
Hakan Sonok
Peace at home, peace in the world 4
Türkiye Dışişleri Bakanı Fidan İsrail lideri Netanyahu’yu yalnızca Trump’ın dizginleyebileceğini söyledi...
Lübnanlı askeri uzman Tuğgeneral Tarık Sukkariye 2025'te şunları söyledi:
"İsrail Aralık 2024'te isteseydi Şam'ı bir ya da iki saat içinde işgal edebilirdi.Şimdi İsrail askeri açıdan çok rahat bir konumda ve yaklaşık 2 bin 700 tankı, bin 500 topçusu, biraz eski de olsa 450 uçağı ve 100 savaş jeti olan bu orduyu yeniden inşa etmenin Suriye devletine neye mal olacağını ve Suriye'nin yeniden inşasının ne kadar süreceğini bir düşünelim.Modern bir savaş uçağının 50-100 milyon dolar, bir tankın 5-10 milyon dolar olduğu düşünüldüğünde, Suriye'nin 500 milyar dolar olarak tahmin edilen yeniden inşası ne kadar sürecek? Suriye bu parayı nereden bulacak?"
Gazze'de 7 Ekim 2023'ten bugüne 70 binden fazla insan hayatını kaybetti veya bombardımanlarda yıkılan yapıların enkazı altında kaldı; 170 binden fazla kişi de yaralandı...Gazze'de 7 Ekim 2023'ten bugüne İsrail ordusu 19 binden fazla çocuğu ve 300'e yakın gazeteciyi öldürdü...
Sadece bu yıl 841 kişinin idam edildiği İran'ın Dışişleri Bakan Yardımcısı Said Hatibzade, Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı'nın ülkesinin nükleer tesislerini ABD & İsrail saldırılarından korumada başarısız olduğunu söyledi...
İngiltere elde edilen istihbaratın nasıl kullanıldığına ve İsrail ordusuyla nasıl paylaşıldığına dair soruların giderek arttığı bir dönemde, ABD'li bir şirketin desteğiyle Gazze üzerinde neredeyse her gün gözetleme uçuşları yapmaya devam ediyor. Uçuş takip uzmanlarına göre, RAF Shadow uçakları Hamas liderlerinin saklandığı binaları bulmak amacıyla Aralık 2023'ten bu yana Kıbrıs'taki Ağrotur hava üssünden havalanıp Filistin toprakları üzerinde bine yakın uçuş gerçekleştirdi.
1955'te İsrail'in kurucu babası David Ben-Gurion Irak, Suriye ve Mısır ordularını ortadan kaldırmayı ve bu üç ülkeyi birçok parçaya ayırmayı istediğini söyledi...
Ekim 2023'te İsrail Başbakanı Netanyahu Ortadoğu haritasını değiştirmeye kararlı olduğunu, "Nil'den Fırat'a Büyük İsrail"i inşa edeceğini söyledi...İsrail askerinin postallarının çiğnediği her yerin İsrail toprağı olduğunu da söylemişti Netanyahu...Netanyahu, Gazze Şeridi'ne başlattıkları saldırıların ardından İran'ın müttefiği Husilerin karşılık olarak balistik füze ve insansız hava araçlarıyla düzenlediği saldırılara ilişkin "Bize kim saldırırsa biz de ona saldırırız” ifadelerini kullanmıştı...
Netanyahu, Refah kapısını Filistinliler için açabileceğini ancak Mısır'ın derhal buna müdahale edeceğini belirtti. Netanyahu, açıklamasında "Gazze'den ayrılmak, her Filistinlinin temel hakkıdır. Refah (Sınır) Kapısı'nı onların çıkışı için açabilirim ancak Mısır tarafından bu kapı ben açtığım anda derhal kapatılacaktır" ifadelerini kullandı. Netanyahu, Filistinlilerin Gazze Şeridi'nden zorla göç ettirilmesine karşı Mısır'ın güçlü muhalefetine değindi. "Gazze'nin yeniden inşası için farklı planlar var, ancak nüfusun yarısı Gazze'den çıkmak istiyor. Bu toplu bir sürgün değil" iddiasında bulundu...
Netanyahu, şunları kaydetti: "Gazze'den ayrılmak, her Filistinlinin temel hakkıdır. Refah kapısını onların çıkışı için açabilirim, ancak Refah Mısır tarafından derhal kapatılacaktır."
Netanyahu, Suriye'deki Dürzilere desteğini yineledi ve “HTŞ lideri Ahmed eş Şara hükümetiyle varılan mutabakatların onların aleyhine olmayacağı” konusunda güvence verdi.
New York Times haberi: 13 Haziran 2025'in ilk saatlerinde İsrail, Genelkurmay Başkanı Tümgeneral Muhammed Bakıri, Devrim Muhafızları Genel Komutanı Tümgeneral Hüseyin Selami ve İsrail'e yönelik saldırıları komuta eden isimlerden General Gulam Ali Reşid'le birlikte 6 nükleer bilim insanını öldürmüştü.Siyaset ve ordunun önde gelen isimlerinin yanı sıra nükleer bilimcilerin korumaları ve şoförleri üzerinden takip edildiği öğrenildi...
İran ve İsrail'in üst düzey asker ve istihbaratçılarına dayandırılan haberde; telefonları hacklenen bu kişilerin, güvenlik prosedürlerine asıl hedefler kadar dikkat etmediği, hatta bazılarının görev sırasında sosyal medyada paylaşım yaptığı vurgulandı. Bir dönem yönetimde görev almış siyasi analist Sasan Kerimi, "Üst düzey yetkililer ve komutanların telefon taşımadığını biliyoruz ama güvenlik görevlileri ve şoförlerin telefonları vardı. Önlemleri ciddiye almadılar ve bu sayede pek çok kişi takip edildi" dedi. İlk saldırıların ardından görev başındaki korumaların yalnızca telsiz taşımasına izin verilmiş. Ancak İran Milli Güvenlik Konseyi toplantısının hedef alındığı ve İran Cumhurbaşkanı Mesud Pezeşkiyan'ın bacağından yaralandığı saldırı öncesinde de bu emir ihlal edilmiş.
Kanada'nın önde gelen yayın kuruluşlarından CTV News yayımladığı bir haberde "soykırım" ifadesini kullandığı için İsrail'den özür diledi. Canlı yayında özür metnini okuyan sunucu, "'Soykırım' ve 'Filistin halkını aç bırakmaya devam etmek' ifadelerini kullandık. Bu hatadan dolayı üzgünüz ve özür dileriz" sözleriyle kamuoyuna açıklama yaptı.
Mısır, Filistinlileri yerinden etmeden Gazze Şeridi'nin yeniden inşasını amaçlayan bir plan sunmuştu. Arap Birliği ve İslam İşbirliği Teşkilatı tarafından onaylanan "Arap planı"nın maliyetinin 5 yıla yayılarak yaklaşık 53 milyar dolar olacağı bildirilmişti.
Tel Aviv'deki radikal sağcı siyasetçiler ise Filistinlilerin topraklarından kovulması gerektiğini Yahudilerin Gazze'ye yerleştirilmesi gerektiğini söylüyor...
Mart 2011'de başlayan Suriye iç savaşında 1 milyon kişi hayatını kaybetti, sadece Lübnan'a 1,5 milyon Suriyeli sığındı...Suriye ordusu tamamen yok oldu...BM Mülteci Ajansı'nın son dönemde yayımladığı bir rapor, Suriye içinde en az 7 milyon insanın hâlen yerinden edilmiş durumda olduğunu ve yaklaşık 6,2 milyon Suriyelinin yurt dışında yaşadığını ortaya koymuştu...
Ordusu olmayan yeni Suriye yönetimi Heyet Tahrir Şam (HTŞ) de İsrail'in eylemlerini kınayan bir açıklama yapmamaya özen gösteriyor...
İsrail 1967'de işgal ettiği Güney Suriye su kaynaklarını asla geri vermeyeceğini ilan etti...2003 yılında psikolojik savaşın bir parçası olarak İsrail savaş uçakları Suriye diktatörü Beşşar Esad'ın evinin üzerinden uçarak "Seni istersek hemen şimdi cehenneme postalayabiliriz" mesajı verdi...
İsrail'e ait bir F16 savaş uçağı 2018 yılında Suriye içinde düzenlenen bir saldırı sırasında Suriye hava savunma sistemi tarafından vurulduktan sonra düştü. Buna İsrail'in karşılığı Suriye'yi cehenneme çevirmek oldu...
Türkiye, Suriye'de etkin olan Suriye Demokratik Güçleri'nin (SDG) omurgasını oluşturan Halk Savunma Birlikleri'ni (YPG) PKK'nın uzantısı olarak görüyor ve "terör örgütü" olarak tanımlıyor.
Suriye'de Alevilerin yeni bir siyasi oluşum kurma hazırlığına girdiği iddia edildi.Lazkiye ve Tartus'un tamamını ve Humus ve Hama vilayetlerinin bir kısmını kapsayacak bu oluşumun "adalet, vatandaşlık ve insan haklarına saygı" çerçevesinde medeni ve seküler bir yönetim modeli kurmayı hedeflediği öğrenildi...
Alevilerin yoğun yaşadığı bu vilayetlerde Mart 2025'te çatışmalar çıkmış, çoğu sivil yaklaşık iki bin kişi hayatını kaybetmişti...Kıyı bölgelerine yerleşik Alevilerin de binlerce sivilin hayatını kaybettiği Mart 2025 katliamından sonra kendi silahlı güçlerini kurmaya çalıştıklarına dair bilgiler geliyor.
İsrail himayesindeki Dürzilerin önde gelen dini liderlerinden Şeyh Hikmet Hicri, 25 Ağustos'ta Suriye'nin güneyinde otonom bir Dürzi bölgesi kurulması çağrısı yapmıştı...Süveyda’da uğradıkları kanlı saldırılardan sonra Dürzilerden ordu kurma kararı geldi.
Haseke’de dört yüz kadar Kürt, (Sünni ve Alevi) Arap, Süryani, Ermeni ve Türkmen grupların temsilcinin katıldığı konferansta “medeni, laik, çoğulcu ve ademi merkeziyetçi” bir devlet yapısının gerekliliğine dikkat çekilerek, bu doğrultuda yeni bir anayasa talebinde bulunulmuştu...
HTŞ lideri Şara 210 mevcutlu meclisin üçte birine tekabül eden 70 milletvekilini kendisi atayacak. Bir de güvenlik gerekçesiyle, SDG bölgesinde Rakka ve Haseke ile Dürzi bölgesinde ise Süveyda’da seçim yapılmayacak.
Suriye'de yaklaşan meclis seçimlerine azınlıkların yoğun olarak yaşadığı üç bölge (5 milyondan fazla insanın yaşadığı Süveyda, Haseke ve Rakka ) güvenlik endişeleri ve merkezî hükümet kontrolü bulunmadığı gerekçesiyle dahil edilmeyecek.
Başkent Şam'daki yüksek seçim kurulunun sözcüsü Hassan el Dağim, Dürzilerin çoğunlukta olduğu Süveyda ile ağırlıklı olarak Kürtlerin yaşadığı Haseke ve Rakka illerinde "şartlar el verene kadar" sandık kurulmayacağını duyurdu.
Süveyda'daki üç Dürzi liderden biri olan Şeyh Hikmet Salman el Hicri ise Şam'ın kararına ayrı bir Dürzi vilayeti kurulması yönündeki talepleri yineleyerek karşılık verdi. Şam'daki hükümeti "aşırıcı" bulan El Hicri, yerel silahlı grupları birleştirmeyi hedeflediğini belirtti.
Geçiş döneminin cumhurbaşkanı El Şara, ademimerkeziyetçi bir hükümet kurulması ya da ülkenin bölünmesi fikirlerine kesinlikle karşı çıkıyor.
BM Mülteci Ajansı'nın son dönemde yayımladığı bir rapor, Suriye içinde en az 7 milyon insanın hâlen yerinden edilmiş durumda olduğunu ve yaklaşık 6,2 milyon Suriyelinin yurt dışında yaşadığını ortaya koymuştu.
El Şara geçen Mart ayında imzaladığı anayasa bildirgesiyle 210 sandalyeli meclisin üçte birini atama yetkisini kendisine verdi. Meclisin geri kalan üçte ikisinin seçimi ise yine El Şara tarafından atanan 11 üyeli Yüksek Komite'nin denetlediği seçim organlarınca yapılacak.
Lübnanlı askeri uzman Tuğgeneral Tarık Sukkariye 2025'te şunları söyledi:
İsrail isteseydi Şam'ı bir ya da iki saat içinde işgal edebilirdi.Şimdi İsrail askeri açıdan çok rahat bir konumda ve yaklaşık 2 bin 700 tankı, bin 500 topçusu, biraz eski de olsa 450 uçağı ve 100 savaş jeti olan bu orduyu yeniden inşa etmenin Suriye devletine neye mal olacağını ve Suriye'nin yeniden inşasının ne kadar süreceğini bir düşünelim.Modern bir savaş uçağının 50-100 milyon dolar, bir tankın 5-10 milyon dolar olduğu düşünüldüğünde, Suriye'nin 500 milyar dolar olarak tahmin edilen yeniden inşası ne kadar sürecek? Suriye bu parayı nereden bulacak?
İsrail, Hamas'ın yaklaşık 1200 kişinin öldürüldüğü ve 251 kişinin rehin alındığı 7 Ekim 2023'teki saldırılarının ardından Gazze'ye yönelik askeri operasyonu başlatmıştı...Gazze'deki evlerin yüzde 90'ından fazlasının hasar gördüğü ya da yıkıldığı tahmin ediliyor ve sağlık, su, sanitasyon ve hijyen sistemleri çökmüş durumda. 70 binden fazla insan hayatını kaybetti veya bombardımanlarda yıkılan yapıların enkazı altında kaldı; 170 binden fazla kişi de yaralandı...Gazze'de 7 Ekim 2023'ten bugüne İsrail ordusu 19 binden fazla çocuğu ve 300'e yakın gazeteciyi öldürdü...
Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM), 29 Ağustos 2025 tarihli, "İsrail'in Gazze'deki İşgalini Genişletme Kararı ve Filistin Halkına Yaptığı Soykırım Hakkında Tezkere" konulu bildiriyi Genel Kurul'da kabul etti.
Bildiride şöyle yazıyor:
"İsrail ile olan tüm askeri ve ticari ilişkileri sonlandırmaya, Filistin halkına yönelik uygulanan ambargoyu kırmaya yönelik acilen harekete geçmeye İsrail'in işgal ettiği Filistin topraklarındaki soykırım ve sömürge politikalarını reddetmeye ve kınamaya; Filistin halkının meşru haklarını savunmaya, iki devletli çözüm perspektifini korumaya ve Filistin Devleti'ni tanımayan ülkeleri de Filistin'i tanıma çağrısında bulunmaya 18 Nisan 2025 tarihinde, İstanbul'da TBMM öncülüğünde tesis edilen Filistin'i Destekleyen Parlamentolar Grubu'na katılmaya davet ediyoruz."
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 26 Ağustos 2025'te Malazgrit Zaferi kutlamaları sırasında yaptığı konuşmada şu ifadeleri kullandı:
"Suriye'deki tüm kardeş halklar gibi Kürtlerin de güvenliğinin, huzurunun, esenliğinin teminatı Türkiye'dir. Yönünü Ankara'ya ve Şam'a dönenler kazanacak. Kardeşlik ve komşuluk hukukunu gözetenler kazanacak.
"Kıblesini şaşırıp kendilerine yeni yabancı patronlar arayanlar ise eninde sonunda kaybedecektir. Şunu da biliyoruz ki kılıç kınından çıkarsa kaleme ve kelama yer kalmaz."
İsrail'in 7 Ekim 2023'te Gazze'ye başlattığı saldırıdan bu yana Avrupa genelinde çok sayıda siyasi, hükümetlerinin abluka altındaki bölgede devam eden ve "soykırım" olarak nitelendirilen durum karşısında sergilediği tutumu protesto etmek için istifa etti.
İngiltere-Birleşik Krallık, Hollanda ve İspanya gibi bazı Avrupa ülkelerindeki siyasetçiler ve kamuoyu önündeki isimler, İsrail'in saldırılarını sürdürdüğü Gazze'de yaşananlara "sessiz kalamayacaklarını" ifade ederek, görevlerinden ayrıldı.
Hollanda
Hollanda'da Dışişleri Bakanı Caspar Veldkamp, yasa dışı İsrail yerleşimlerinden gelen mallara ambargo, İsrail'den silah alımlarına yasak, aşırı sağcı İsrailli bakanlara seyahat yasağı gibi daha sert tedbir ve yaptırımların yanı sıra Filistin devletinin tanınması gibi taleplerinin koalisyon ortaklarınca engellenmesi üzerine 22 Ağustos'ta görevinden istifa etti.
Veldkamp'ın istifası bir çeşit domino etkisi yarattı ve Yeni Sosyal Sözleşme Partili (NSC) diğer bakanlar da geçici hükümetten istifa etti.
İstifa edenler arasında NSC Genel Başkanı ve geçici hükümette Sosyal İşler ve İstihdam Bakanı olan Başbakan Yardımcısı Eddy van Hijum, İçişleri ve Kraliyet İlişkileri Bakanı Judith Uitermark, Eğitim, Kültür ve Bilim Bakanı Eppo Bruins, Halk Sağlığı, Refah ve Spor Bakanı Danielle Jansen, Dış Ticaret'ten sorumlu Devlet Bakanı Hanneke Boerma, Hukuki Koruma'dan sorumlu Devlet Bakanı Teun Struycken, Vergilendirme ve Gümrük'ten sorumlu Devlet Bakanı Tjebbe van Oostenbruggen ile Sosyal Yardımlar'dan sorumlu Devlet Bakanı Sandra Palmen-Schlangen yer aldı.
Van Hijum, İsrail hükümetinin eylemlerini "uluslararası anlaşmalarla taban tabana zıt" olarak nitelendirerek, "Kısacası, artık bu iş bitti." dedi.
Geçici hükümetin Başbakanı Dick Schoof ise istifalardan "derin üzüntü" duyduğunu belirtti ve Gazze'de kötüleşen durumu "dramatik" şeklinde tanımladı.
Bakanların görevlerinden çekilmesiyle kabinede hükümeti destekleyen sandalye sayısı 150'den 32'ye düştü.
İngiltere-Birleşik Krallık
Birleşik Krallık'ta birçok milletvekili, mevcut Başbakan Keir Starmer'ın muhalefet lideri olduğu dönemde ateşkes çağrılarını reddetmesi üzerine görevinden ayrıldı.
İşçi Partili milletvekili Imran Hussain, muhalefet liderinin, İsrail-Filistin çatışmaları konusundaki açıklamaları ve Gazze'de ateşkes karşıtı söylemleri nedeniyle 8 Kasım'da Çalışanlar İçin Yeni Anlaşmadan Sorumlu Gölge Bakanlık görevinden istifa etti.
İskoç Ulusal Partisi'nin (SNP) sunduğu ateşkes çağrısı değişikliğini destekleyen 56 İşçi Partili milletvekili arasında yer alan Jess Phillips de Hussain'in istifasından bir hafta sonra görevinden ayrıldı.
Aynı gün İşçi Partisi milletvekili Yasmin Qureshi de ateşkes önergesine oy vermek için Eşitlikten Sorumlu Gölge Bakanlık görevinden istifa etti.
Birleşik Krallık'ın Dublin Büyükelçiliğinde görevli diplomat Mark Smith, Ağustos 2024'te, ülkesinin İsrail'e silah satışlarına devam etmesini protesto ederek görevinden istifa etti. Smith, istifasına ilişkin mektupta, "İngiltere'nin savaş suçlarına ortak olabileceği" uyarısında bulundu.
Shaista Aziz, Amar Latif, Amna Abdullatif ve Altaf Patel'in de aralarında bulunduğu bazı siyasi isimler de yerel meclislerdeki görevlerinden ayrıldı.
Eski milletvekili Lynne Jones da saldırıların başlamasından kısa süre sonra istifa ederken, Filistinli fotoğrafçı ve İşçi Partisi yetkilisi Lubaba Khalid de Starmer'ın Gazze konusundaki açıklamalarını gerekçe göstererek görevini bıraktı.
İspanya
İspanya'da, koalisyon hükümetinin küçük ortağı Sumar ittifakının Aralık 2023'te Filistin konusunda yapılan parlamento oturumu sırasında Podemos partisinin lideri Ione Belarra'nın konuşmasını engellemesi, koalisyon içindeki gerilimi zirveye çıkardı.
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'yu "soykırım" planlamakla suçlayan Belarra yerine oturumda söz alan Agustin Santos, Filistin Devletinin tanınması, İsrail ile silah anlaşmalarının gözden geçirilmesi ve Uluslararası Ceza Mahkemesi’nin (UCM) devreye girmesi çağrısı yaptı ancak konuşmasında "soykırım" ifadesini kullanmadı.
Bunun üzerine Sumar ittifakındaki Podemos partili 5 milletvekili, istifa ettiklerini duyurdu.
İrlanda
İrlanda'da insan hakları avukatı Michael Farrell, "Gazze konusunda sessiz kaldığı" gerekçesiyle, Avrupa Konseyine bağlı Irkçılığa ve Hoşgörüsüzlüğe Karşı Avrupa Komisyonunda (ECRI) 14 yıl boyunca sürdürdüğü görevinden istifa etti.
Bu konuyu gündeme getirmek için defalarca çaba gösterdiğini ancak çabalarının bastırıldığını ve ECRI'nin temmuz ayı genel kurulunda sunduğu önergenin reddedildiğini ifade eden Farrell, "Eğer Gazze'deki korkunç saldırılar hakkında konuşamayacaksam, insan haklarını ihlal eden devletleri eleştirmeye de devam edemeyeceğimi hissettim." dedi.
Belçika
Belçika Dışişleri Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Maxime Prevot, "İsrail'in Gazze'deki savaşına karşı daha sert bir tavır alınmaması halinde koalisyonun çökebileceği" uyarısında bulundu.
Flamanca yayım yapan De Standaard gazetesine verdiği demeçte Prevot, "Hükümet, İsrail hükümetinin insan hakları ihlallerine karşı daha sert bir duruş sergilemez ya da Filistin'i tanımazsa, büyük bir kriz riski var." dedi.
Belçika Başbakanı Bart De Wever ile yapacağı toplantıda konuyla ilgili bir öneri sunacağını açıklayan Prevot, sorunun çözülmemesi halinde "hükümet kararlarını engelleme ihtimalini göz ardı etmeyeceğini" belirtti.
Ukrayna lideri Zelensky Rusya'nın diyalog ve diplomasiye hazır olmadığını ve savaşın sona ermesini ertelemek için yollar aradığını savundu.
2022'de başlayan Rusya istilasının ardından 2025 Ukrayna'da ilk kez hükümet karşıtı gösteriler düzenlenmişti...Ukrayna Pravdası'nın haberine göre, Volodimir Zelenski hükümeti başkent Kiev'de düzenlenecek toplu etkinlikler için ordudan izin alma zorunluluğu getirdi. Ülkede yayın yapan Veçerniy Kiev gazetesi de başkentteki kitlesel eylemler öncesinde Ukrayna Genelkurmay Başkanlığı'ndan onay alınması gerektiğini bildirdi. Rus devletine bağlı RT, geçen ay Ukrayna'da düzenlenen yolsuzluk karşıtı protestoların ardından bu hamlenin gelmesine konuyla ilgili haberinde işaret etti. Ukrayna'da parlamentonun, Ulusal Yolsuzlukla Mücadele Bürosu (NABU) ve Uzmanlaşmış Yolsuzlukla Mücadele Savcılığı'nın (SAP) yetkilerini kısıtlayan yasayı kabul etmesi yoğun tepkilere neden olmuştu. Protestolar üzerine Zelenski geri adım atarak "Yolsuzlukla mücadele kurumlarının bağımsızlığına ilişkin tüm normlar yürürlükte olacak" demişti. Ukrayna lideri, amaçlarının bu tür kurumların Rusya'nın etkisinden arındırılması olduğunu öne sürse de protestocular, Zelenski hükümetindeki üst düzey yetkililer soruşturulduğu için böyle bir adım atıldığını söylüyor.Muhalifler, savaş nedeniyle sıkıyönetimin uygulandığı ülkede Zelenski hükümetinin gücünün çok artmasının yanı sıra gazeteciler, aktivistler ve muhalif siyasetçilerin soruşturmalarla hedef alınmasından rahatsız.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.