
Murat Yıldırım
Berem Yaylası’nda ekolojik yıkım
Birçok bilim çevreleri "3. Dünya Savaşı su savaşıdır" şeklindeki beyanları boşuna değildir. İşte küresel iklim değişiklikleri, sera etkisi, kuraklık vb. doğa hadiseleri korkutucu yüzünü göstermeye başlamıştır.
Bir taraftan doğanın azizliği bir taraftan vahşi sermayenin ve dış güçlerin yerel is birlikçileriyle doğaya olan müdahaleleri sonucu yer altı ve yer üstü su kaynaklarımız hızla yok olmaktadır.
Coğrafyamızda HES gerçeği ve maden arama psikozu, delik deşik edilen coğrafyamızda ortaya çıkan hazin manzara karşısında şaşkınlık içindeyiz. Halkımız çok öfkeli ama güçlülerin yanında cılız düşmekte, çaresizliğe düçar olmaktadır.
GELELİM BEREM YAYLASI’NDAKİ SUYA ODAKLI DOĞA VE EKOLOJİK KATLIAMA
Berem çayı pek meşhurdur. Asırlardan beri adı hikayelere bile konu olmuştur. Son 30-35 yıldan bu yana Berem yaylasında akışını sürdüren Berem deresi kenarında yapılaşma hızla artış göstermiştir. İnsanlar bir taraftan konutlaşırken bir taraftan da evlerinin çevrelerinde geniş alanlarda tarımsal faaliyetler göstermeye başlamışlardır.
Hal böyle olunca insanlar tarafından illegal girişimlerle suyun kaynağına geniş çaplı hortumlar, yerleştirilerek derenin suyu geniş arazi ortamına kanalize edildiğinden derenin suyu kurutulmuştur. Bunun sonucu balık popülasyonu başta olmak üzere tüm su canlıları zarar görürken kuşu kurdu yaban yaşamındaki tüm hayvanlar susuzluğun pençesine terk edilmiştir.
Her ne kadar arazilere kanalize edilen su kaynağı daha aşağılarda dereye sızmakta ise de derenin yukarı kesimlerinde yaratılan suni kuraklık nedeniyle o bölgede ciddi manada bir ekolojik hasar oluşmaktadır.
ÇÖZÜM: Tarım İlçe Müdürlüğü nezdinde duruma ivedilikle el konulmalıdır. Gerekirse memurların fiziki güvenliği için kolluk kuvvetleri korumasında mesai icra edilmelidir. Adi geçen dereden orada yaşayanlara su kullanım hakkı tanınmalı, ancak dereden can suyu eksiltilmemelidir. Her aile bahçesine havuz inşa ettirerek payına düşen su ile havuzunu doldurduktan sonra suyun kaynağına yerleştirdiği hortumu kaldırarak suyun taamının dereye akması sağlanmalıdır. Konu mahalle muhtarlıkları, yerel kuruluşlar ve ihtiyaç halinde
Kolluk kuvvetlerimizce rutin olarak durum takibe alınmalıdır. Söz konusu çalışmalar yapılırken aynı zamanda diğer tüm doğa canlılarının da kaçak avcılar tarafından avlanmaları ve yaban hayatına vermekte oldukları zararların da engellenmesi, ekiplerin çalışma programları dahilinde düşünülmelidir.
O vesileyle kurumlarımız kırsal yaşamda bireylerin, muhtemeldir ki hukuksuz ve illegal eylemde bulunmaları da takip altına alınmalı ve engellenmelidir.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.