“Hukuk, Adalet ve Yargı”, ”Kamu Yönetimi”, “Yolsuzlukla Mücadele, Şeffaflık ve Denetim”, ”Ekonomi, Finans ve İstihdam”, “Bilim, AR-GE, Yenilikçilik, Girişimcilik ve Dijital Dönüşüm”,” Sektörel Politikalar”, ”Eğitim ve Öğretim”, ”Sosyal Politikalar”, “Dış Politika, Savunma, Güvenlik ve Göç Politikaları” ana başlıkları  altında 240 sayfalık metinde 2300 üzerinde somut hedef, politika ve projeler yer alıyor. Normalleşme,  onarım ve reform programı adeta. AKP’nin devlet yapısında yarattığı tahribatı onarmayı amaçlıyor.  Tahrip edilen bürokrasinin düzeltilmesi öngörülüyor. Enflasyonun tek haneye indirilmesinden, Suriyelilerin geri gönderilmesine kadar her  alandaki kritik başlıklarda somut vaatler sıralanıyor. Daha çok adalet, daha çok özgürlük, daha çok refah  vaat ediliyor. Altı lider tarafından imzalanan metin için “Milletimize karşı ortak taahhüdümüzdür” denildi. Belge, ülkeyi krizden çıkaracak yol haritası olarak da anılıyor.

 Millet İttifakı (Altılı Masa), “Cumhurbaşkanı adayınızı açıklayın” şeklinde Cumhur İttifakınca aylardır yapılan ısrarlı çağrıları umursamayarak, aralarındaki işbirliğini, dayanışmayı güçlendirici çalışmalar gerçekleştiriyor. Bu çerçevede “Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem Anayasa Değişiklik Önerisi”’nin  ardından bu kez  “Ortak Politikalar Mutabakat Metni” açıklandı. Bu şekilde Millet İttifakının gelecekte izleyeceğe Yol Haritası belirlenmiş oldu. Sırada ortak Cumhurbaşkanı adayını açıklamak var. Ayrıca Geçiş Dönemi Protokolü  hazırlanacak.  Protokolde, parlamenter sisteme geçene  dek cumhurbaşkanı, yardımcıları, kabine üyelerinin ve devlet kademelerinin işleyişine  Yol haritası adı altında son şekli  verilmesi bekleniyor. Gözler 13 Şubat’ta Saadet Partisi’nin ev sahipliğinde yapılacak liderler zirvesinde. Parti lideri Temel Karamollaoğlu bu konulara ilişkin istişarelerde bulunuyor. Liderlerin bu zamana kadar sergiledikleri uzlaşma kültürünü önümüzdeki süreçte de sürdürmeleri bekleniyor.

Birbirinden farklı siyasi, ideolojik görüşlere sahip partilerin, ülke sorunlarını masaya yatırıp çözüm üretmek siyasi ve demokrasi tarihimizde bir ilk. Bu çalışmalar, Cumhuriyetimizin 100. Yılı’nda Millet İttifakının ciddi bir iktidar hazırlığı içinde olduğunu gösteriyor. Çalışmalara katkıda bulunanların özverili, titiz çalışmaları  her türlü takdirin üzerinde. Millet İttifakı’nın çalışmalarını  yakından izleyen kamuoyu, uzlaşma kültürünün ürünü  belgelere tepkisi  genelde olumlu.  Mutabakat Metni  kamuoyu tarafından genelde memnunlukla  karşılandı. Umut ve güven veren belgenin halka iyi anlatılması şart. Belgeye  bazı eleştiriler de yok değil. Laikliğe, eğitimde yaşanan tarikat baskısına, İstanbul Sözleşmesine vb. atıf yapılmaması gibi eleştiriler dile getirildi. Millet İttifakına eleştirilerini sürdüren  Cumhurbaşkanı Erdoğan ise, Mutabakat Metninin “başlıklarıyla ilgili değerlendirmeyi Genel Merkezimiz (AKP) ve Bakanlıklarımız yeri geldiğinden paylaşacaktır” dedi. Bu beyandan eleştirilen Metnin AKP tarafından önemsendiği  anlaşılmakta.

Anayasa Değişiklik Önerilerinin ve Ortak Mutabakat Metninin bir anlam ifade edebilmesi için öncelikle Millet İttifakının bahardaki seçimleri  kazanması gerekiyor. Aksi takdirde bu değerli çalışmalar siyaset bilimciler  için  arşiv belgeleri olmaktan öteye gitmeyecek. Seçim kazanıldığı takdirde Anayasa Değişiklik Önerileri ve  Türkiye’nin  temel sorunlarına deva olabilecek hükümet program taslağı  hazır. Önümüzdeki süreçte her iki belgeye eksiklikleri giderici eklemeler yapılabilir.

Artık Cumhurbaşkanı adayının belirlenmesine ve Geçiş Dönemi Protokol Metnine yönelik istişarelerin  yoğunlaştırılması gerekiyor. Kamuoyunun beklentisi de bu yönde. Millet İttifakı’nın liderlerini tarihi bir misyon, “liderlik sınavı”  beklemekte.  Cumhurbaşkanı adayı belirlenirken, kamuoyu araştırmalarından ziyade parti başkanları olarak kendi birikimlerine,  deneyimlerine, öngörülerine güvenmeliler. İnsan hakları ilkelerini hatırda tutmalılar.  Liderlik  vasıfları bu gibi zamanlarda önem taşımakta. Protokol Metninde ise, önümüzdeki zorlu süreçte tüm liderlerin ellerini taşın altına koymalarını sağlayacak bir düzenleme beklenmekte.

 Kritik bir döneme yaklaştığımız şu günlerde aday konusunda Kemal Kılıçdaroğlu’nun adı giderek ağırlık kazanıyor. TBMM’deki en  büyük muhalefet partisinin lideri ve Millet İttifakı’nın mimarlarından Kılıçdaroğlu Cumhurbaşkanı adayında bulunması gereken özellikleri taşıyor. Kılıçdaroğlu, kazanma potansiyeli olan, saygın, dürüst, devlet deneyimine sahip, uzlaştırıcı, herkesi kucaklayabilen demokrat bir lider. Şunu da vurgulayalım: Aday belirlendikten sonra altı partinin tamamının adayın arkasında durması çok önemli. En küçük bir zaaf görüntüsünün tüm bu değerli çalışmaları heba edeceği unutulmamalı.