Son bir ayda mazota 10 liraya yakın zam zam geldi ve 55 TL’yi zorlamaya başladı. Bu artışın 7 lirası, savaşın başlamasının ardından yapıldı. Zaten ayakta kalma mücadelesi veren ülke ekonomisi, şimdi bir de savaşın dolaylı bedelini ödüyor. Tüm bunlar olurken İran Meclisi’nin Hürmüz Boğazı'nı kapatma kararını onaylamasının ardından gözler petrol fiyatlarına çevrildi. Çünkü Dünya petrol ticaretinin yaklaşık yüzde 25’i buradan geçiyor. Bu gelişme Türkiye’yi daha da olumsuz etkileyecek. Enerji maliyetlerindeki yükseliş tüm sektörlerde üretim maliyetlerini artıracak, fiyatları yukarı çekecek ve bu durum enflasyonu daha da tetikleyecek!

Sevgili okurlar; Hürmüz Boğazı'ndan geçen enerji sevkiyatının sekteye uğramasıyla mazot ve elektrik fiyatları hızla tırmanıyor. 1 ay önce 45 TL olan mazot bugün 55 TL’yi zorlar halde. Savaşın başlamasıyla mazota peşi sıra zam geliyor bu en çok çiftçimizi vuracak. Ayrıca; İsrail-İran savaşıyla birlikte gübre fiyatlarında ciddi artışlar yaşanıyor. Yani savaş artık sadece İsrail-İran arasında değil ; soframızda, pazar tezgahında, tarlada yaşanıyor.

Hürmüz Boğazı Neden Önemli?

Hürmüz Boğazı’nın dünya petrol ticaretinin yaklaşık yüzde 25'inin geçtiği stratejik bir su yolu. Bildiğiniz gibi İran Meclisi, Hürmüz Boğazı'nı kapatma kararını onayladı. Kararın ardından gözler petrol fiyatlarına çevrildi. Peki, dünya petrol ticaretinin önemli bir ayağı olan Hürmüz Boğazı'nın kapanması ticareti nasıl etkileyecek? Bu kararın petrol fiyatlarına etkisi ne olacak? Öncelikle; Hürmüz Boğazı'nın kapanmasıyla tetiklenecek petrol fiyatlarındaki yükseliş, Türkiye'nin enerji faturasını önemli ölçüde artıracak ve bu durum cari açığın derinleşmesine neden olacak.

Sevgili okurlar; Hürmüz Boğazı'nın kapanması durumunda, petrol arzında ani ve önemli bir daralma yaşanacak. Uzmanlara göre; bu durum, kısa vadede petrol fiyatlarını 120-130 dolar seviyelerine taşıyabilir. Zira, piyasalarda oluşan panik ve arz endişesi, spekülatif hareketleri tetikleyerek fiyatları yukarı çekeceğini de unutmamak gerek.

Boğazın kapatılmasının Türkiye ekonomisine etkilerine gelecek olursak; Türkiye, enerji ithalatına bağımlı bir ülke ve petrol fiyatlarındaki artış, cari açığı doğrudan etkiliyor. Hürmüz Boğazı'nın kapanmasıyla tetiklenecek petrol fiyatlarındaki yükseliş, Türkiye'nin enerji faturasını önemli ölçüde artıracak ve bu durum cari açığın derinleşmesine neden olacaktır. Bu durum, Türk lirası üzerinde baskı yaratarak döviz kurlarında yukarı yönlü bir hareketlenmeyi tetikleyebilir. Artan enerji maliyetleri, üretim maliyetlerini yükselterek sanayi sektörünü olumsuz etkileyecek ve rekabet gücünü azaltacak. Petrol fiyatlarındaki artış, enflasyon üzerinde çok yönlü bir baskı yaratacaktır. Akaryakıt fiyatlarındaki artış, ulaştırma maliyetlerini yükselterek nihai ürün ve hizmet fiyatlarına yansıyacak. Enerji maliyetlerindeki yükseliş, tüm sektörlerde üretim maliyetlerini artırarak genel fiyat seviyesini yukarı çekecektir.

Sonuç olarak, Hürmüz Boğazı'nın kapanması gibi bir senaryo, küresel ekonomide domino etkisi yaratacak ve ülkelerin enerji politikalarını yeniden gözden geçirmesine neden olacak. Türkiye gibi enerji ithalatına bağımlı ülkeler için bu durum, ekonomik istikrarı koruma adına ek tedbirler alınmasını gerektirecek.

Sevgi&Saygı