Yıllar, epey yıllar önceydi. NTV'de Yıldız
Kenter Londra'yı anlatıyordu. Arka planda tiyatro binası olduğunu düşündüğüm
bir yapı vardı. Kenter konuşurken bina ile sanatçının arasından Londra'ya özgü
2 katlı otobüs, çok eski klasik siyah bir araba, klasik bir fayton ve tramvay
geçmişti.
O yıllarda Antalya Nostaljik Tramvay ile
yeni tanışmış, ama alışamamıştı.
İstanbul Aksaray ve İstiklal'de tramvay
tecrübesi yaşamış bir gazeteci olarak en çok ta “Tramvay yayaya çarptı” veya
“tramvay taksiye çarptı” haberlerine itire oluyordum. Çünkü tramvay rayından
çıkmamıştı. “Çarpan” olamazdı.
Hele de bir seferinde tramvayın yoluna
giren, karşıdan gelen tramvaya da eli ile “geri git” işareti yapan taksiciyi
görmüştüm ya, erimiş bitmiştim.
Neyse, mevzuu “tramvay” değil, bizim
kültürümüzdeki yeri tramvaydan eski olan “faytonlar” efendim.
Büyükşehir Belediyesi Kalekapısı'ndaki
faytonları kaldırmış. Atlar hayvanat bahçesine, faytoncular belediyede işe
alınacakmış.
“Kaldırılsın” diyenleri anlayamamıştım.
“Kaldıracağız” diyenleri de anlamamıştım. “Kaldırdım” diyenleri de anlamadım.
Bu kadar tartışılan unsur neydi?
“Kalekapısı at idrarı kokuyor.”
“Hayvanlara eziyet ediliyor.”
Hatta olaya derinlik katıp “uyuşturucu
satıyorlar” diyen bile olmuştu.
Oysa ben, bu coğrafyanın evladı olarak,
yıllardır faytonlardaki görsel erezyona takılmıştım. Yıllardır Antalya
Müzesi'nin girişinde bulunan bir fayton vardır. O faytonu oraya koyan öngörülü
kişiyi gerçekten takdir ediyorum. Gidin bi bakın o estetiğe, bugünkü faytonların
arabeskliğinden iğrenirsiniz.
Şekil tamam, asıl sorun “işletme” bence.
İzmir'de de Kordon'da var. Hani şu “Bir
münasip zamanda, mesela saat on'da, buluşlalım Kordon'da” diye şarlılar yazılan
Kordon'da fayton var.
Bir tanesi ayrılan noktada bekliyor. Gerek
fotoğraf çektirenlere hizmet veriyor, gerek tur atmak isteyenlere. O sıradan
çıkınca bir diğer fayton geliyor. Midilli Atlı fayton da var.
Derdim “muhalefet” yapmak değil. Bugüne
kadar Başkan Böcek'ten özel isteğim olmadı. Beklentimi herkes biliyor.
Çapımı biliyorum. Ama “bu karar gözden
geçirilmeli” diyorum.
3 yıl önce sosyal medyadan çağrıda
bulunduğum Kepez Belediye Başkanı Hakan Tütüncü'ye de buradan sesleniyorum.
Gelin,şimdilik Dokuma Park'ta nostaljik
faytonları yaşatalım. Kimbilir, ilerde Antalya'da örneğin Kaleiçi'nde
nostaljik, estetik, bangır bangır arabesk nağmeler yükselmeyen faytonlar
görürüz.