Protestolarla geçen Kuzey Afrika gezisini tamamlayıp yurda dönen Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, “Küresel Sorunlar Karşısında Türkiye ve Avrupa Birliği İçin Ortak Gelecek” konulu konferansta, Taksim Gezi Parkı’ndaki çevreci mücadeleyi bastırmak için kullanılan şiddet yöntemine tepki olarak ateşlenen ama gerçekte yıllardır süren ve dozajı artırılan antidemokratik adımlara karşı gelişen halk hareketini değerlendirdi…

Ve anlaşıldı ki olayın özü hala algılanamamış. Hala Başbakan, gezi öncesindeki gibi…

Günlerdir yaşananlara karşı çıkıp Belediye Başkanlığı döneminde İstanbul’a yaptırdığı ağaçlandırmaları anlatıyor, halkın oyuyla seçildiğini söyleyerek, halka sormaya gerek olmadığını kastediyorsa diyecek bir şey yok…

“Bizim karşı olduğumuz şiddettir, terördür, vandallıktır, kendi özgürlüğü adına başkalarının özgürlüğünü tehdit eden anlayıştır. Yoksa demokrasi talebiyle karşıma çıkacak olanlara canım kurban, her türlü desteği vermeye hazırım” diyen Başbakan’a sormak lazım…

Evet, kimse kamu malına zarar verilmesini tasvip edemez. Ama bunu yapanların provokatörler olduğu ortada. Halk, demokratik hakkını en güzel şekilde kullanıyor…

Eğlenerek, şarkı ve marş söyleyerek 7’den 70’e herkes sokakta…

Bu mudur, başkalarının özgürlüğünü tehdit eden durum yoksa Gezi Parkı’nda çadır kuran vatandaşları, yoğun bakıma sokmak mıdır, demokratik yöntemler?

“Biz toplumsal hadiseleri okuruz analiz ederiz, objektif şekilde de değerlendiririz’’ diyorsunuz ya değerlendirmeniz buysa, bu olayları daha da ateşliyorsunuz…

Herkesin beklentisi sadece yüzde 50’nin değil, sizin de dediğiniz gibi ‘’Yüzde 100’ün partisi olarak bu ülkeye hizmet vermeniz’’…

Ancak tek tip yaşam şeklini zorlamaya dönük atılan adımlardan, baskılayıcı, anlayıştan, Türkiye Cumhuriyeti, onun kurumları ve kurucusunu silmeye dönük adımlardan kaçınmadıkça bu söylemlerinize halkın inanmasını beklemeyin…

10,5 yıllık iktidarınızda ne kadar ‘’demokratik’’ olduğunuz ortada…

Gelinen ortamı siz ve yaptıklarınız hazırladı…

Hala suçu halkta ve muhalefette aramak, sizi masum kılmaz…

TC’nin bütün kurumları ile oynandı, eğitim, yargı allak bullak edildi, ifade ve basın özgürlüğü ayaklar altına alındı, milli bayramlar sönükleştirildi, Ata’ya çelenk sunmak engellendi, bayramını kutlamak isteyen halka şiddet uygulandı, vatanseverler ‘terörist’, teröristler ‘sayın’ oldu…

Yetmedi, halka tek tip yaşam şekli dayatılmaya çalışıldı…

Ve işte halk ‘Yeter’ diyor…

Mesajı alın ve gereğini yapın artık…

‘Yüzde 50 arkamda’ diyerek, yanlışa devam etmek niye?

Korkarım bu tavır, olaylar daha da büyütecek…

Ama şükür ki halk, hala sağduyulu davranıyor…

Bakalım, aynı sağduyuyu ne zaman gösterecek, hükümet?