
Songül Başkaya
THY'deki değişim; AKP ve hemşeriler...
Kabin memurları için hazırlatılan Osmanlı esintilerinin olduğu üniformalar ile içki yasağı nedeniyle 'Tesettür Hava Yolları' eleştirilerini alan Türk Hava Yolları'ndaki (THY) değişim, THY Başkanı Hamdi Topçu'nun açıklamalarıyla netleşti...
THY çalışanları tarafından da ateş püskürtülen kararlarla ilgili açıklamalarda bulunan THY Başkanı Hamdi Topçu, kafalardaki soru işaretlerini aydınlattı. Tesettür eleştirilerine neden olan üniformalarla ilgili eleştirilerde art niyet olduğunu, daha yapılan çalışmaların bile değerlendirilmediğini, 2 ay içinde karar verileceğini kaydederken, aba altından sopa göstermeyi de ihmal etmedi...
"Bir damla suda fırtına koparıldı. 3 tane adamın 'Ben yaptırmam' lafıyla olmaz, bu şirketi biz yönetiyoruz. Şimdi kıyafet değişecek. 1-2 ayda netleşecek" diyen Topçu, uçuşlardaki alkol yasağını da önce ekonomik gerekçelerle anlatmaya çalıştı, sonra da Müslüman nüfusu ağırlıkta olan 8 ülkenin THY'ye uçuş izni vermediğini belirtti...
Bazı hatlarda alkol servisinin kaldırılmasının gerekçesinin ekonomik olduğunu söyleyen Topçu, "Suudi Arabistan, İran, Libya gibi 8 ülke alkol var diye bize uçuş vermiyordu. Ayrıca alkol ağırlık yapıp maliyet artırıyor. İç hatlarda da zaten en uzun uçuş 1.5 saat, zaten business az, etkisine zararına bakınca alkolün ekonomik getirisi yok. Bir uçakta 160 kişi varsa 2 kişinin maliyetinin 160 kişiye bölünmesi normal değil'' dedi...
Sonra da gerçek niyet, şu sözlerle dışa vuruldu: ''1.5 saatlik yolda, illa içeceğim ısrarı nedir? Dış hatlarda da isteyen 1 saat önce gelir CIP'de içer. İlla alkol olması lazım, yaşam tarzımızın gereği diye dayatılması garipsenecek bir durum.''
Bir zihniyet gereği yaptırılan kostüm ve alınan içki yasağı 'dayatma' değil ama yıllardır uygulanan bir sistemin kaldırılmasını sorgulamak 'dayatma'!
Sonra Topçu'nun yasağı kabullendirmek için ''Geçen yıl 28 kişiye kelepçe taktık. Alkol alınca bazı insan sakinleşir, bazısı canavar oluyor, yolcuya zarar verdiği zaman tecrit ediyoruz" diyerek istatistik vermesine ne demeli...
AKP kadrolaşmasının yoğun olduğu öne sürülen THY'deki bu değişimin nedeni hepimizce malum. Pekçok personelin çeşitli bahanelerle kapıya konulup AKP'lilerin işe alındığı bir kurum haline geldiği söylenen ve bu konuda sendikaların yoğun eleştirilerini alan THY'de bizim de kulağımıza gelen pekçok hikaye var...
Örneğin bir tanıdığımın başka bir şirkette hostes olan kızının THY'ye geçmek için başvuruda bulunduğunda kendisine hangi partiye üye olduğu sorularak, AKP'ye üye olmasının teklif edildiğini, ancak o zaman işe alınabileceğinin söylendiğini, kızımızın da reddettiğini biliyorum...
Neyse geçelim bunları da somut göstergelere bakalım. Topçu ve Topçu'dan sonraki değişimin ipuçları burada...
Topçu'nun en büyük şansı, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın hemşerisi olması. Başbakan gibi Topçu da Rizeli...
Zaten bu hemşerilik sayesinde de AKP ile yıldızı parlayan isimler arasına giriyor. AKP iktidara gelene kadar sadece mali müşavirlik yapan Topçu, bir anda THY'ye giriyor...
Nisan 2003'te Başbakan'ın teklifiyle THY Yönetim Kurulu'na girerek, uçak fobisini yeniyor. Şaka yapmıyorum, Topçu, bu görevle uçak fobisini yendiğini açıklıyor...
THY'de Mali Denetim Komite Başkanlığı'nı ve Yönetim Kurulu Başkanvekilliği'ni de üstlendikten sonra, 2010 yılı başından beri de THY Yönetim Kurulu Başkanı olarak görev yapıyor...
E, Başbakan'a ve AKP'ye bu kadar yakın olan Topçu'nun şimdi aldığı kararları sorgulamaya gerek var mı?
Kendisi 'Başbakan'ın adamı' olduğunu röportajında da doğruluyorken, değişimin sebebi gayet nettir...
Bu arada kadrolaşmaya ilişkin iddialar CHP tarafından da önergeyle sorulmuştur. Ancak Başbakan tarafından hala yanıtlanmamıştır...
Sonra AKP'nin ve hemşerilerin kadrolaşmasını Uğur Dündar da isim isim yazmış ama bir cevap gelmemiştir...
Rizeliler ve AKP'liler kulübü haline çevrilen THY'deki bu durum, galiba daha çok skandallara gebe...
İzleyelim...
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.