Dünya şehri, turizmin başkenti, tarımın başkenti, dünyaya açılan pencere vs onlarca sıfat eklenerek tanıtımı yapılan Antalya…

Memleketimiz…

Doğası, tarihi, coğrafi güzelliği, kültürü ile eşsiz bir kent gerçekten…

Ama el birliği katledilen, kirletilen, betonlaştırılan ve ranta kurban giden bir kent…

Bakın 640 kilometrelik sahil bandı olan bir ilde yıllardır balık hali, modern bir balık mezadı yapılamadı…

Oysa Balıkçı Barınağı’nda Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel’in hal sözü vardı…

Yaklaşık 1 yıl önce bir süre önce vefat eden Antalya Balık Komisyoncuları Başkanı Tayfun Bulu’nun bu konuya ilişkin açıklamaları kamuoyuna yansımıştı…

Bulu, balık halinin gerekliliği ve barınakta ya da ona yakın bir alanda balık hali kurulmasının önemini dillendirmişti…

Menderes Türel’in kendilerine söz verdiğinin de altını çizmişti…

Aslında Türel’in henüz adaylığı sürecinde de projeleri arasında yer alan bir konuydu; balık hali…

Üstelik sadece Antalya değil, ilçelere de balık halleri yapılacağını vaat etmişti…

Aradan geçen yaklaşık 1,5 yıllık sürede ne merkeze yapıldı ne ilçelere…

Balıkçılar da perişan vatandaş da…

Komisyoncular yıllardır fiziki şartları itibariyle kentimize yakışacak bir hal özlemi çekiyor…

Modern, hijyen koşulları sağlayan…

Deniz Ticaret Odası’nın da görüşü aynı doğrultuda…

Onlar da Türel’in söz verdiğini kaydediyor…

Peki sorun nerede?

Ortada söz var, vaat var ama icraat yok…

Deniz ürünlerinin sağlıklı koşullarda satışa çıkarılması konusunda herkes üzerine düşeni tam olarak yapmadığı gibi bunun için gerekli olan alanın da tesis edilememesi üzücü…

Buradan hem Büyükşehir Belediye Başkanı’na hem de Gıda, Tarım ve Hayvancılık İl Müdürlüğü’ne uyarımızı yapıyoruz…

Antalya’ya balık hali şart…

Sağlıklı balık tüketmek hepimizin hakkı…

Su ürünleri de katliam (yavru balık satışı) derhal engellenmeli…

Bu arada gölümüzden sadece hal değil…

Hem Büyükşehir, hem de ilçe belediyeler tezgahtan balık alınıp, lokantalara pişirtilen balık pazarı işini de kulak ardı etmemeli…