Her meslek erbabının, işini mevzuatlar ve etik kurallar çerçevesinde yaptığı varsayılır. Olması gereken de budur. Ama bu fiiliyatta mümkün mü! Elbette çoğunlukla işlemez. Kimi zaman kamu yararı kimi zaman da farklı gerekçelerle mevzuat ve etik kenara bırakılır…
Önemli olan kamusal kaygılarla yapılan sınır aşımlarıdır. Ki onların vicdan kanalıyla da aklanması mümkündür…
Şimdilerde ahlaki yozlaşma ile birlikte mesleki erozyon arttı…
Ve bu illet benim de icra ettiğim gazeteciliğe de musallat oldu…
Bir kişi, kurum ya da kuruluş adına her türlü ilke göz ardı ediliyor. Yetmiyor, istenmeyen kişiler asılıyor, kesiliyor, kırılıyor…
Peki kamu yararı için mi? Hayır…
Tutulan kişinin, kurumun, kuruluşun menfaatine dokunduğu için…
Elinde kalemi var ya arkadaşların…
Yaz, çiz, as, kes…
Hem de kimleri…
Bu kentin menfaatleri uğruna her türlü savaşı, mücadeleyi göze alan, emek veren kişileri…
Meslek Odaları Eşgüdüm Kurulu da şimdilerde birilerinin hedef tahtasında…
Onlarca meslek odası temsilcisinin bir araya gelerek oluşturduğu ve kent adına sorumluluk üstlenerek yapılacak projelere kafa yorduğu, yanlışa dur deyip, doğru önerilere destek verdiği kurulun temsilcileri hedef alınıyor, hedef gösteriliyor…
Kent adına sakıncalı gördükleri işleri hukuk kanalıyla iptal ettirmeye çalıştırdıkları için suçlu ilan ediliyor…
Hatta farklı siyasi görüşten olan kurul temsilcileri sanki bir siyasi partiye ve belediye başkanına karşı bir araya gelmiş ve ona karşı savaş açmış gibi gösteriliyor…
Ayıptır, günahtır…
Yapmayın…
Komik oluyorsunuz…
Lara Kent Parkı’na Disneyland yapılmasına, kentin göbeğindeki spor alanında yapılan tadilatla yaratılan devasa ticari alana karşı yapılacak stada ve Dokuma’daki bedelsiz tahsise karşı çıkmamak asıl suç ve ayıp olan…
Phaselis’e yapılmak istenen otele hayır dememek, tarım alanına dikilen çevrim santraline alkış tutmak çirkin olan…
Bırakın da herkes işini layığıyla yapsın…
.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.