
Songül Başkaya
Kimin yanındasınız?
Manavgat’ın Ahmetler Köyü’nde bir doğa harikasının üzerinde inşa edilmek istenen mikro hidroelektrik santrali için köylü ‘HES istemiyoruz’ diye direniyor, yetkililer de bu direnişi anlamamakta direniyor…
Konuyu basın açıklamaları, imza kampanyaları, paneller, ziyaretler aracılığıyla gündemden indirmeyenlere, köylünün direnişine destek olanlara teşekkür ederken, yetkililere de biraz sitem etmek istiyorum…
Başta da Kaymakam Osman Bulgurlu’ya…
Kaymakam Bulgurlu’ya konuyu iletmek üzere köy muhtarları ve köylü tarafından yapılan ziyaret haberi basında ‘Kaymakam’dan köylüye hukuk uyarısı’ şeklinde yer aldı…
Haber ajanslardan gelen habere göre Kaymakam Bulgurlu, muhtar ve köylüye ‘Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin bir hukuk devleti olduğunu’ hatırlatıyor, ‘’Sizden istirhamım kimseyi tedirgin etmeden, HES'in köyünüze yapılmamasına ilişkin her girişiminiz hukuk çerçevesinde olsun’’ diyordu…
Olayı bilmeyip sadece bu haberi okuyan birisinin ilk düşündüğü şey, köylünün hukuk dışı hangi yolları kullandığı olur…
Oysa Ahmetler’de ve pek çok yerde halk hukukun dışına çıkmadığı gibi, hukuki yollardan haklarını arıyor…
Hukuk, mevzuat dinlemeyen köylü değil ki!
Acaba bu uyarıyı Kaymakam Bulgurlu, köylünün üzerine ateş açtıranlara da yaptırdı mı?
Suyuna, toprağına sahip çıkmak için bölgede çadır kuran köylümüze destek olması ve onları dinlemesi gereken Bulgurlu’nun bu tarzdaki konuşmaları doğru olmamıştır…
Hele hele direniş çadırını birkaç gün önce ziyaret eden Bulgurlu, yanındaki heyetle köylüye HES’i kabul ettirmeye çalışıncaya kadar henüz yasal prosedürleri tamamlanmış olan HES konusunu masaya yatırmalıydı...
Olmadı…
Köylü hala demokratik yollardan mücadelesini sürdürüyor…
Dün yine basın açıklaması yapılarak, ‘Kıymayın Ahmetler’e’ çağrısı yapıldı…
Eğitimci Mustafa Koç önderliğindeki açıklamada HES’in bölgeye vereceği zararlara dikkat çekilirken, hükümet kanadından mikro HES’lerin yarattığı tahribata dair yapılan açıklamalara dikkat çekildi…
Bu sesi herkes duymalı…
Kaymakam Bulgurlu’dan Antalya Valisi Sebahattin Öztürk’e ve Ankara’ya kadar…
Amaç gerçekten enerji sorununa çözümse gelin, güneşten elektrik üretelim. Bu konuda çağrı yapan meslek odalarını dinleyelim…
Güneş, rüzgar gibi enerji kaynaklarını niye göremezden geliyor, coğrafyamızın nimetlerinden yararlanmıyoruz…
Mikro HES’lerin şimdiye kadar yarattığı tahribat ortadayken, bu konuda ısrar etmek doğru değil…
Gelin yanlıştan dönelim…
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.