırı sağcı Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir'in 100 bin İsrailliye daha silah ruhsatı verme kararı sonrası büyük endişe yaşıyor. Ben-Gvir'in ofisinden eylül ayı başında yapılan açıklamada, İsrail'in ve Batı Şeria'nın bazı şehir, belde ve yerleşimlerinin özel ateşli silah ruhsatı alma izni verilen yerler listesine eklendiği bildirildi. Açıklamada, silahlanma politikasının başladığı 2023'ten bu yana "230 bin yeni silah taşıma ruhsatı verildiği" kaydedildi.

İsrail Genelkurmay Başkanı Eyal Zamir, Orta Doğu’da operasyonların süreceğini söyledi. Deniz kuvvetleri subaylarının mezuniyet töreninde konuşan Zamir, “İsrail ordusunun uzun kolu her alana ulaşacak ve Orta Doğu’daki tüm düşmanlarımızın ellerini kesecek” ifadelerini kullandı.

İsrail Başbakanı Netanyahu, Katar’ın Hamas yetkililerini sınır dışı etmemesi durumunda ülkeye yeniden saldırı düzenleyebilecekleri tehdidinde bulundu.Netanyahu, “Ya onları sınır dışı edersiniz ya da adalete teslim edersiniz. Çünkü yapmazsanız, biz yapacağız,” ifadelerini kullanarak Katar’a yönelik yeni saldırılarla ilgili tehdidini duyurdu...

İspanya hükümeti, "Gazze'de soykırım, insan hakları ihlalleri ve savaş suçlarına doğrudan karışan tüm kişilerin İspanya topraklarına girişinin yasaklanması" kararı kapsamında İsrail Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir ve Maliye Bakanı Bezalel Smotrich'in ülkeye girişini yasakladı. İsrail hükümeti misilleme olarak İspanya Başbakan Yardımcısı, Çalışma Sosyal Ekonomi Bakanı Yolanda Diaz ile Çocuk ve Gençlik Bakanı Sira Rego'nun ülkeye girişine yasak getirdi...İspanya'ya girişi yasaklanan İsrailliler listesinde "13 şiddet yanlısı Yahudi yerleşimci vardı ve bu iki bakan da listeye eklendi...

Avrupa Birliği (AB) Komisyonu Başkanı Alman Ursula von der Leyen, Strasbourg'daki Avrupa Parlamentosu binasında "Birliğin Durumu" adlı konuşmasını yaptı. Von der Leyen konuşmasında Gazze'de yürüttüğü savaş nedeniyle eleştirdiği İsrail'e yaptırım uygulanmasını teklif etti. İsrail'e mali yardımların kesileceğini duyuran von der Leyen, bunun İsrail sivil toplumu ve Yad Vashem Soykırım Müzesi ile yürütülen çalışmalar üzerinde bir etkisi olmayacağını açıkladı. "Gazze'de yaşananlar dünyanın vicdanını sarstı. İnsanlar yemek ararken öldürülüyor, anneler bebeklerinin cansız bedenlerini taşıyor" diyen von der Leyen, İsrail tarafından açlığın bir savaş aracı olarak kullanıldığını söyledi, buna izin vermeyeceklerini belirtti. Von der Leyen'in açıkladığı önlemler kapsamında AB Komisyonu, İsrail ile Avrupa Birliği arasındaki Ortaklık Anlaşması'nın ticaretle ilgili kısımlarının kısmen askıya alınmasını önerecek. Ayrıca İsrail'e yönelik ikili destekler askıya alınacak ve bu ülkeye yapılan tüm ödemeler durdurulacak. Komisyon Başkanı konuşmasında, İsrail'in Batı Şeria'da ilan ettiği yeni yasadışı yerleşim planlarının Filistin Yönetimi'nin denetimindeki toprakları açıkça ikiye bölmeyi amaçladığını, bunun iki devletli çözümün altını oyma girişimi olduğunu belirtti...Von der Leyen, İsrailli aşırılık yanlısı bakanlar ve yasadışı yerleşimcilere yaptırım önereceklerini de açıkladı, ilan edilen önlemler için Birlik içinde "Çoğunluk bulmanın zor alacağının farkındayız" diye konuştu.Başkan'ın İsrail'e yönelik yaptırım teklifi salondan alkış alırken bazı üyelerin protestosuyla da karşılaştı...Avrupa Birliği Komisyonu daha önce İsrail'in AB'nin araştırma fonu programına erişiminin sınırlandırılmasını önermiş, ancak bu teklif üye ülkeler arasında yeterli desteği bulamamıştı. Von der Leyen, şimdi Komisyon'un kendi yetkileri çerçevesinde elinden geleni yapacağını vurguladı...Komisyon Başkanı, ayrıca Gazze'nin yeniden inşası için bir bağışçılar grubu oluşturacaklarını da açıkladı. Öte yandan 7 Ekim 2023'teki saldırıyı gerçekleştiren Hamas'ın bir "terör örgütü" olduğunu vurgulayarak Filistin'in geleceğinde kesinlikle yeri olamayacağının altını çizdi.


2024'te Almanya Solingen'de düzenlenen bir festival sırasında 3 kişiyi bıçakla öldüren IŞİD üyesi saldırgan ömür boyu hapis cezasına çarptırıldı.Saldırganın Suriye'nin Deyrizor kentinden Almanya'ya 2022 Aralık ayının sonlarında geldiği ve sığınma talep ettiği belirlenmişti.Olay, Ağustos 2024'te, Kuzey Ren-Vestfalya eyaletinin Solingen kentinin 650'nci yıl dönümü dolayısıyla düzenlenen festival sırasında meydana gelmişti. "Çeşitlilik Festivali" adlı etkinlik sırasında saldırgan, bıçakla katılımcıları boyunlarından hedef almıştı...Saldırıda 56 ve 67 yaşlarında iki erkek ile 56 yaşında bir kadın yaşamını yitirmiş, beşi ağır sekiz kişi de yaralanmıştı.Saldırıyı IŞİD üstlenmişti...Geçen yılki saldırının hemen ardından IŞİD, eylemi üstlendiklerini bildiren bir açıklama yapmış, "Filistinli Müslümanların intikamını almak için" gerçekleştirildiğini öne sürmüştü.

SURİYE KÜRTLERİ ADEMİ MERKEZİYETÇİLİK TALEP EDİYOR!

Salih Müslim: 'Ademi merkeziyetçilik reddedilirse bağımsızlık talep etmek zorunda kalacağız'

Kurdistani Nwe gazetesine özel bir söyleşi veren Salih Müslim, "Yeni Suriye hükümeti ademi merkeziyetçiliği tanımayı reddederse, bağımsızlık talep etmek zorunda kalacağız" dedi.

Suriye'de Kürtlerin önde gelen siyasi hareketi Demokratik Birlik Partisi'nin (PYD) eski eş başkanı ve başkanlık konseyi üyesi Salih Müslim, merkezi sisteme dönüşü asla kabul etmeyeceklerini söyledi.

Suriye Demokratik Güçleri'nin (SDG) dağıtılmasının da kabul edilemeyeceğini vurgulayan Müslim, "Bölgemizin kendi kuvvetlerimiz tarafından korunması gerekiyor; SDG'nin kuruluş amacı da budur. Batı Kürdistan için tek uygulanabilir yol demokrasidir, bölge için de en iyi sistem ademi merkeziyetçiliktir” diye konuştu.

'Savaş çözüm değil, Suriye'nin bölünmesini istemiyoruz'

PYD Başkanlık Konseyi Üyesi Salih Müslim ise Kurdistani Nwe gazetesine verdiği mülakatta, Kürt Sorunu'nun uluslararası çapta çabalarla çözülmesi gerektiğini belirtti.

"2012'den bu yana terörle mücadelede ön saflarda yer aldığımızı tüm dünya biliyor" diye konuşan Müslim, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Batı Kürdistan'ı eski Suriye rejiminin güçlerinden kurtardıktan sonra teröre karşı savaş başlattık; bu savaş bugün de devam ediyor. Baskıcı ve diktatör bir devlet çözüm değildir. Batı Kürdistan için tek geçerli yol demokrasidir. Bölgemiz için en iyi sistem özerklik, bölgesel yönetim, federalizm ve hatta konfederasyon gibi çeşitli biçimler alabilen ademi merkeziyetçiliktir. Suriye'de tam merkezi bir sisteme geri dönmeyi ya da 2011 öncesi koşulların geri dönmesini asla kabul etmeyeceğiz."

Şam'daki hükümet ile aralarındaki anlaşmazlıkları barışçıl yollarla çözmek istediklerini belirten Müslim, savaşın çözüm olmadığını ve Suriye'nin bölünmesini istemediklerini söyledi.

'Türkiye'ye düşman olmadık, Türkiye ile sorunumuz yok'

Salih Müslim, röportajda Türkiye'deki barış sürecini de yorumladı.

Müslim, "Türkiye, hem kendi ülkesinde barış talep edip hem de Batı Kürdistan'daki Kürtleri tehdit edemez. Bu nedenle Türk hükümeti bu konudaki tutumunu değiştirmek zorunda kalıyor" dedi ve ekledi:

"Biz Kürtler Türkiye'ye düşman olmadık, Türkiye ile sorunumuz yok, Suriye'de haklarımızı talep etmek için silaha sarıldık. Türkiye ayrıca Suriye'deki Kürt Sorunu'nu çözmek için Şam hükümetine baskı yapmalı."

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Hakan Sonok Arşivi

Peace at home, peace in the world 4

08 Eylül 2025 Pazartesi 10:20

The World at War

07 Eylül 2025 Pazar 10:16