Bu gün 10 Kasım. Sensiz geçen koskoca 76 yıla rağmen dünyanın onca liderinin aksine sen hiç unutulmadın, fikirlerin hiç kaybolmadı. Her yeni nesle sen aşılandın. Atatürk ve Cumhuriyet sevgisiyle büyüyen milyonlarca Mustafa Kemal Atatürk var. Yurdunu seven her yürekte, sen varsın...

Tabii fikirlerin ve en büyük eserlerin, tıpkı eskiden de olduğu gibi hedefte. Kurduğun demokratik, laik düzeni yıkıp şahlık, padişahlık getirmek isteyenler var. Şimdilerde kendilerince provasını yapıyorlar…

Ama mümkün mü uğruna milyonlarca can verilen, yokluk ve yoksulluk içinde senin yaktığın bağımsızlık ateşiyle örgütlenen ve kurulan cumhuriyeti alaşağı edebilmek…

İçerde padişahlık özlemiyle yanıp tutuşanların emperyalistlerin maşası olarak yaptığı o kadar yıkıcı ve tahrip edici hamleye rağmen hala ayakta, 91 yıllık Cumhuriyet ve ilelebet de olacak. Çünkü fikirlerini alan, okuyan, anlayan ve açtığın yolda ilerleyen milyonlarca Mustafa Kemal var…

Evet, ilim yolunda çok mesafe alamadık…

Üretim konusunda sınıfta kaldık. Öyle ki Cumhuriyetin ilk fabrikalarını bile kapattık, sattık…

Milli kalkınmanın önemini anlamadık, anlatmak istemediler de…

Emperyalistlerin koyduğu politikaların esiri olduk, çoğu zaman…

Eğitimde marka olamadık, kadın-erkek eşitliğinde, basın özgürlüğünde dünya sıralamasının çok altında kaldık…

Oysa Cumhuriyet’in ilk yıllarında o devrimci ruhla yaptığınız atılımları sürdürsek, bugün dünyanın en ileri ülkesi olurduk…

Olmadı…

Ve öyle bir noktaya gelindi ki…

Sana dair herşeye savaş açıldı. En büyük eserlerin yok edilmek isteniyor…

Bugün aramızdan ayrılışının 76. yılında en büyük acımız hayatını adadığın bu ülkede, senin koltuğunda oturanların, değerini anlamamış olması...

En büyük mutluluğumuzsa her şeye rağmen milyonlarca Türk gencinin, Atatürk kadınının, Mustafa Kemal’in askerinin senin yolundan sapmadan ilerlemesi…

“Türk genci, devrimlerin ve cumhuriyetin sahibi ve bekçisidir” demiştiniz ya, evet bekçisiyiz…

Hem de ilelebet…

Bugün tüm Müslüman coğrafyasında kan dökülürken, bizim bu karmaşada, kanlı planlara karşı ayakta duruşumuzun tek nedeni olan laik, demokratik Türkiye Cumhuriyeti’nin mimarı Büyük Önderimiz, ışıklar içinde uyu…

Yolundan hiç durmadan yürüyeceğimize ant içiyoruz…