Alınan bilgilere göre Türkiye'de 35 milyon ateşli silah varmış. 5 milyonu ruhsatlı 30 milyonu da ruhsatsız olduğu bildiriliyor.
Doğruluğu inandırıcı. Çünkü TV kanallarından da izlemekteyiz ki, bir çok arabada ve evlerde silah, insanlar öldürülüyor, binlerce kadın katlediliyor, arabadan arabaya atışlar, gençlerimiz askere gidecek, mahallede silah sesleri, balkonlarda seyir halindeki masum vatandaşlarımız vuruluyor öldürülüyor, yaralanıyor, yıllardan beri ardı arası kesilmeyen ateşli silah kaynaklı vahim olaylar.......
Bütün bu manzarayı ekranlardan seyreden milyonlarca insan derin bir tahrikin altında sinir zafiyeti yaşıyor. Gerçekten tümüyle bu vahim olaylar göz önüne alındığında insan merak ediyor doğrusu; ülkemizin önemli bir güvenlik sorunu olan bu hadiseler neden engellenemiyor... Bu ülkenin vatandaşları olarak korkuyoruz. Yarın sokakta bizim başımıza da benzeri hadiselerin gelmeyeceği konusunda bir garantimiz var mı diye soruyor vatandaş.
Yukarılarda bir karar alınsa, ülkemiz boyutunda ciddi bir ateşli silah envanteri yapılsa, milyonlarca kaçak silahlara el konulsa vatandaşın can güvenliğinin korunması bakımından daha uygun bir karar olmaz mı ...
Yanı sıra ruhsatsız ateşli silah taşıyanlarla ilgili olarak ağır ceza ve yaptırımlar uygulansa bu vahamet en aza indirilemez mi.......
Konu yalnızca insanları öldürmekle de sınırlı değil. Alanya ve Gazipaşa kırsalında, Toros dağlarında, yaylalarımızda durmadan dağ keçisi, yaban hayvanları katlediliyor.
Yıllardan beri bu konu da yaptığımız baş vuruların sayısını unuttuk bile. Yanı sıra araziye salınan kekliklerin avlanılması, derelerimizde vahşi yöntemlerle balık nesline yapılan öldürücü müdahaleler, söyler misiniz hangisine yanalım...
Şahsen altmış yıldan bu yana Akdeniz coğrafyası başta olmak üzere, ülkemiz boyutunda bu
ve benzeri konular üzerinde yaptığımız araştırma ve çalışmalara bakıldığında, sonucunda
Kocaman bir keder ve üzüntü denizi ......
İnsanımızı (kadınlarımızı, çocuklarımızı), şehirlerimizi, kırsalımızı, dağlarımızı, flora ve
Faunamızı, Yaban hayatını, biyolojik çeşitliliklerimizi korumadığımız taktirde bu ülke
Ekonomik, ekolojik, sosyolojik ve psikolojik bakımlardan bir çölden farkı kalmayacaktır.
İlgili kurum ve kuruluşlarımıza sesleniyoruz; hukuksuz, illegal eylemlerle insanımızı, ülkemizi ve genel manada toplumumuzu istismar eden hain yapılanmalara izin vermeyiniz.
Mücadele bazında yapılması gerekenler arasında bazı örnekler verildiğinde;
Mesela, şehir içinde ve şehirlerin dışında kara yolu üzerinde seyreden tüm araçlar üzerinde hızlı bir silah arama yöntemi geliştirilebilir.
Bu konu için sürdürülebilirlik kavramına uygun şekilde kurumlar arasında bir koordinasyon oluşturularak bireysel silahlanmanın önüne geçilebilir.
Tüm bu hususlar; yetkililerden sorumlu kuruluşlardan, kamuoyunun vaz geçilmez talebidir.