Evet eski Türkiye’yi yaşayanlar, bugünle karşılaştırdıklarında, eski Türkiye’yi özlüyorlar. Çünkü eski Türkiye’de açlık yoktu. Zengin ve yoksul arasında bu kadar büyük uçurumlar yoktu.

Oysa bugün KAMU- AR tarafından hazırlanan rapora göre, Türkiye’de dört kişilik bir ailenin açlık sınırı 28 bin 444, yoksulluk sınırı ise 87 bin 910 lira olmuş! Türkiye’de yoksulluk sınırının neredeyse 88 bin liraya dayanması, pahalılığı da insanların çektiği sıkıntıyı da ortaya koyuyor! En düşük emekli aylığına yılın ikinci yarısı için yapılan zam, iki günlük beslenmeyi ancak karşılıyor!

İnsan onuruna aykırı bir biçimde yaşamaya çalışan büyük bir halk kesimi, bu durumdan haklı olarak şikayetçi. Bir avuç ayrıcalıklı insanın mutlu olduğu ve milli gelirden en çok payı aldığı düşünülünce, eski Türkiye’ye duyulan özlem de anlaşılır!

Eski Türkiye’de çalışacak fabrikalar, verimli tarım arazileri ve zengin ormanlarımız vardı. Şimdi bu ormanları yangınlardan bile koruyamaz olduk. Maden aramaları için izin verilen bölgelerde ne tarım yapılabiliyor ne de sağlıklı yaşanabiliyor! Kendine yeten bir eski Türkiye yerini, her şeyi dışardan satın alan bir Türkiye’ye bıraktı. Çiftçilerimiz işsiz, halkımız yoksul kaldı. Daha da kötüsü, kuraklık başladı. Bu kadar beton ve inşaat alanı verimli toprakları ve iklim düzenini bozdu.

Eski Türkiye’de insanlar birbirine daha saygılı ve daha sevgi doluydu. Kavga etmeden konuşulan bir meclis vardı. Milletvekilleri ve siyaset yapanlar, birbirlerini kibarca eleştirir, asla hakaret etmezlerdi. Zaten böyle yapanlar ayıplanır ve dışlanırdı. Utanma ve arlanma duyguları henüz körelmemişti toplumun büyük çoğunluğunda. Peki ya şimdi öyle mi?

Eski Türkiye’de liyakat vardı. Birine ayrıcalık yapıldığında herkes tepki gösterirdi. Şimdi tepki de gösterseniz aldırmıyorlar!

Eski Türkiye’de sınavlar güvenilir bir biçimde yapılırdı. Soru çalmak, haksız yere kazanmak olmazdı. Hele sahte diploma, sahte ehliyet hiç duymamıştık! Olsa da bunlar hemen tespit edilir ve cezalandırılırdı. Rüşvet ağır suçtu. Kadın cinayetleri bu kadar çok sayıda yoktu!

Eski Türkiye’yi yaşayanlar gençlere bunu anlatıyorlar. Eskiye duyulan özlem, boşuna değil. Daha güzel günlere kavuşmak dileğiyle…