Günlerimizin hızlı akması ve hayat denen ırmağın dalgalarında yok olmamak için her canlı varlık gibi bizlerinde sağlıklı bir şekilde yaşantımızı sürdürmek zorundayız.

Hükümetlerde vatandaşlarına hepimize sağlıklı bir yaşantı sunabilmesi için anayasanın verdiği yetkilerle ,çıkartılan kanunlarla sağlık yatırımı yapmalı ve de hizmetlerini parasız olarak sunmalıdır.

Çalışanlar ister işçi olsun, ister memur olsun çalışma hayatları boyunca prim ödemektedir. Bu ödemiş oldukları primlerle emekli olduklarında maaş almaktalar, çalıştıkları zaman içerisinde sağlık giderleri de bu primler içerisinden karşılanmaktadır.

Yaklaşık 20 yıldır sağlık da dönüşüm sağlıyoruz denilerek “ilaç payı, muayene ücreti vb.” benzere adlar altında para alınmaktadır.

Bu paralar emeklinin, çalışanın maaşından alındığı fark edilmemekte ancak toplamda bir yekun teşkil etmektedir.

Belli bir işi olmayan ve geliri olmayan engelli ve yaşlı hasta insanların sağlık masraflarını kim karşılıyor derseniz acaba?

Fakat yaptığım araştırmaya göre Aile hekimlerine ve devlet hastanelerinden %40 ve üzeri engellilerden muayene ücreti alınmamaktadır.

Katılım payı dışında %40 ve üzeri engellilerden tetkik ve tedavi ücretleri de alınmamaktadır.İlaç katılım paylarından muafiyet için SGK’a sistemine işletilmesi gerekmektedir.

Ayrıca bu muafiyetlerden yararlanmak için SGK kurumuna bir dilekçe ile kimlik fotokopisi ve engelli raporunun aslı yada onaylı fotokopisi SGK’a sistemine işlenmesi gerekmektedir.

Şimdi gördüğünüz gibi engelliler gene, kendini ispat için raporla ispat için kurum kurum gezmektedir. Bu engelliye eziyetten başka bir şey değildir.

Engelli raporları veri sistemine yüklenip niye bu işlemler devlet kurumları tarafından izlenerek uygulanamaz.

Kendimden örnek vereyim isterseniz benim 1980’ li yıllarda aldığım engelli raporum işlenmediği için engelli kimlik kartı yenilerken sıkıntılar yaşandı; çünkü sosyal hizmetler müdürlüklerinin verileri görme yetkisi yoktu.

Gene geçtiğimiz yıl rem’e başvurdum sisteme rapor işlenmediği için sonuç alamadım.

Neresinden tutsak elimiz de kalıyor.

Engelliye ve kurumlarına sorma, masada yer ayırma sonuç bu oluyor.

Bizleri beklemeye alıştırmaya çalışıyorlar.

Biz bekleriz de; siz de vatandaş olarak bizlerde seçimlerde cevabımızı verirken çok düşünürüz.

Hadi bakalım.

Tepkisiz Toplum Etkisiz toplumdur.