
Songül Başkaya
Duyun artık üreticiyi…
Sık sık üreticinin sıkıntılarını dile getirerek, yetkililerin üreticinin sesini duyması için yaptığımız çağrılar dikkate alınmasa da biz görevimizi yapmaya devam edelim…
Kısa aralıklarla son dönemde birkaç kez sütte ithalatın ayak sesleri anlamına gelen bazı gelişmelere dikkati çekmiştim…
Çiğ süt fiyatlarında Ulusal Süt Konseyi’nin belirlediği fiyatların altında alımlar yapıldığını, sanayicinin üreticiyi girdi maliyetlerinin altında süt satmaya mahkum ettiğini ve artık bıçağın kemiğe dayandığını okuyup araştırdığım, gördüğüm duyduğum kadarıyla yazdım…
Üreticinin artık hayvanlarını kesme noktasına geldiği aslında hepimizin malumu. Az çok köye giden ya da gelenlerle sohbet ettiğinizde de duyuyorsunuz aynı şeyleri…
Yemden samana, benzinden ilaca kadar her şey ateş pahasıyken, üretici hep yok fiyattan ürününü satmak zorunda bırakılıyor…
Yetkililer, üreticinin sesini duyacağına genelde sanayicinin sesini duyuyor…
Ülkemizdeki destek sistemini anlamak mümkün değil. Üretmeme anlayışına endeksli bir destekleme olur mu? Demek ki oluyormuş…
Ha, şimdi günahlarını almayalım. Tarım ve hayvancılıkla uğraşan köylüye destek yok ama sanayicilere var…
İşte süt örneğinde yaşanıyor. Çiğ süt fiyatlarının belirlenmesine yakın, masaya oturacak sanayici anlaşmalı süt almama taktiğiyle üreticiyi yine köşeye sıkıştırdı…
Sütün arz fazlalığı nedeniyle fiyatını aşağı çekmeye çalışan sanayiciye ise destek sonuna kadar verildi. Hakkını yemeyelim Ulusal Süt Konseyi’nde de fiyatı aşağı çekme girişimi yapıldı…
İçerde üreticinin elinde çiğ süt varken, sanayicinin süt tozu ithal etmesi için ortam hazırlandı…
Şimdi AB’ye ihracat için çalışmalar yapılmış. 6 firma ihracat için onay almış. Aslında ülke ekonomisi açısından çok sevindirici bir gelişme. Ancak üreticiye yine faydası yok…
Çünkü zaten dışardan süt tozu ithalatı yapılarak, sanayicinin sorunu çözülüyor. DİR adındaki sistemle ithal edilen süt tozu işlenip satılıyor…
Sanıyorum bu ihracat yapacak firmaların çoğu da bu yolu kullanacak…
Öyle olmasa bile yakında süt besicisi bulunamayacak. Kimse ürününü değerinin altında satmak istemez. İstemiyor da…
Bu noktada unutulmaması gereken şey; üretici ayağa kalkarsa, sanayici ayağa kalkar…
Yoksa zaten var olan ve çoktan başlamış olan süt ithalatında, iç tüketim ihtiyacını karşılamak için bile dışarıya mahkum oluruz…
Hayvancılığın geleceğini AB pazarı olarak görenlere duyurulur. Önce üreticinizi ayağa kaldırın…
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.