
Songül Başkaya
İsyanlardayım…
İsyanlardayım, bu günlerde. İsyanım, yaşananlara; yaşananları izleyen ‘yetkililere’; adamsendecilik yapan GDO’lu aydınlara; riyakarlara; rantçılara; döneklere…
En çok da kimlere kızıyorum biliyor musunuz? Herşeyi bilen ve geleceği gören ama ‘bana dokunmayan, bin yıl yaşasın’, koltuğumdan olmayım, kazancım kesilmesin, mahkemelik olmayım vs. diyenlere…
Anlayacağınız üzere dün güne gergin başladım. Daha gözümü açmaya fırsat kalmadan, İstanbul’daki çevre katliamı ve rant hırsının müdahaleci anlayışı yansıdı ekranlara…
Türkiye’nin megapol kenti İstanbul’da yeşil alanı yok edip alış veriş merkezi dikmek isteyen anlayışa karşı yüz binler parka yığılmalıyken, olmadı…
Görüntü vermek için gelip gidenler dışında gece nöbetine bir avuç insan kalınca, onlar da polisin, sabaha karşı bibergazlı baskınıyla püskürtülerek, çalışmalara başlandı…
‘İleri demokratik’ ülkemin, ‘çevreci’ yetkililerinin verdiği parkı yıkıp, yok edip AVM yapan anlayışın 3. dünya ülkelerinde olsa da örnekleri vardır. Onlar icat etmedi ya…
Tıpkı diğer tepki çeken uygulamaları gibi…
Durun bitmedi bununla…
İnsan hakları ve özgürlükler konusunda yetkililerin nutuk attığı ülkemde Antalya’da tutuklu çocukların yaşadığı şiddet e ilişkin CHP’li vekillerin hazırladığı rapor çıktı karşıma…
Herkesin bildiği söylenen taciz iddialarının da olduğu rapor, tüylerimi diken diken etti…
Hele Bakan’ın açıklamaları…
“Türkiye’deki cezaevlerinde bu iddialara karşı sıfır toleransla gayret sarf ediyoruz. Geçmişten bu yana, varsa bir sorun, bu sorunu kilimin altına süpürme gibi bir yaklaşımımız olmadı, olmayacak. Sorunlarla yüzleşiyoruz ve her geçen gün ceza infaz kurumlarımızı daha iyi bir noktaya taşıyoruz. Ceza infaz rejiminde de insani iyileştirmeler yapıyoruz”…
İyi denilen nokta buysa, gerisini düşünmeyelim…
Ve daha günü yarılamadan bu kez de bir ileri demokrasi örneği daha yaşadım…
Erken evlilikleri eleştirirken, Peygamberden ve Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’den örnek veren Av. Canan Arın hakkında 5 yıla kadar hapsi istemiyle açılan davanın karar duruşmasına katıldım…
Çok sayıda kadının Arın’a destek olmak için geldiği davanın duruşma salonuna öncelikle kimsenin alınmayacağı açıklandı…
Ardından da tepkiler üzerine kapılar açıldı…
10 Antalyalı erkek avukatın açtığı davada karar, savunmalardan sonra açıkladı. İddianamenin ilgili mevzuatlara göre hazırlanmadığı söylenen davanın sonunda istinat edilen suçların bile oluşmamış olduğu söylense de beraat çıkmadı…
Kamu davasını erteleyen karar sonrası da Arın’a destek için gelen kadınlar adliye önünde açıklama yaptık…
Şimdi haksız mıyım!
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.