Songül Başkaya

Songül Başkaya

Basın özgürlüğü…

Basının yasama, yürütme ve yargıdan sonra 4’üncü erk olduğunu söylerken ve ‘Basın özgür’ derken, bir de fiiliyattaki duruma göz atmak gerekir…

Durum tespiti yapmak için iktidarın söylemlerine, akredite edilmeyen kurum ve kuruluşlara, açılan davalara, suç duyurularına, hapisteki gazeteci sayılarına bakabiliriz…

Bunlara bakınca da basının özgür olduğunu söylemek maalesef mümkün değil. Onlarca gazeteci hapiste, üstelik de suçlarını bile bilmeden aylarca özgürlükleri kısıtlandı, tecrit edildi…

Haklarında açılan dava sayıları ise binlerce…

Daha pek çok şeyle özgür müyüz, değil miyize cevap verebiliriz…

Ancak son açıklanan rapor durumu en iyi şekilde özetliyor…

Gazetecileri Koruma Komitesi (CPJ),  ‘Basın Özgürlüğü Krizi: Gazetecilerin Hapsedildiği ve Muhalefetin Suç Sayıldığı Karanlık Günler’ başlıklı bir rapor yayımladı…

Basın özgürlüğünün kriz düzeyine ulaştığı belirtilen rapor, vahim tabloyu özetliyor. Cezai kovuşturmalar, hapsedilmeler, hükümetin baskı yöntemleri vs ayrıntılı bir şekilde anlatılıyor…

Türkiye’de 76 gazetecinin demir parmaklıklar ardında olduğu, bunlardan da en az 61’inin doğrudan gazetecilik faaliyetleri ile ilgili olarak hapis cezasına çarptırıldığı belirtiliyor…

Hükümetin darbecilerden çok muhalif gazetecileri cezalandırma niyeti olduğu kaydediliyor…

Türkiye’de hapisteki gazetecilerin sayısının İran, Eritre ve Çin gibi baskıcı ülkelerden daha fazla olduğu vurgulanıyor…

Oysa Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nda  ‘Basın hürdür, sansür edilemez’ deniliyor…

Hükümet kanadı ‘Basın özgür’ diyor…

Ve birçok meslek örgütü de yaşananlara rağmen sessizliğini koruyor…

Oysa basının özgür olmadığı bir ülkede, demokrasiden bahsedilemez. Ama biz ‘ileri demokrasiden’ bahsediyoruz…

Peki ne olacak?

Bir kere yapılması gereken gazeteci örgütlerinin, yaşananlara ortak tepki göstermesidir. Her ilde gazeteciler platformlar kurarak, yaşananlara tepki göstermeliler…

Bunun çeşitli yöntemleri vardır. Basın açıklamaları, protestolar vs…

Ve bununla birlikte bağlı oldukları üst kurumlara basın özgürlüğü konusunda çalışma yapmaları, tepki göstermeleri için baskı yapmaları gerekli…

Bu olur mu? Şimdilik zor gibi görünüyor…

Ama mutlaka olmalı…

Yoksa daha vahim günler bizleri bekliyor…

İlgililere duyurulur…

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Songül Başkaya Arşivi

Plancia Magna ağlıyor!

17 Ağustos 2025 Pazar 19:10

Tutuklu başkanlar ve Muhittin Böcek…

03 Ağustos 2025 Pazar 17:49

Müze otelcilik meselesi…

16 Temmuz 2025 Çarşamba 16:34

Güle güle güzel insan; Gürkut Acar

14 Temmuz 2025 Pazartesi 17:26

Yerele ve Ankara’ya rağmen…

17 Haziran 2025 Salı 17:44

Konyaaltı ve 67 işçi meselesi…

26 Mayıs 2025 Pazartesi 19:43

Bayramımız ve yaşımız kutlu olsun

19 Mayıs 2025 Pazartesi 00:00

TÜKD kale gibi!

12 Mayıs 2025 Pazartesi 16:16

Tonguç Antalyalılara seslendi…

04 Mayıs 2025 Pazar 18:48

Konu Sadece Müze mi?

27 Nisan 2025 Pazar 16:39