Antalya’nın meşhur yağmurları başladı. Sanki gökten TOMA’lar taarruza geçti. Öyle ki yollar, arabalar, ev ve işyerleri su doldu. Çok şükür ki can kaybı olmadı…

Yerel yönetimler dört koldan seferber olup, kentte ihbarları değerlendirdi. Su baskınlarına müdahale etti. İnsanlara sıcak çorba ve kıyafet ulaştırdı…

Bu konuda yağmurluğu giyip, ayaklarında çizmeleriyle sahaya inen tüm belediye başkanlarına, personele ve yardımsevere teşekkürler…

Ancak bir rahatsızlığı da söylemeden geçemeyeceğim…

Geçtiğimiz Ekim ayında Manavgat’ta metrekareye 300 kilogramın üzerinde yağış düşmesi sonucu yaşanan sel felaketinde “belediyenin sel yatağını yapılaştırdığı yönünde suçlamalar yapan, altyapı konusunda daha önce MATAB’ın yaptığı çalışmaları aşağılayan” Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel, burada da siyaset yapmayı ihmal etmedi…

Neymiş İstanbul’da can kayıplarının yaşandığı selde metrekareye 45 kilogram yağış düşmüş, burada neredeyse 4 katı…

Kaş yapayım derken göz çıkardığının farkında bile değil…

Bahsettiği kentte kendi partisinin iktidar olduğunu unuttu sanıyorum. Ya da Manavgat’ta yaşanan afette metrekareye düşen yağışı bilmiyor….

Veya ‘can kaybı yok ya maddi hasarın önemi yok’ diyor da olabilir. Ama vatandaş için maddiyat da önemli…

Vatandaşın birkaç milyonun üzerinde kaybı olduğunu zannediyorum…

Depolarda yaşanan kayıplar daha da fazla olabilir…

Ama sadece ev ve arabaların uğradığı zarar bile çok büyük…

Gelelim kaş yaparken göz çıkaran Başkan’ın açıklamalarının devamına…

“İlk belediye başkanlığı döneminde 2004-2009 yılları arasında yapılan 80 kilometrelik yağmur suyu kanalları sayesinde ana arterler, bulvarlar ve yer altı kavşaklarında su birikmesi olmamış”…

Tabii doğru ya yağmursuyu drenajının miladı Türel’le başladı, ondan önce de sonra da kimse çalışmadı…

Gelmiş geçmiş tüm belediye başkanları ve belediye emekçilerinin çalışmalarını görmezden gelmeye ne denir, onu da size burakıyorum…

Evet, şükürler olsun can kaybı yok…

Evet, hepimize geçmiş olsun…

Ama lütfen laf cambazlığıyla günü kurtarmaya çalışmak yerine, vatandaşın yarasını sarın…