Çocukluğumun geçtiği Kepez, artan rantıyla bir çekim merkezi oldu. Ancak çekim merkezi olması sebebiyle bazı mağduriyetlere de gebe…

Antalya’nın en büyük ilçesi, nüfus ve seçmen bakımından…

İmara açılmış rezerve pek çok alanı var…

Altyapı sorunları henüz tamamlanmış değil…

Ama yoğun göç alan ve bu hızda olmasa da cevap vermeye çalışan bir belediyecilik var…

Ancak en büyük sorun siyasi ve ekonomik kaygılarla atılan yanlış adımlar…

Misal otogar…

Mevcutta hizmet etmeye devam eden bir otogarı, yıkıp taşıyacağım. Burası da özel eğitim, özel hastane, konut alanı olsun. Parçalayıp satıp kaynak üreteyim demek bir tercih…

Ama bu tercihte hizmet ömrünü tamamlamamış bir yer yıkmak kamu zararı…

Yanlış finans yönetimi sonrası borç yükü ile karşı karşıya gelmiş idareyi rahatlatmak için arazi boşaltmak, iyi belediyecilik değildir…

İşte geçtiğimiz gün Otogar Taksi Durağı esnafı da bunu doğruladı…

Henüz otogarın hizmet üretmeye devam ettiğini ama ufak tefek düzenlemeler gerektiğini belirtti…

Gelelim Kepezaltı Santral’e…

Baştan beri doğru gitmeyen kentsel dönüşümde hak sahipleri kuralardan dolayı dertli…

Ama turpun büyüğü heybede…

Durun bakalım daha neler olacak…

Önce tapu diyen, sonra kentsel dönüşüme razı olan vatandaşımız dileriz daha büyük pişmanlıklar yaşamaz…

Ama çekincelerimiz maalesef hep haklı çıkıyor…

Burada da yapılacak vatandaşın tapusunu vermekti…

Hak sahipleri ile masaya oturup hak sahiplerini mutlu edecek daha farklı yollar bulmak mümkündü…

Olmadı…

Gaziler’se bambaşka…

Yıllardır ektiği biçtiği, Hazine ya da 2B arazisinde ‘siz işgalcisiniz’ diyorlar…

Oysa yol açan, elektrik veren, yıllardır siyasi meze ile tapu vaat edilen de onlar…

Şimdi tarım topraklarına sanayi yapmaya çalışıyorlar…

Ne diyelim üç yerde de sorun üç yerde de mücadele üç yerde de direniş var…

Çok şükür ki üç yerde de vatandaşın yanında olduk…

Olmaya da devam edeceğiz…

Keşke karar vericiler de bunu yapabilse…