Yıllar Gaziantep’i de çok değiştirmiş. Kalabalıklaşmış, yoğun trafiği olan bir kente dönüşmüş Antep. Ama değişmeyen tek şeyi; lezzetli yemekleri ve tabii tatlıları. Yiyenler bilir; baklava ve katmerin o tadına doyulmayan lezzetini. Aslında gezimizin nedeni, elim bir kayıptı ama oralara gidip de Antep’i yeniden keşfetmemek, kentin o kendine has akışına kapılmamak, lezzet duraklarına takılmamak olmazdı. Hayat çünkü her şeye rağmen devam ediyordu. Bir kenti tanımanın en iyi yolu, o kenti yürüyerek gezmektir. Kent sakinlerinin alışkanlıklarını, kentin var olan yöresel özelliklerini, geleneklerini en iyi böyle öğrenirsiniz.

Ben genellikle yol özürlüyümdür. Yabancı bir yerde, kolay kolay yolumu, yönümü bulamam. Ama gençler teknolojiyle bizden daha fazla iç içe oldukları için, cep telefonlarına Google’dan indirdikleri bir programla, nereye gitmek istiyorlarsa, oraya gidebiliyorlar. Böylece oğlumun sayesinde, hiç kimsenin rehberliğine gerek duymadan, baş başa gezebildik. Bu çok özel bir deneyim oldu benim için. Sadece oğlumla ikimizin paylaştığı, anılarla dolu bu geziyi, hiç unutamayacağımı biliyorum.

Gaziantepliler çok cana yakınlar. Kente dışardan gelen yabancı insanlara yardımcı olmak için çırpınıyorlar adeta. Bu, her kentte alışık olmadığımız güzel bir davranış biçimi. Burada kısa süre içerisinde güzel dostlar edindik.

Antep’i lezzet durağı yapan ve bütün gurmeleri çeken tatlarına gelince; bayramların özel yemeği “yuvalama”yı mutlaka tadın derim. Bunun yanı sıra; içli köfte, çiğ köfte, patlıcan kebabı, cartlak ( ciğer) kebabı, şiveydiz, beyran çorbası, katmer ve baklava çeşitleri ile meşhur lahmacunlarını yemeden dönmeyin. Gaziantep’in çok ünlü, marka olmuş, isim yapmış lokantaları, tatlıcıları, baklavacıları var ve tabii onların çoğunu duymuşsunuzdur. Çünkü bazılarının diğer kentlerimizde de şubeleri var.

O yüzden ben size çok daha farklı bir mekanı anlatmak istiyorum. Gaziantep Belediyesi’ne ait olan “ Mutfak Sanatları Merkezi”ne mutlaka gitmenizi öneriyorum. Yerel Gaziantep yemekleri ve tatlılarının sunulduğu bu mekan, son derece güzel, son derece temiz ve kaliteli bir hizmet veriyor. Şehitkamil’de Zübeyde hanım bulvarı üzerindeki bu lezzet sarayına giderseniz eğer; en azından bir set menü alın derim. Antep’e özgü; Ayvalı tas kebabını, damak hoşluğu Reyhan sorbe’ yi zeytin böreğini, üzüm pekmezinden yapılan bastığı ve o günkü menüde her ne varsa onu, mutlaka tadın. İnanın bu kent, farklı ve birbirinden güzel yemekleri ve tatlılarıyla, insanı gurme yapar.

Müzelerini ve kalesini gezin Antep’in. Kalenin çevresindeki dükkanları ve hareketliliği görüp yaşayın. Akşamları kentin üzerine çöken, kebap ve yemek kokularını hissedin. Gaziantep, her şeye rağmen yöresel özelliklerini ve geleneklerini koruyan ender şehirlerimizden biri. Bu kenti görmeyi ve yemeklerini tatma fırsatını, sakın, ama sakın kaçırmayın.