Ülkemiz de demokrasi var mı?
Ülkemizde parlemonto var mı?
Düzenli çalışıyor mu?
Muhalefet var mı?
Çalışabiliyor mu?
Yasalar meclisten çıkıyor?
Uygulaması nasıl oluyor?
Secimler yapılıyor mu?
Seçimler yapılıyorsa seçeçeğimiz kişileri kim belirliyor?
Yargı gerçek anlamda rahat çalışabiliyor mu?
Ülkemizde sendikalar tam anlamıyla yaygın mı?
Üniversiteler de demokratik ve bilimsel eğitim var mı?
Ülkemizde eğitim sistemi yerli yerine oturdu mu?
Ülkemiz de polisin mi hakim, yoksa hakim mi hakim olması için yasalar mı çıkartılmaya çalışılıyor?
Bunların hepsine olumlu yönden bakabiliyorsak demokrasi vardır demektir.
Olumsuzlar çoğunluktaysa o zaman demokrasi yoktur.
Demokrasinin tam olgunlaşmadığı ülkelerde, bir her şeyi bilen çıkar 1961 yılında yurtdışına giden bir bilim adamına destek vermek için tarihi, bile dizayn etmeye çalışır.
Demokrasinin olmadığı yerde işçi güvenliği değil, iş güvenliği öne çıkarılıp; insan varlığı göz ardı edilirse,işin içerisine para boyutu girer ve de iş güvenliği denetimi yapılmaz ya da tam anlamıyla yapılmaz.
Sonuçta Çarşamba günü Antalya”da olduğu gibi ölümle sonuçlanan iş kazalar olur ve de sayıları giderek artar.
İş kazalarının ve siyasi iş kazalarının artmasını istemiyorsak:
O zaman demokrasinin gelmesini istiyorsak hayatımızın her alanın demokrasi istemeli ve savunmalıyız.
Önümüzdeki yılın haziranın da yapılacak seçimlerden, önce şapkamızı önümüze alıp,siyasi partilerde önseçimlerin yapılması da dahil olmak üzere sonuna kadar demokrasi diyerek ,seçimler de tam demokrasiyi getirecek ve savunacak partileri desteklemek üzere sandığa gitmeliyiz.
Tepkisiz Toplum Etkisiz Toplumdur!
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.