Biz utandık, biz kenetlendik, biz seferber olduk. Birileri ise siyasetini yaptı adeta. Bilim insanı demeye utanıyorum çıktı, “Deprem değil, Allah öldürür” dedi…
Allah da seni bildiği gibi yapsın…
Yangın da deprem de sel de afet. Afetteki kaybın az olması için ne yaptığımıza bakmalıyız. Ne kadar hazırlıklı olduğumuza, hatalarımıza vs…
Uzmanlar yıllardır uyarırken bir adım yol almayanların hatası yok mu? “Allah’tan geldi. Kader” deyip geçebilir miyiz? Hadi bunu siyasiler dedi. Bilim insanına bu sözler yakışır mı?
Binlerce yurttaş öldü. Binlercesi göçük altında…
Depremden kurtulup soğuktan donanlar var…
Elbette 10 ili etkileyen büyük bir depremle karşı karşıyayız. Ama bu kadar yıkım sadece depreme bağlanabilir mi?
Deprem için ne yaptık…
Hem merkezi idare hem yerel yönetimler el ele verip biran önce eksikleri tamamlamalıyken hala ortada bir deprem planı yok…
Yapı envanterleri çıkmamış…
Kentsel dönüşüm rantsal dönüşüme dönmüş…
Güvenli ve sağlıklı yapılar inşa etmeyi ne biz becerebildik ne devlet becerebilmiş…
Yeni yapılan şehir hastaneleri yıkılıyor…
Kamu binalarında hasar büyük…
Şimdi evet yaraları saracağız. Gün bir olma günü ama bunları ne zaman konuşup çözeceğiz…
Asıl şimdi sorgulama zamanı…
Ve ivedilikle adım atma zamanı. Devletimiz büyük, yurttaşımız büyük ama acımız da çok büyük. Bu yaraları sarmak çok kolay olmayacak…
Herkes seferber…
Belediyelerimiz yurdun dört bir yanından deprem bölgesine gitti…
OHAL ilan edildi…
Ve milli yas…
Kurumlar yardım ağı oluşturdu. Bir gönül köprüsü kuruldu…
Dayanışma ağları her dakika büyüyor ama kayıp haberleri de artıyor…
Keşke ders alabilseydik geçmiş depremlerden…
Keşke önce insan diyebilseydik…
Ve keşke böyle yıkılmasaydık…
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.