Yapılan bir araştırmaya göre,  499 bin öğrenci alkol, 87 bin öğrenci uyuşturucu kullanıyor.

Korkunç bir rakam..

Araştırmanın sahibi Psikolojik Danışman Mehmet Kılıç, çok çarpıcı saptamalarda bulunuyor.

Kılıç’ın şu sözleri dikkat çekici :

“Günümüz gençliğini esir eden, aileleri zor duruma düşüren madde bağımlılığı ve alkol geçeği var. Önceki yıllara göre aileler daha da zenginleşti, daha varlıklı hale geldiler. Refah seviyesi yükseldi, ancak bağımlılıklar artmaya başladı”

Uzmanlara göre gençliği toplumsal yaşamdan kurtaran, aile, arkadaş ve dost çevresinden uzaklaştıran başka bağımlılıklar da var..

Bunlar arasında internet, marka ve televizyon bağımlılığı öne çıkıyor.

Uyuşturucu ve alkol gibi bu bağımlılıklar da gençleri olumsuz etkiliyor.

Pekala gençler alkol, madde, internet, marka ve marka gibi bağımlılıklarının pençesine nasıl ve niçin düşüyor ? 

Psikolojik Danışman Mehmet Kılıç, şu saptamalarda bulunuyor :

“Hayat boşluk kaldırmıyor. Boşluklar bir şekilde doluyor. Önemli olan o boşlukların nasıl dolduğu.  Çocukların hayatında var solan boşlukları biz doldurmadığımızda başkaları dolduruyor. Ya televizyon, ya medya, ya internet, ya da arkadaş çevresi dolduruyor.  O zaman bize düşe vazife, çocukların hayatındaki bu boşlukları daha kaliteli, daha değerli şeylerle doldurabilmek”

Ardından asıl bombayı patlatıyor:

“Zehir tacirleri bu boşlukları iyi dolduruyor.  Biz o boşlukları doldurmalıyız ve bu zehre karşı panzehiri ortaya koymalıyız. Dışarıdan gelecek tehlikeleri önleyecek setlere ihtiyaç var”

Araştırmadaki ilginç notların bazıları şöyle :

Toplumda sadece anne-babası olmayan sokak çocukları uyuşturucu kullanıyor gibi bir anlayış var. Hiç ummadığımız kişilerde de bu bağımlılığın geliştiğini görebiliyoruz”

Alkol ve madde bağımlılığı konusunda CHP Antalya eski Milletvekili Yıldıray Sapan’ın çalışmalarını anımsatmakta yarar görüyorum.

CHP’li Sapan, alıcı kılığında sadece Antalya’nın değil, Türkiye’nin ‘uyuşturucu merkezi’ olarak bilinen Zeytinköy’e girmiş, uyuşturucu satın almış, satıcıları ve aracıları deşifre etmişti.

Burada bir dip not eklemek isterim.

Zeytinköy’den uyuşturucu temin etmek için bir bölümü içicilikten ve satıcılıktan yargılanan sinema, sahne ve müzik dünyasının çok ünlü isimlerinin Antalya’ya gelerek 5 yıldızlı otellerde konakladıkları, ‘torbacı’ diye tabir edilen uyuşturucu kuryeleri ille ilişki kurdukları biliniyor.

Yıldıray  Sapan, bununla da yetinmemiş, uyuşturucu belasının toplumu nasıl esir aldığını, uyuşturucu baronlarının nasıl ellerini kollarını sallayarak uyuşturucu sattıklarını belgelediği gibi Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne uyuşturucu sokarak tehlikeye dikkat çekmeyi başarmıştı.

Sapan’ın bu çabaları sonucu alkol ve uyuşturucu bağımlılığı konusunda Türkiye Büyük Millet Meclisi de(TBMM) Türkiye genelinde 260 okulda 26 bin öğrenci üzerinde bir araştırma yaptı.

Araştırmaya göre kız çocuklarının yüzde 7.5’i, erkek çocuklarının yüzde 21.8’i sigara içiyor.

Kaygı verici bir durum ama gerçek araştırmaya göre orta öğretimde 472 bin öğrenci sigara kullanıyor.

Orta öğretimde alkol alan kız öğrencilerin oranı yüzde 10.6..

Bu oran erkek öğrencilerde yüzde 31.5’e yükseliyor.

TBMM’nin araştırmasına göre kadınlarda uyuşturucu bağımlığı oranı yüzde 1, erkeklerde ise yüzde 4.3..

Elbette bu rakamlar kayıt altında olanlar.

Görüldüğü gibi tablo çok hem de çok vahim..

Başta devlet olmak üzere her kurum, her birey bu olumsuz tabloyu değiştirmek için seferberlik ilan etmeli diye düşünüyorum..