Bugün Türk Kadınına Seçme ve Seçilme Hakkı Verilişinin 82. Yıldönümü. Sevinmeli miyim, üzülmeli miyim bilemiyorum doğrusu. Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün dünyanın gelişmiş ülkelerinden önce bizlere tanıdığı bu haktan dolayı kendisine minnettarız…
Seçilmiş, iş ve siyaset dünyasında, mesleğinde yer edinmiş bir kadın olarak gururluyum, mutluyum…
Ama Türk kadının Milli Mücadele’de de hak ettiğini fazlasıyla gösterdiği bu hakkın ileriye gitmesi gereken ülkemizde, durumun Cumhuriyet tarihinden daha kötü noktalara geliyor olması üzücü…
Ne diyordu Başkomutanımız, Türkiye Cumhuriyeti’nin Kurucusu Mustafa Kemal Atatürk; Dünyada her şey kadının eseridir…
Peki gelin görün bugünkü durum nedir…
İnsan hakları anlamında da durumun vahim olduğu ülkemizde Türk kadınımızın, Ortadoğu ülkelerindeki gibi geriye gidişini üzülerek izliyoruz…
Hala kız çocukları eğitimden mahrum…
Erken yaşta evlendirilerek, gelin ediliyorlar…
Resmi nikahı olmayan kadın sayısı azımsanmayacak kadar çok…
Çok eşlilik sürüyor…
Kızlarımız, devletin barınma olanağı sunamaması ya da gerekli denetimleri yapamaması nedeniyle taciz, tecavüz mağduru…
Bu çağda tecavüze uğrayan kızlarımızı, tecavüzcüsüyle evlendirerek, hapisteki tecavüzcüleri dışarı çıkarmaya çalışanlar var…
Ne töre cinayeti ne kadına yönelik şiddet bitti…
Ekonomik ve sosyal yaşamda da kadının adı yok…
Kadın hak ettiği makam ve mevkiye ‘cinsiyeti’ ve ataerkil bakış nedeniyle gelemiyor…
Emeği sömürülüyor…
Sonuç siyasette de bürokraside de kadın temsili düşük…
Kadın vali, kaymakam, milletvekili, belediye başkanı, genel sekreter, daire başkanı vs bir elin parmaklarını geçmiyor…
Türkiye’nin en aydın kentlerinden Antalya’da da durum bu…
Ama her nasılsa birileri ‘Kadın Dostu’ ödülü alabiliyor…
Ne diyeyim eşitsizliklerin kalktığı günler diliyorum…
Tüm insanlar için…
Ve hak edenin hak ettiği yere geldiği…
Tabii bir kadın olarak kadının yaşamın her alanında eşitliği yakalamasını diliyorum…
Tüm mücadelem bunun için…
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.