Günler günleri  kovalıyor, önümüzden bir kelebek misalı uçuşup gidiyor.Yaklaşık 2 haftadır yazımı yazamadım. Çünkü bel fıtıgı  oldum. Ama gündemi izledikçe yerimden fırlayıp haykırmak geldi  içimden.

Televizyon ekranlarında yurdumuzun bir kaosa doğru gittiğini   ve buna sebep olanların, çevremiz de bir şey olmamış gibi dolaşmaları ve caka satmaları beni çıldırtıyor.

Bir yanda ülkemizin doğusunda dış güçlerin desteği ile iç savaş provaları yapılmaktadır. Ülkemizde  düne kadar bir kardeşlik birliktelik içerisinde yaşamını sürdüren Anadolu insanı Suriye’deki petrol paylaşım savaşının  bir parçası olarak ülkemizin kuzeyin kurdurulmak istenen kürdistan devletinin piyonu olmaya zorlanmaktadır.

Düne kadar çözüm süreci diye oyalayan ve ülkemizi yönettiğini sanan ama BOB eş başkanlığına soyunanlar (ama yönetilen) tüm yöneticiler geçmişte yaptıkları hatalarla ve bugün de yapmaya devam ederek ülkemizin geleceğini çalan birer hırsızdır.

Bir yan da Suriye deki iç savaşın etkileri ve bir yanda da ülkemizdeki belirsiz ortam dünyada yayılan ekonomik krizin etkilerini bir görünmeyen ama var olan tusunami dalgaları olarak ülkemize gelmektedir.

Bu yaşananların  bize dışa vurumu oy veren vermeyen herkesin ‘Hani nerede istikrar’ kendisine sorusunu sormaya başladığını  göstermektedir.

Çünkü toplumsal olarak bir travma yaşıyoruz.

Tam da böyle ortamda birilerinin başkanlık derdi toplumu iyice geriyor.

Tam da böyle belirsizlikler ortamında tüm olayların sorumluluları vicdansızlar ayağa kalksınlar.

Nerede bu vicdansızlar? Sen ben o……. Nerede!

Tepkisiz Toplum Etkisiz Toplumdur!