Gezi Parkı’ndaki demokratik haklarını kullanan vatandaşlara yapılan kötü muamele sonucu başlayan direniş devam ediyor…

Aslında uyutulan, baskılanan halkın dirilişi anlamına da gelen harekette gün geçtikçe olaylara müdahale biçimi de sertleşiyor…

Başbakan’ın kullandığı tehditkar üslup sonrası daha da güçlenen harekete karşı, maalesef sert müdahaleler yapılıyor…

Şimdiye kadar kaç can kaybedildi, kaç kişi yaralandı, kaç kişi yaşam savaşı veriyor, kaç kişi sakat kaldı!

Halkı bu kadar cepheleştirmeye, halkla polisi bu kadar karşı karşıya getirmeye ne gerek var…

İnsanları, devletin polisinden soğutmaya kimin, ne hakkı var ki…

Bugün avukat, doktor, mühendis, öğretmen, işçi, emekli, öğrenci herkes sokakta…

Hatta vekiller de sokakta, meydanlarda…

Ama onlara da var biber gazı, portakal gazı, cop, tazyikli su vs…

Bu yöntemlerin insan hakları ve demokrasiye ne kadar aykırı olduğu ortadayken, maalesef eyleme katılan herkes aynı muameleye maruz kalıyor…

Hatta eyleme destek veren gönüllü doktorlara hepimizi üzen muamele yapılıyor…

Eyleme destek veren sanatçılar, hedef tahtasına koyuluyor…

Hala hoşgörü gelmedi…

Hala iktidarın, herkesi kucaklayacağına dair bir inanış sağlanamadı…

Çünkü belli yaşam kalıplarını zorlamaya dönük adımlar devam ediyor…

İşte en son alkol satışındaki ve tüketimindeki kısıtlamalar…

Bu olaylar sürerken kanun yasalaştı, yürürlükte. Yarın bir gün Antalya’da da uygulamaya geçmeyeceğine dair bir garanti yok…

Gezi Parkı’na karşı misillime mitingler başladı…

Meydanları zorla boşaltma girişimi var…

Ama Türkiye direniyor, Antalya direniyor…

Tabii Başbakan ve hükümet de direniyor…

Halk hareketi karşısındaki anlamamazlıktan gelen tavırları sürüyor…

Korkarım ki sokakları daha kötü günler bekliyor…

Tıpkı Antalya Vekilimiz Gürkut Acar’ın Başbakan’a çekmek istediği iletilmek istemeyen telgrafta da belirtildiği gibi…

 “Sayın Başbakan, Türk halkına dayatmak istediğiniz yaşam tarzı kabul edilemez niteliktedir. Laiklik ilkesine aykırı tutumunuz anayasal suçtur. Dayattığınız yaşam tarzına itiraz tüm Türkiye’deki yurttaşları Taksim Gezi Parkı’nda simgeleyen gençlere müdahalede bulunacağınıza ilişkin açıklamanızın ardından polis müdahaleye başlamıştır. Akacak her damla kan üzerinize bulaşacaktır.  Bu andan itibaren ölecek her kişiden şahsen sorumlu olacağınızı hatırlatırım”…