Antalya, hızlı ancak sağlıksız büyüyen bir kent.

İç göç hareketinin en yoğun yaşandığı kente son yıllarda yurt dışından da çok sayıda kişi yerleşmek amacıyla gelmeye başladı.

Sağlıksız büyüme ile birlikte sorunlar da artmaya başladı.

Kentin ön önemli sorunlarının başında kuşkusuz ulaşım geliyor.

Antalya Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Çetin Osman Budak’ın da vurguladığı gibi Antalya’da ulaşım tam bir facia..

Ulaşım kaosu her geçen gün büyüyor.

Başlıca nedeni ise araç sayısının her geçen gün artıyor olması..

Türkiye ortalamasında her 5 kişiye bir araç düşerken, Antalya’da 3 kişiye bir motorlu araç düşüyor.

Yani Antalya lastik tekerlekli ulaşım sektörünün gözdesi durumunda.

Kent içi ulaşımda yaşanan sıkıntılara karşılık her gün yüzlerce yeni araç trafiğe Antalya’da..

Yerel yönetimlerin görevleri arasında toplu ulaşım da var.

Yasalar Antalya gibi metropollerde büyükşehir belediyelerini yetkili kılıyor bu konuda.

Sıkıntı da buradan başlıyor.

Antalya’da neredeyse çeyrek asırdır tartışılmasına rağmen ulaşım master planı yapılamadı.

Her yeni yönetim bu işe el attı, sonuna getirmeye zamanı yetmedi..

Başkanlar, pahalı olduğu için de ulaşım master planına çok da sıcak bakmadılar..

Antalya’da sivil toplum kuruluşları ve meslek odaları kentin ulaşım sorununun çözümüne ilişkin çalışmalar yapıyorlar kuşkusuz.

İnşaat Mühendisleri Odası ile Makine Mühendisleri Odası bu konuda öne çıkan meslek kuruluşları.

İnşaat Mühendisleri Odası Antalya Şubesi, “Antalya’nın Ulaşım Sorunları ve Çözümleri’ konulu panelinin ikincisini gerçekleştirdi birkaç gün önce.

Ulaşımda uzman kişiler davetliydi panele..

Görüşlerini ve önerilerini açıkladılar.

Panelistlerden öğrendiğimize göre de Antalya’nın hızlı tren hayali şimdilik yatmış görünüyor..

EXPO 2016 derken, 2023 derken torbadan kara tren çıktı..

Elbette bu konu tartışılacak..

Ancak benim üzerinde durmak istediğim konu Antalya’nın Ulaşım Master Planı’nı yapan ve muhtemelen Büyükşehir Belediye Meclisi’nin Haziran toplantısında sunum yapacak olan Erhan Öncü’nün açıklamaları..

Ulaşım konusunda Türkiye’de sayılı uzmanlardan birisi olan Öncü, Antalya’da kent içi ulaşımın çözümünü metrobüse bağlarken, sözü tramvayı getirip, “ Eskişehir’de tramvay yaptılar, çalışmıyor, 20-25 kişi biniyor, vatandaş tramvayı sevmedi, yavaş çalışıyor, zarar ediyor’ iddiasında bulunmuş..

Erhan Öncü, sanırım bunları kulaktan dolma söylüyor..

Hiç Eskişehir’e gitmemiş olabilir ama tramvayın nasıl çalıştığı konusunda rahatlıkla bilgi sahibi olabilir.

Ben kendisine yardımcı olayım..

Eskişehir’de tramvay 20 saat çalışıyor. Hastane, postane, belediye, valilik, üniversite, çarşı nereye isterseniz kısa sürede ulaşmanız olanaklı. Bilet sorunu yok, bekleme yok, vatandaş evine ve işine giderken tramvayı tercih ediyor.

Gerçek şu ki Türkiye’de lastik tekerlekli araç sektörü holdinglerin tekelinde..

Bu nedenle de raylı sistemi yıllardır öcü gibi gösterme çabası sürüp gidiyor.

Bu konuda uzmanları da kullandıklarını biliyoruz.

Büyükşehir Belediyesi’nin ulaşım danışmanı Erhan Öncü Hoca’yı bu sınıfa sokmak istemeyiz ama tramvay veya raylı sistem yerine metrobüsü önermesi kafamızı karıştırdı..

Anlaşılan Erhan Öncü’nün Eskişehir’deki tramvayın rahatlığından da, İstanbul’daki metrobüs çilesinden de haberi yok..

Madem ki işinin uzmanı ikisini de görüp kararını öyle vermeli..

Raylı sistemi savunurken Antalya’dakini ayrı tutuyorum.

Tamamen dayatma, bilimselliğe uymayan, Eskişehir’deki gibi, Konya’daki gibi hastaneye, postaneye, üniversiteye gitmeyen, esnafın da iflas etmesine neden olan tramvayın kentin kalbine sokulan bir hançer olduğunu bir kez daha vurgulamak gerekli.