Komutanlar, aydınlar, gazeteciler, hekimler vs teker teker toplandı. Gece operasyonları ve şafak baskınlarıyla evlerinden alındı, insanlar…
Basılmamış kitaplar toplandı, yazarları hapsedildi…
Tek ortak noktaları vardı; vatanseverlik…
Ve tabii çok geniş kesimlere etki olanağına sahip olmaları…
Onlar kelepçelenip içeri tıkılırken, sustu, GDO’lu aydınlar, sustu sözde ‘vatanseverler’, sustu ‘STK’lar’…
Konuşan, karşı çıkan, muhalefet eden, hukuksuzluğa karşı demokratik yollardan haklarını kullanmak isteyen bir avuç insan kaldı…
Adı yaygın, sesi tek medyada elbette yer bulamadı, bu mücadeleler…
Yer veren medya da zaten malumumuz, her türlü baskıya maruz kaldı…
Sonra baktı ki halk, bu gidiş gidiş değil…
Halk sokağa çıktı, halk yürüdü, halk haykırdı…
Artık her yer direnişti…
Artık, dirilmişti, uyanmıştı halk…
Ama özgürlük, insan hakları, demokrasi, ulusal çıkarlarımız, toprak bütünlüğümüz ve milli beraberliğimiz için daha tehlike çanları çalmadan harekete geçen kahramanlar, yanımızda değildi…
Onlar yıllarca önce tehlikeli bulunarak, içeri alınmıştı…
Toplumsal uyanışa yol açacaklarından korkulmuştu…
Oysa onlar başlarına geleceklerden, verilen ‘mahkumiyetlerden’ hiç korkmadılar…
O kadar cesurdular ki dışardaki yakınlarını bile teselli ettiler…
Çocukları büyürken yanlarında olamadılar, eşlerini, anne ve babalarını, çocuklarını kısıtlı zamanlarda, bin bir güçlükle gördüler ama hiç eğilmediler…
Gün geldi en yakınlarını kaybettiler ve özel izinle cenazesine katıldılar…
Ve karar günü…
Merak etmeyin yine dimdiklerdi, yıkılmadılar…
Çünkü asıl mahkumiyeti dün millet verdi…
Başka da bir mahkumiyet yok…
Tarih 5 Ağustos’u ve bugüne imza atanları asla unutmayacak!
Önceki ve Sonraki YazılarYAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.