
Serdar Kocaoğlu
Seçim mi?
Cumhurbaşkanı Meclis Başkanlık divanı oluştuktan sonra, hükümet kurma görevini vereceğini belirterek yasalara uyacağını belirtmişti.
Öyle de yaptı. Görevi birinci parti olarak seçimden çıkan A.K.P liderine verdi. O da görüşmelere başladı. İlk önce görüşmelere, 2. parti olarak seçimden çıkan C.H.P’den başladı. On üç Temmuz’dan beri yapılan görüşmeler dün itibariyle sonuçsuz kaldı. Seçim lafları yoğunlukla konuşulmaya başladı.
Seçim meydanlarında bir parti lideri edasıyla il il gezen Cumhurbaşkanı milleti görmezden gelerek “Milli irade” nidalarıyla 400 milletvekili isteyerek başladığı konuşmalarına 370 milletvekiline kadara düşerek, başkanlık sistemine giden yolu açmaya çalışmış; ama çıkan sonuçlar da görüldüğü gibi“milli irade”diye baskı kurmaya çalıştığı halkımızın sağduyusu buna izin vermemiştir.
Bu sonuçlardan memnun olmayan Cumhurbaşkanı 8 Haziran’ın ardından seçim lafları etmeye başlayarak 'İyi Niyetini' göstermiştir. Bir de yanına çırak M.H.P liderini ekürü olarak almıştır.
İyi niyetli bir devlet adamı seçim sonuçlarının ardından tüm liderleri bir araya toplar, görüşür ve turlara başlatırdı. Her ne hikmetse anayasaya ve yasalara uymamayı ilke edinenler bir anda yasaları ve anayasayı hatırladılar ve bugünlere geldik.
Metazori bir seçim yaptırmanın koşullarını halkın kararına rağmen oluşturmaya çalışıyorlar.
Bunun yanısıra bitirilmeyen ve bitirilmek istenmeyen terör 'Çözüm' süreci masalıyla dağdaki mağaralarda yastık yaptıkları silahlarıyla birlikte biran da kış uykusundan uyanıverdi ve şehirlere iniverdi.
Bir an da herkes milliyetçi oluverdi. Terörün milliyeti olmaz. Dini olmaz.
Devlet olmanın bir özellikleri vardır. Yasası, hukuku vardır, dili vardır bir erktir. Bir düzeni vardır. Bir ırkı ya da birçok ırkı bir arada tutan bir otoritesi vardır.
Terörün neyi vardır? Elin de silahı, üstünde hırkası ve beyninde öç alma düşüncesi ve kalbinde kin duygusu vardır.
Böyle bir yapıyla pazarlık yapılmaz. Masaya oturulmaz. Masaya ancak terörün sebepleri ortadan kalktığında ve terör örgütü silahları bıraktığı anda oturulur.
Bu görünenleri görmek istemeyip yıllarca çözüm masalını kullanan yöneticiler, şimdi de terörün sonuçlarını seçim malzemesi yapmaya çalışarak; ülkeyi idare edecek, sorunları çözecek bir bir siyasi yapının seçileceği seçim ortamını değil; seçimi referandum havasına sokarak başkanlık sistemi mi, parlamenter sistem mi ikilemini yaratacak ortama götürmek istemektedirler.
Bu tehlikeli tuzağa düşülmemesi için halkımızın demokratik refleksleri de dahil olmak üzere, erken seçimin çözüm olarak görülmeyeceği ve de diğer alternatiflerin de sonuna kadar değerlendirileceği radikal çözüm yollarının zorlanması gerekmektedir.
Yoksa bir kişinin elindeki oyuncak bebek oluruz.
Son mu?
Bir bilinmez...
Tepkisiz Toplum Etkisiz Toplumdur!
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.