Olimpos’ta sanat “öksüz” kaldı…
Olimpos’ta kültür, sanat ve tanıtım adına çok önemli bir etkinlik var. 2. Olympos Sanat Günleri. Ne var burada? 15 ayrı ülkeden 25 sanatçı var. 25 sanatçı da “bizden”, etti 50 kişi.
Ne mi yapıyorlar? Resim, heykel, seramik ve kaligrafi çalışması ile izlenimlerini, umutlarını, kaygılarını aktarıyorlar, Olympos’u betimliyorlar el birliği ile
. Anadolu Üniversitesi tarafından bu yıl ikinci kez düzenlenen, Kumluca Kaymakamı (idi) Hacer Hançer Baştürk’ün belki de imza attığı, sponsorluğunu üstlenip Olympos esnafı ile el ele verip hayata geçirdiği son kültürel etkinlik oldu bu çalıştay.
Tamamlanamadan açıklanan “haftasonu” kararnamesi ile Antalya’ya Vali Yardımcısı oldu malum. Bu kendisi için “ödül” mü “ceza”mı bilemeyiz. Daha ilçeye ayak basmadan başlayan hareketlenmenin hiç bitmediğini, her “kırsal” da olduğu gibi “taşralı” yaklaşımın Kaymakam hanımı “elinde oynatma” çalışması yaptığını ve başaramadığını biliyoruz da ondan muallakta kaldık. Kumluca ilçe sınırlarına baktığımız zaman kültür değeri tartışılmaz. Sadece Olympos bile bu ilçeyi tartışmasız kılar, çünkü burası “Tanrıların dağı”dır. Yeryüzünün mitolojideki yönetim yeri, kaptan köşküdür.
Sahi bölgede herkesin kendisini “kral” sanması ondan mıdır? Ondan mıdır bitmeyen “ince” hesaplaşmalar. Açılışına tesadüfen katıldığım çalıştay için ilçe kaymakamı oradaydı ama belediye başkanı yoktu. Seçildiği günü bildiğim, yakınen sohbet ettiğim, her ne kadar sonuca ulaşmasa da kültürel etkinlik projeleri konuştuğum Başkan Çetinkaya’yı orada görememek beni şaşırtmadı, sadece üzdü.
Çalıştayın üçüncü günü bir kez daha ziyaret ettim. Nezih bir ortamda, seviyeli bir çalışma temposuyla resimler, heykeller, seramikler üretiliyordu. Bizim bölgenin tanıtımını ve sanata desteği düşünerek hissettiğimiz “öksüzlük” kavramı sanatçıların umurunda görünmüyordu, çünkü “protokole şov” değil, “düşün yoluyla sanat” yapıyorlardı. Elbette onların da kaygıları vardı. Dünyada yaşanan olumsuzlukları önemsiyorlardı. Ama bizim yerel siyasetçiler gibi “koalisyon olursa ben n’olacam” kaygısı yoktu beyinlerinde, dillerinde.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.