
Songül Başkaya
Koyun can, kasap et derdinde…
Yeni yılın ilk günlerindeyiz. Dileğimiz 2015’te yaşanan acı tabloyu geride bırakmak; insanların en temel haklarının çiğnenmediği, yaşamına kast edilmediği, ücretsiz sağlık, eğitim hizmetlerinin sunulduğu, işsizliğin azaldığı, tarım ve hayvancılığın eski günlerine döndüğü, turizmin krizden çıktığı, iç huzur ve komşularla barışın sağlandığı günlerdi…
Ama olmadı, olamadı…
Vatandaş yeni yıla gözünü şehit haberleriyle açtı…
Doğuda esnaf ve vatandaş hendek siyasetinin mağduru. Normal yaşama dönemiyorlar…
Dün öğle vakitlerinde Diyarbakır’ın Sur İlçesi’nde bir eve roket mermisi isabet etti…
Birileri etnik kimlik üzerinden siyaset yapıp, özerklik çığlıkları atıyor…
Öbürü başkan olma derdinde…
Oysa vatandaşın derdi memleket, birlik, bütünlük…
Diyarbakır’da şehit düşen Özel Harekat polisi 28 yaşındaki Kenan Ardıç’ın babasının çığlıkları de bunun ifadesi zaten…
"Bu vatanı Apo’nun çapulcularına bırakmayacağız. Bu dünya var oldukça bu vatan, bu bayrak bizim”...
Diyarbakırlı vatandaşın kameralara yaptığı çağrı da açık: “Bizim tek derdimiz birlik içinde yaşamak, normal yaşama dönmek.”
“Özerklik istiyoruz” demiyor, vatandaş…
Kendini halkın yerine koymaya çalışan terör örgütü ve temsilcileri ile koltuk derine düşen iktidar işbirliğiyle ülke karanlık bir döneme doğru gidiyor…
Günlerdir yaşanan çatışma da bunun göstergesi…
Aklıselim siyasetin galip gelmesini diliyoruz…
Ama bunun için atılan çok da ciddi bir adım göremiyoruz…
Ülkenin birliğinden, bütünlüğünden bahsedenlerin, seçim öncesi tek bayrak, tek millet söylemiyle algı yaratanların, yaptığı ikiyüzlü siyaset geldiğimiz noktada çok açıktır…
Oslo-İmralı pazarlıkları…
Bakın, sadece 2013 yılındaki İmralı tutanaklarından bir örnek…
Teöristbaşı Abullah Öcalan ile dönemin BDP Grup Başkan Vekili Pervin Buldan, İstanbul Milletvekili Sırrı Süreyya Önder ve Diyarbakır Milletvekili Altan Tan’ın İmralı'da yaptığı görüşmenin zabıtlarından…
Görüşmede Öcalan, "Başkanlık sisteminin düşünülebileceğini" söylüyor…
"Biz Tayyip (Erdoğan) Bey’in başkanlığını destekleriz. Biz AKP ile bu temelde bir başkanlık ittifakına girebiliriz" diye de ekliyor…
Ve tabii özerklik konusu…
"Kürtler kendi kendilerini yönetecektir. Şu anda yasa dayatırsak büyük alerji yaratır. İleride olabilir"…
Ve gelinen nokta…
Özerklik çağrısı ve başkanlık talebi için hayata geçirilmek istenen anayasa değişikliği…
Bu kopuş, parçalanma sürecini hazırlayan tüm bu olaylara karşın muhalefet ne diyor, peki…
Kurultay sessizliğinde…
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.