
İbrahim Akkaya
Çapulcular’a kulak verin !
30 Mart yerel seçimlerinin Antalya açısından büyük önem taşıdığını sıkça vurguladık..
İktidar partisi AKP’nin Antalya Büyükşehir Belediyesi’ni kazanmak için hükümetin ve devletin tüm olanaklarını kullanacağını iddia ettik..
Antalya’nın AKP’ye kaptırılması durumunda kaderinin değişeceğini anlatmaya çalıştık..
Bunun için de CHP ve MHP’nin hata yapma lüksünün olmadığını örnekleriyle ortaya koyduk.
Aday belirlenmesi sürecinde CHP’de, MHP’de çok büyük hatalar yapınca AKP’nin setçimi kazanmak için hükümetin ve devletin olanaklarını devreye sokmasına gerek kalmadı..
Çünkü iki partinin hataları AKP’li Menderes Türel’e Antalya Büyükşehir Belediye Başkanlığı koltuğunu altın tepside sunulması sonucu ortaya çıkardı..
CHP’nin Mustafa Akaydın’la Büyükşehir Belediyesi’ni kazanamayacağını beşikteki bebekler ile biliyordu.
Sanki CHP Genel Merkezi dönemin CHP İl Başkanı Devrim Kök ve adaylığı abartarak Pensilvanya’dan bile icazet almaya kalkışan Mustafa Akaydın Antalya’yı AKP’nin kazanması için uğraş verdiler.
Şimdilerde Antalya Büyükşehir Belediyesi şirketlerinden EKDAĞ’ın genel müdürü olan Murtaza Tamyürek, AKP gurup Sözcüsü olarak görev yaptığı önceki dönemde CHP’li Belediye Başkanı Mustafa Akaydın’a hitaben şunları söylüyordu :
“ Hocam biz sizden memnunuz, yeniden aday gösterilmenizi isteriz”
Tamyürek ironi yapsa da Akaydın’ın kazanamayacağını işaret etmeye çalışmıştı..
Herkes bu mesajı aldı da Kök-Akaydın ve CHP Genel Merkezi ilgisiz kaldı..
MHP ise Kemal Çelik’i yeniden aday göstererek Türel’i işini kolaylaştırdı.
MHP’liler akçeli işler ve belediye meclis üyesi listesi kavgası yapmaktan seçim çalışması yapmaya fırsat bulamadılar.
Gerçek şu ki Antalya AKP tarafından Türkiye geneli gibi dizayn ediliyor..
AKP, önce Antalya Büyükşehir Belediye Meclisi’nde parmak çoğunluğunu siyasi transferle elde etti.
CHP ve MHP’den AKP’ye gidenler için pek çok şey söylendi, yazıldı.
Gidenlere suçu yükleyerek işten sıyrılmak isteyen CHP ve MHP yöneticileri ‘Biz nerede hata yaptık’ deme erdemini hala gösterebilmiş değiller..
Gelelim asıl meseleye..
AKP’li Belediye yönetimi, Konyaaltı sahil şeridi ile birlikte 640 kilometre Antalya sahilini tek başına yönetme gibi bir büyük atılımın içine girdi..
İlk toplantıda CHP ve MHP’den ‘Hayır’ oyları gelince de bir yandan sahilin işletmeciliği için encümen kozunu oynadı, hangi kozu oynadığı net olarak anlaşılamayan belediye meclisi üyeleri transferini başlattı.
O dönemde AKP İl Başkanı Mustafa Köse, siyasi transferlerle ilgili şu çarpıcı yolumu yapmıştı :
“Kapıyı zor tutuyoruz”
Elbette kapıyı tutmanın çeşitli yöntemleri var..
Köse’nin bu yorumuna yüzlerce karşı yorum yapılabilir.
AKP’li Büyükşehir Belediyesi, ANET şirketi aracılığıyla Konyaaltı sahili ikinci kısmı işletti yaz sezonu boyunca.
Ancak başarılı olamadı..
Pek çok eksiklik gözlendi, uyarıları, eleştirileri kimse dikkate almadı, plaj işletmeciliğinden belediye sınıfta kaldı..
Şimdi Atatürk Parkı Vali Konağı’nın duvarından Sarısu’ya kadar olan sahil yeniden planlanyor..
Ortaya nasıl bir şey çıkacak bilemeyiz.
Konyaaltı Plajı’nı yüzüne gözüne bulaştıran belediye, Lara Plajını da bir başka belediye şirketi EKDAĞ üzerinden ihaleye çıkarmaya çalışıyor, ihale nasıl olacak, kimler devrede zamanı gelince göreceğiz..
Büyükşehir Belediyesi su sporlarını da ihaleye çıkarıp, paraya dönüştürmek istedi, esnafın pasif direnişi ile ihalelerin çık büyük bölümü yapılamadı.
“Konyaaltı Çapulcuları’ Antalya sahillerini tek başına işletmek, ihale yöntemiyle yönetmek isteyen AKP’li Büyükşehir Belediyesi’ne anlamlı mesajlar gönderdi.
Sahil için eylem yapan Konyaaltı Çapulcuları, ücretsiz şezlong ve şemsiye uygulamasının abartılı ve rastgele bir şekilde yapıldığı için görüntü kirliliğine neden olduğu görüşünde..
'Konyaaltı Çapulcuları' sözcüsü Tülin Koç, akşam sabah yeniden günde getirilecek olan sahillerle ilgili şu çağrıda bulunuyor : “Antalya Büyükşehir Belediyesi sahillerle ilgili tasarrufunu en kısa sürede ilgili belediyelere devretmelidir. Konyaaltı sahili Konyaaltı Belediyesi'ne, Lara Sahili Muratpaşa Belediyesi'ne diğerleri de ilgili ilçe belediyelerine devredilmeli"
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.