
Songül Başkaya
Konu Sadece Müze mi?
Antalya Arkeoloji Müzesi depreme dayanıklı olmadığı gerekçesiyle yıkılıp yeniden yapılmak üzere projelendirildi. Projeyi yapan mimarlık ofisinin Kültür ve Turizm Bakanı Antalyalı Mehmet Nuri Ersoy’un otellerini yaptığı iddiasından, proje maliyetinden çok benim ilgilendiğim müzenin yıkılmaması…
Hatta yeni müzelerin başka yerlerde yapılması…
Ama görünen o ki karar verilmiş. Bakan’ın geçtiğimiz günlerde yaptığı toplantıda Mimarlar Odası Antalya Şubesi Başkanı’nın da yer alması da tesadüf değildi. ‘Bakın meslek odamız yanımızda’ mesajı…
Oysa müzemiz gerçekten yıkılmalı mı? Bir yurttaş olarak kentin hafızası olan yapıların özellikle erken dönem Cumhuriyet’in önemli mimari yapısı olan ve yarışma ile ödül almış bir projeyle inşa edilmiş olan bir yapının yıkılmasına karşıyım. Diyeceksiniz ki ‘Sizin karşı olmanız ne ifade eder?’. Elbette ben teknik bir insan değilim, karar alma sürecinde görevli değilim fakat bir gazeteci olarak halkın nabzını tutan ve bilim insanlarını, teknik insanları dinleyen, araştıran ve yorumlayan biriyim. Geçtiğimiz hafta Akdeniz Serbest Mimarlar Derneği tarafından organize edilen çok güzel bir panel vardı. Panelin teması ‘Antalya Müzesi’ni yeniden düşünmek’ti. Evet hep birlikte düşündük zaten…
Akdeniz Serbest Mimarlar Derneği’nin genç ama deneyimli Başkanı Ali Olgu Ceylan ile konuyu masaya yatırmıştık öncesinde de. Başkan teknik ve yurtdışı deneyimlemiş bir insan olarak müzemizin korunmasından yanaydı. Tam da benim gönlümden geçtiği gibi ve konuyu gündeme taşıyıp böyle bir yapının yıkılmasının yanlışlığına dikkat çektik. Pek çok meslek odası başkanı, teknik insan ve duyarlı basın konuyu haberleştirdi. Ama en güzelini sanıyorum yine Akdeniz Serbest Mimarlar Derneği bu panelle yaptı. Su Otel’de gerçekleşen panelde önemli bilim insanları sahneye çıktı ve müze ile ilgili tarihsel süreçten müzenin geleceğine dair sunum yaptı.
Açılışı elbette Başkan Ceylan yaptı. Beni de onore etti sağ olsun. Ama en büyük emek onun…
Ardından Prof. Dr. Elvan ALTAN ALTUĞ,
Prof. Dr. Hilal Tuğba ÖRMECİOĞLU ve
Doç. Dr. Pınar AYKAÇ LEIDHOLM sunum yaptı.
Mimar Doğan TEKELİ’nin videosunu da izledik ki Tekeli, yıkıma karşı elbette…
Sonuç Antalya Arkeoloji Müzesi bir mücevher kutusudur. Kentin belleğinin silinmemesi için bu mücevhere sahip çıkmamız gerekiyor. Bu sahip çıkış sadece bir odayla, dernekle, kurumla sınırlı kalmamalı. O gün panelde güzel dedi İnşaat Mühendisleri Odası Şube Başkanı Soner Akdoğan, ‘Ben kentsel dönüşüm işiyle uğraşan biri olarak bu yapının yıkılmasını doğru bulmuyorum’. Ya da Şehir Plancıları Odası Antalya Şube Başkanı Funda Yörük ‘Kentin hafızalarını yok etmeyelim’ diyerek yıkılan İnönü Okulları’ndan örnek verdi. Okuduğu okulun artık fotoğraflarda kaldığını kaydetti.
Evet değerli Antalyalılar ve Antalya sevdalıları hep birlikte Antalya Arkeoloji Müzesi’nin yıkılmaması için kamuoyu oluşturmalıyız. Yıkmak kolay…
Nasıl Antalya Lisesi’nin başka bir amaçla tahsisine karşı mücadele ettik ve kazandık müzemiz için de hep birlikte mücadele etmeliyiz…
Bu ateşi Akdeniz SMD yaktı. Hep birlikte büyütelim…
Toplantıya katılmak için Ankara seyahatini iptal eden İzmir Büyükşehir Belediyesi eski Genel Sekreteri Ersü Hızır’a çok teşekkür ederim. Haritacı arkadaşım Hafize İlhan Özkan da güç verdi…
Ama en özel konuklar genç mimarlardı…
Haydi müzemize birlikte sahip çıkalım…
Bu arada kimse aklımızla dalga geçmesin. Bu sadece bir müzeyi yıkıp yeniden yapmak değil. Falezlerin sit alanı sınırı neden değişti?
Geç kalmadan haydi harekete geçelim…
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.