Son dönemde o kadar çok polis adliye haberi var ki ‘ölü bulundu’ şeklinde gelen. Pek çoğunun şüpheli ölüm nedeniyle ‘intihar’ olarak verilmemesini anlamakla birlikte pek çoğunun da sansürlendiğini söylemeliyim. Kimi ailesinin rencide olmaması için kimi de siyasete konu edilmemesi için…


    Haberlere ister ‘ölü bulundu’ ister ‘intihar etti’ şeklinde geçsin, gerçek; birlikte ölüyoruz. İşçi, memur, işsiz, atanamayan öğretmen, mobbinge uğrayan müdür ya da memur, borçlar, mobbing ya da işsizlik gibi nedenlerle yaşamına son veriyor…


    İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği (İSİG) Meclisi’nin raporunu bugün manşete taşıdık. Rakamlar gerçeğin çok altında. Çünkü basına yansıyan ya da ulaşılan verilerden tespit edilmiş…


    Ama sadece tespit edilen rakamlar bile ürkütüyor bizi.


    İSİG verilerine göre son 8 yılda (2013-2020) ülkemizde 502 emekçi intihar etti…


    Emekçi intiharında Antalya; İstanbul, Kocaeli ve İzmir’den sonra 4. oldu…

    Şiddet, taciz, kadın cinayetinden sonra bir kara derece daha…

    Yetkili, yetkisiz herkesin oturup düşünmesi gerekli…


    İşte içimizi yakan o cinayet ya da intiharlardan sadece bir kaçı…

    2015 Yılında Gazipaşa’da köprü inşaatında çalışan, Mardin’in Nusaybin ilçe nüfusuna kayıtlı 37 yaşındaki Mehmet Can, birlikte kaldığı arkadaşlarını köprü şantiyesine bıraktıktan sonra eve dönüp kendini astı…


    2018 Yılında 40 yaşındaki Erol Damar, Kepez’de seyir terasına gelerek manzara izledikten sonra yanında getirdiği tüfekle başına ateş ederek yaşamını sonlandırdı…

    2019 Yılı Temmuz ayında Akdeniz Üniversitesi Hastanesi’nde çalışan 25 yaşındaki Nebahat Y., iş çıkışı gittiği falezlerden aşağı atlayarak intihar etti…


    2019 Yılı Ağustos ayında Kepez İlçesi’nde TOKİ konutlarında yaşayan ve işsiz kalan Ali Y. adındaki 45 yaşındaki adam, geçim sıkıntısı yüzünden oturduğu apartmanın 13. katına çıkarak intihar etti…


    Ve yılın ilk günlerinde memleketi Kırşehir'den Kemer'e gelerek yaz sezonunda Kiriş Mahallesi'ndeki bir otelin plajında güvenlik görevlisi olarak çalışan Dilaver Dündar, kendini portakal ağacına astı…


    İlk de değil, son da değil ama tespit edilen rakamlar hoş değil…


    Üstelik içinde bulunulan pandemi koşulları, ağırlaşan ekonomik sorunlar ve eklenen psikoloji düşünüldüğünde geleceğe dair kaygılanmamak da mümkün değil…


    Çok değerli yönetenlerin bir çözüm düşündüğünü ya da en azından çözüm üzerinde olduğunu düşünelim…

Ama gecikiyoruz…


    İşçi, işsiz, emekli, çalışan, patron, memur, esnaf hepimiz için zor zamanlar…


    Dayanışma, destek, kucaklama gerek…

    Acilen…