Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan ve kızı Esra Erdoğan Albayrak, Katoliklerin ruhani lideri ve Vatikan Devlet Başkanı Papa 14. Leo ile Vatikan'da 2 Temmuz'da bir araya geldi. Görüşmede ele alınan öncelikli konu, İsrail'in saldırı, işgal ve ablukası altındaki Gazze'de yaşanan insani durum oldu.

Ayrıca Papa görüşmede Erdoğan'a, Vatikan yetkililerinin Kasım ayı sonunda Türkiye'ye bir ziyaret gerçekleştirme planı üzerinde çalıştıklarını söyledi.

Bu konudaki haberi TV haberlerinde izledim. Çok memnun oldum. Takdir ettim.

Habere göre, Emine Erdoğan, "Papalık Sosyal Bilimler Enstitüsü ev sahipliğinde düzenlenen 'Kardeşlik Temelli Ekonomi: Etik ve Çok Taraflılık' programına katılmak üzere ziyaret ettiği Vatikan'da, Katolik Dünyasının Ruhani Lideri ve Vatikan Devlet Başkanı Papa 14. Leo ile bir araya gelmiş. Görüşmede öncelikle, Gazze’de süregelen insanlık dramı ele alınmış.

Kalıcı bir ateşkesin sağlanması ve insani yardımların eksiksiz ulaştırılabilmesi adına, Hristiyan dünyasının daha güçlü bir duruş sergilemesinin taşıdığı hayati öneme dair görüş paylaşımında bulunulmuş.

Görüşmede Papa ile ayrıca Emine Erdoğan'ın küresel çevre hareketinin temel taşlarından biri olan Sıfır Atık yaklaşımı ele alınmış. İklim krizinin, inanç ve coğrafya fark etmeksizin tüm insanlığın ortak meselesi olduğu hususunda görüş birliğine varılmış. .

Emine Erdoğan'ın Papa'yı ziyaretle, gerçekleştirdiği görüşme son derece değerli. Geçmişte Cumhurbaşkanlarımızın eşleri bu tür temaslarda bulundular mı bilmiyorum, ancak gelecek için örnek alınabilecek bir temas. Emine Erdoğan esasen uzun zamandır dikkat çekici girişimlere, çalışmalara imza atıyor.

Bu ziyaret beni siyaset dünyasındaki kadınlara dış temaslarda da daha geniş bir alan tanınmasının önemini anımsattı. Dışişleri Bakanlığına mensup kadın diplomatlar gerek dış temsilciliklerimiz de, gerek uluslararası kuruluşlarda bu misyonu başarı ile yerine getirmekteler. Kadın Büyükelçilerimizin sayısı giderek artmakta.

Siyaset dünyası içinde kadın siyasilerin dış temaslarda ne ölçüde görev aldıklarını bilmiyorum. Ancak DEM Parti'nin bu konuda diğer partilerden farklı bir yaklaşım içinde olduğu görülüyor. Parti kadrolarında, TBMM'de, yerel yönetimlerde kadın siyasilere geniş bir alan tanıyan DEM Parti, dış temaslarında da kadınları ön planda tutuyor. Parti' nin son dönemde gerçekleştirdiği dış temaslarda da kadın siyasiler ön plandaydı. Diğer partilerin örnek almaları gereken bir yaklaşım.

DEM Partiye baktıkça "Başta AKP ve CHP diğer partilerimiz siyasette neden kadına daha geniş alan tanımıyorlar?" sorusunu sorar dururum. Pek çok neden gösterilebilir, ancak sürdürülebilir bir durum değil. Çevresel konulara önem veren Emine Erdoğan, bu konuyu da belki gündemine alabilir. Alırsa eminim kadınlardan büyük destek görür.

CHP kadroları içinde de çok değerli, donanımlı kadınlar mevcut. Ancak karar verme mekanizmaları içinde sayıları az. Merkez siyasette de, yerel siyasette de durum farklı değil.

Yerel yönetimlerin gündem de olduğu şu günlerde “CHP'li Büyükşehir Belediye Başkanları arasında neden bir kadın yok?" sorusu aklıma takılıyor. Ardından da "acaba gelecek yerel seçimlerde Büyükşehirlere, örneğin Antalya'ya, bir kadın aday gösterilir mi?" sorusu aklıma geliyor.

Ne dersiniz? Türkiye'nin dünyaya açılan pencerelerinden biri olan Antalya'ya bir kadın Büyükşehir Belediye Başkanı yakışmaz mı?