1 Mayıs, İşçi Bayramı bugün. Yine alanlarda olacağız. Ve ne yazık ki yine meydanlar, kutlamalara kapalı, yine 1 Mayıs, iki ayrı koldan kutlanacak…

Oysa, 1 Mayıs hepimiz için ortak bir anlam ifade ediyor. Kapitalist sömürüye karşı dayanışma ve mücadele günü…

Demokrasi, insan hakları, onurlu bir yaşam için birliktelik günü…

Sera işçisi, tarım işçisi, fabrika işçisi, belediye işçisi, taşeron işçiler, fabrika işçileri, sokakta çalışan emekçiler, ev içi üretim yapan kadınlarımız, engellilerimiz, özlük hakları olmayan ya da geriye giden emekçiler, çocuk işçilerimiz vs. hepimiz bir arada olmak ve hep bir ağızdan emperyalizme karşı bağırmak zorundayız…

Ama olmadı. Üstelik çok da anlamlı bir birliktelik mesajı verilmişken; vatan ve emek için davet gelmişken…

Neyse diliyorum ki emek mücadelesinde yol alabiliriz…

Yalnız emek için değil, tehlikede olan vatanımız için mücadelede de yol alırız…

Ülkemizde yaklaşık 1 milyon çocuk işçisinin olduğu, bunların yarısının tarım sektöründe çalıştırıldığı, sokakta çalışan ya da çalıştırılan çocuklarımızın eğitim alamadığı, taşeron işçilikle modern köleliğe geçildiği, kadının emek sömürüsünün sürdüğü düşünüldüğünde daha çok ve güçlü mücadele vermemiz gerektiği ortada…

Lütfen bu yıl olmadı ama bari önümüzdeki yıl ortak bir miting yapalım…

Siyasi partiler, sendikalar, dernekler, cemiyetler bir arada olsun…

Sözlerimi 1 Mayıs Marşı ile noktalamadan yaşasın 1 Mayıs…

 ‘’Günlerin bugün getirdiği baskı zulüm ve kandır

Ancak bu böyle gitmez sömürü devam etmez

Yepyeni bir hayat gelir bizde ve her yerde

Bir mayıs, bir mayıs işçinin emekçinin bayramı

Devrimin şanlı yolunda ilerleyen halkların bayramı

Yepyeni bir güneş doğar dağların doruklarından

Mutlu bir hayat filizlenir kavganın ufuklarından

Yurdumun mutlu günleri mutlak gelen gündedir

Bir mayıs, bir mayıs işçinin emekçinin bayramı

Devrimin şanlı yolunda ilerleyen halkların bayramı

Ulusların gürleyen sesi yeri göğü sarsıyor

Halkların nasırlı yumruğu balyoz gibi patlıyor

Devrimin şanlı dalgası dünyamızı kaplıyor

Gün gelir gün gelir zorbalar kalmaz gider

Devrimin şanlı yolunda, kül gibi savrulur gider.’’