Güven duygusunu kaybettik!

Ama artık güven duygusunu kaybeden insanlar giderek çoğalıyor! Siyasete, adalete, hatta kendimize olan güven duygusunu kaybettirdiler bize. Geleceğe dair umut dolu, güvenli bir yaşama inanmayanlar, başka ülkelerde kendilerine yeni bir şans yaratmaya çalışıyorlar. Haksız da sayılmazlar. Artık ne dostluklara güven var, ne de sevgilere.

“ Güvensiz kalplerimizi karaktersiz insanlara borçluyuz! “ Diyor Charles Bukowski.

Dostoyevski ise;

“ Güvensizliği tek başına inşa etmez insan, tanıdığı herkes biraz yardım eder.” Diyor.

Çok tanıdık geldi değil mi? Yaşadığımız deneyimler, inandığımız insanlar, bazen çok yakınımızdakiler güvenimizi sarstı. Belki de o yüzden, bu toplum, artık birbirine güven duygusunu kaybetti. Mutsuz olduk.

Dünyanın en mutlu ülkesi ünvanını uzun süredir koruyan Finlandiya’ daki insanların bu denli mutlu olmasının nedenini biliyor musunuz?

Finlandiya’lı filozof ve psikolog Frank Martela’nın bu konuyla ilgili söyledikleri ilginizi çekebilir. O Finlilerin mutluluğunu şöyle açıklıyor:

1_ Kendimizi komşularımızla kıyaslamıyoruz.

2_ Doğanın faydalarını göz ardı etmiyoruz.

3_ Toplumdaki güven çemberini bozmuyoruz.

Evet, Fin halkı, birbirine güveniyor ve dürüstlüğe çok fazla değer veriyormuş. Ne güzel değil mi?

4_ Ve son olarak da eğitim sistemi de bu mutlulukta büyük rol oynuyormuş. Okul sistemi, evrensel sağlık sistemi bütün toplum için adil ve fırsatlarla doluymuş.

E mutlu olmasınlar da ne yapsınlar? Güven duygusu, toplumdaki insanları bir araya getiren en önemli duygudur. O bir kez kayboldu mu,

toplumu birbirine bağlayan bağlar da kopar.

“ Güven bir ayna gibidir. Bir kez kırıldı mı hep çizik gösterir.” Diyen Eliot haklı. Çünkü bu kırıklığı çok fazla yaşayan birine, yeniden güven vermek, bazen olanaksızdır. Hatta boşuna bir uğraştır.

Can Yücel diyor ki:

“ Bir insana zorla sevdirmezsin kendini, bana güven diyemezsin. O bunu hissetmiyorsa, tek bir söz söyleyebilirsin “ sen bilirsin”.

Sevgi kadar önemli “güven duygusu”nu hiç kaybetmemeniz dileğiyle…

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Aysel Bereke Arşivi

Olağanüstü gündemlerden yorulduk!

04 Eylül 2025 Perşembe 11:04

30 Ağustos Zafer Bayramı

31 Ağustos 2025 Pazar 14:47

“Eski Türkiye” neden özleniyor?

28 Ağustos 2025 Perşembe 10:57

Yoksulluk en çok çocukları vuruyor!

25 Ağustos 2025 Pazartesi 10:54

Siyasetin tanımını değiştirdiler!

21 Ağustos 2025 Perşembe 11:12

Döneklik zor şey!

18 Ağustos 2025 Pazartesi 10:59

Bindik bir alamete…

14 Ağustos 2025 Perşembe 15:47

Sahtekarlık ve usulsüzlük diz boyu!

11 Ağustos 2025 Pazartesi 15:24

Masa da ne var?

07 Ağustos 2025 Perşembe 12:57

Dostları arkadaşları olmalı insanın

04 Ağustos 2025 Pazartesi 11:27