Mustafa Kemal Atatürk’ün ve düşünce arkadaşlarının kurduğu Türkiye Cumhuriyeti’ni 11 yılda oldukça dönüştürmeye çalıştılar. Laik Türkiye Cumhuriyeti’nin ve kurumlarının temellerine dinamit koydular…

Son adım da “Yeni Anayasa”…

Türk milletinin, Anayasa’dan çıkarılmaya çalışılmasını Türkiye Cumhuriyeti’nin sonu olarak yorumlayanlar, komplo teorisyeni değil. Onlar yaşanacakları söylüyorlar. Kaldı ki kimse de saklamıyor, Türkiye Cumhuriyeti’ni ve laik sistemi dönüştüreceklerini…

Yıllardır söylediler, açık açık…

Kimileri inanmak istemedi, kimileri duymazdan geldi. Kimileri de ihtimal vermedi…

Ama adım adım geldiler, bugünlere...

Şimdi son adım Atatürk’ü Cumhuriyet’i silmek…

Buraya kadar geldiler ama başaramayacaklar…

İşgal altındaki beyinlere rağmen başaramayacaklar…

İhanet içindeki sözde ‘aydınlara’ rağmen başaramayacaklar…

Varsayalım ki başardılar. Eminim ki bu Türk milleti, o Anayasa’yı tekrar düzenleyecektir…

90 yıldır Türkiye Cumhuriyeti’nin üzerinde oynanan oyun ve entrikalar nasıl hep başarısız olmuşsa bunlar da amaçlarına ulaşamayacaklar…

Zamanında Vahdettin nasıl gittiyse, ihanet içindekiler de gidecektir…

Türk milleti, bu zamana kadar çeşitli enstrümanlarla uyutulmuş olabilir. Ancak millet uyanmaya başladı…

“Yeni Anayasa” adı altında kuldan vatandaş yaratan Cumhuriyet’in yok edilmeye çalışıldığını görüyor…

Bugüne kadar yüzde 60’ı değiştirilmiş 12 Eylül Anayasası’nı “darbe Anayasası” olarak göstermeye çalışarak, rejimi değiştirmeye çalışan taşeronların ve senaristin niyetini millet biliyor…

Işıklar içinde uyusun üstadımız Uğur Mumcu’nun bir söyleşinde de dediği gibi Tük milleti affetmez…

Bu söyleşiden ufak ama önemli bir bölüm: “Hangi iktidar din sömürüsüne dayanmış, mutlaka yıkılmıştır. CHP iktidarı, 1949 yılında din derslerini kabul etti. Yıkıldı, kurtaramadı bu ödün. Demokrat Parti, 1957’de Said-i Nursi’nin cüppesini bayrak yaptı. Ne oldu? Yıkıldı. Süleyman Demirel, 1960’ların ortasında Nurcuların, tarikatların, Süleymancıların sakallarını okşadı. Ne oldu? Yıkıldı. Hac seferleri düzenleyen ANAP ne oldu, yüzde 20’ye indi. Halka güvenmek gerekiyor. Her kim ki din sömürüsünü kullanır, bir süre yararlı olur belki, ama sonunda mutlaka seçim sandığında yenilgiye uğrar. Halk affetmiyor, din sömürüsünü affetmiyor halk. Bu son derece önemli bir sonuç, olgu ve gerçektir.”…