Songül Başkaya

Songül Başkaya

Uyanın…

Haftasonu Hatay Reyhanlı’da kan, gözyaşı, isyan, tepki vardı. Hain bir pusuyla ortalık savaş alanına döndürüldü. Çok sayıda vatandaşımız hayatını kaybetti, çok sayıda vatandaşımız çeşitli hastanelerde tedavi altına alındı. Çoğunun da durumu ağır...

 

Hepimizin başı sağ olsun…

 

Yaralılar da dilerim en kısa sürede sağlıklarına kavuşur ve normal hayatlarına dönerler. Şimdi önemli olan bundan sorası ne olacak, ne olur?

 

Kimilerine göre suçlu Esad. Hemen Esad, karşıtı kampanya da başladı…

 

Kimilerine göre Türkiye’nin de aralarında bulunduğu çok sayıda ülkenin sınırını ve rejimlerini değiştirmeyi amaçlayan eski adıyla BOP, yeni adıyla GOKAP’ın eşbaşkanı olan Başbakan ve yetkililer…

 

Reyhanlı halkına göre de suçlu; Başbakan…

 

Her ne kadar medya ve AKP kurmayları patlamayı, "çözüm süreci"ne ve Esad’a bağlamaya çalışsa da halk da farkında her şeyin…

 

"Allahsız oğlu Allahsız Başbakan" cümlesi sadece, basına yansıyan tepkinin bir bölümü...

 

Peki gerçekten de suçlu kim…

 

Kendi terör sorununu çözememiş bir ülkenin, Amerika’nın talimatlarıyla sınır komşusuna düşman olmasını, kendi iç meselesini bırakıp, Suriye’ye kilitlenmesini, GOKAP’ın hayata geçmesinde ABD’nin en büyük destekçisi olanlar…

 

Terör kampı açıp, çapulcuları besleyen ve komşumuzun üzerine salanlar…

 

Suriyeli muhalifleri destekleyenler, Antalya’da Rixos’ta toplantılar yaptırıp, ÖSO’yu (Özgür Suriye Ordusu) kurduranlar…

 

Türkiye'nin topraklarını müstemleke bir devlet gibi kullandıranlar…

 

Daha olay anlaşılmadan, Almanya’dan Suriye’yi tehdit eden açıklamalarda bulunanlar…

 

Siyasilerden gelen tepkiler de bu yönde. İşçi Partisi, Reyhanlı’da terör bombalarının patlatılması ve çok sayıda yurttaşımızın ölümü ve yaralanmasından BOP Eşbaşkanlığı’nın sorumlu olduğunu açıkladı…

 

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, “Hükümet dış politikalarını gözden geçirsin” dedi…

 

MHP Lideri Devlet Bahçeli, “Başbakan Erdoğan’ın Suriye’yi kapsamına alan savaş dili, ABD'nin dikkatini çekmek maksadıyla uçuşa yasak bölge oluşturma teklifi ve Şam yönetimine gözdağı veren konuşmaları ülkemizi kirli ve kanlı bir girdaba sevk etmiştir” diyerek, Erdoğan’ı suçladı…

 

Sizce de uyanma vakti gelmedi mi?

 

“…. memleketin dahilinde, iktidara sahip olanlar gaflet ve dalâlet ve hattâ hıyanet içinde bulunabilirler. Hattâ bu iktidar sahipleri şahsî menfaatlerini, müstevlilerin siyasi emelleriyle tevhit edebilirler. Millet, fakr ü zaruret içinde harap ve bîtap düşmüş olabilir” diyen Gençliğe Hitabe’deki gibi şimdi görev zamanı…

 

Görevimiz Türkiye Cumhuriyeti’ni korumak, gelen ve gelecek saldırılara karşı omuz omuza mücadele etmek, bir olmak, birlik olmak…

 

Ülkemiz üzerinde oynanmak istenen kirli oyunu def etmek…

 

Ne diyordu; Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk, “Yurtta sulh, cihanda sulh”…

 

Yaşasın, tam bağımsız Türkiye…

 

  

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Songül Başkaya Arşivi

Plancia Magna ağlıyor!

17 Ağustos 2025 Pazar 19:10

Tutuklu başkanlar ve Muhittin Böcek…

03 Ağustos 2025 Pazar 17:49

Müze otelcilik meselesi…

16 Temmuz 2025 Çarşamba 16:34

Güle güle güzel insan; Gürkut Acar

14 Temmuz 2025 Pazartesi 17:26

Yerele ve Ankara’ya rağmen…

17 Haziran 2025 Salı 17:44

Konyaaltı ve 67 işçi meselesi…

26 Mayıs 2025 Pazartesi 19:43

Bayramımız ve yaşımız kutlu olsun

19 Mayıs 2025 Pazartesi 00:00

TÜKD kale gibi!

12 Mayıs 2025 Pazartesi 16:16

Tonguç Antalyalılara seslendi…

04 Mayıs 2025 Pazar 18:48

Konu Sadece Müze mi?

27 Nisan 2025 Pazar 16:39