1) TV. Ekranlarını izlerken kahrolmak bile az geliyor insana. Birçok belediyenin, seçime 3-5 gün kala uyduruk ihalelerle, kanuna, nizama, hukukun kurallarına uymayan istismarı uygulamalarla belediyenin bütçesini sıfırlamak suretiyle arkadan gelecek belediye başkanının kamu hizmeti yapmasını engelleme girişimi hoş karşılanabilir mi, mesela bir belediyenin 4000 TL’lik çerez çekirdek satın alması ne anlama geliyor, bu nasıl bir mantıktır nasıl bir vatanseverliktir, bu nasıl bir devlet adamlığıdır. Alınan bilgilere göre, onlarca belediyenin bu ve benzeri eylemine, hareket tarzına bakıldığında yürürlükteki seçim yasasında mutlak bir değişik yapılmasına şiddetle ihtiyaç olduğu anlaşılmış olmaktadır. Yanı hem yasal değişikliğe hem de ihale yasasında ciddi anlamda bir revizyona gidilmesi kaçınılmaz noktadadır. Mesela özellikle yerel seçimlerde; seçimlere 3-6 ay kala hiçbir belediye ihale açamaması, acil hallerin dışında satın alma gibi işlemlere girilmemesi için yasal tedbirler alınmalıdır.
2) Hiçbir şekilde siyasi ayrım yapılmadan tüm belediyeler üzerinde 6-12 aralıklarında ve rutine dayalı olarak Sayıştay tarafından denetimler yapılmalıdır.
3) Belediyelerde en küçük memurdan başlatılarak, şef, müdür, müdür yardımcısı, daire başkanı, genel sekreter ve yardımcılarıyla belediye başkanına varıncaya kadar her kademedeki görevlilerin mal varlıkları araştırılarak dikkati çeken hususlarda gerekli soruşturma ve kovuşturma yapılmalıdır.
4) Belediye meclislerinde görev alacak meclis üyelerinin kültüre profilleri dikkate alınarak her rastlanan meclis ütesi olmaları yasal zorunluluklara dayalı olarak engellenmelidir.
5) Belediyelerde her ayın belli günlerinde halk günleri zorunlu hale getirilerek kamuoyunun kurumsal bağlantıları temin edilmeli, halkın sıkıntılarını giderilmesi ve sorunlarının çözülmesine azami imkân tanınmalıdır.
6) Essen söz konusu uygulamalar, bakanlıkların yerel kuruşları arasında da mutat hale getirilmelidir.
7) Belediyelerin UKOME-ASAT ve benzeri genel müdürlükleri ve kurumları hakkında çok başlılık ortadan kaldırılarak; ana yasamızın kolaylaştırıcılık esasına dayalı olarak vatandaş odaklı hukuksal revizyonlar ön çekilmelidir.
8) Belediyelerde danışmanlık makam ve masaları yeniden gözden geçirilerek, gönüllü danışmanlık masaları oluşturulmak suretiyle kaynakların amaç dışı kullanılması mutlaka dikkate alınmalıdır.
9) Her belediye ve her yerel kuruluş bünyesinde bir idari tasarruf birimi oluşturularak, ilgili birime verilecek bir üst yetkiyle tabandan tavana kadar ihtiyaç duyulan denetmenlik çalışmalarına imkân tanınmalıdır. Tümüyle anlatılanlar çerçevesinde, ihtiyaç halinde Ana yasamızda da değişikliğe gidilerek zaman içinde ihtiyaç duyulan koşullara da bağlı kalınmak suretiyle, sürdürülebilirlik anlayışıyla çalışmalar kalıcı hal getirilmelidir.