Adalet hepimize lazım. Anayasal ve uluslararası sözleşmelerden demokratik haklarımızı kullanamıyoruz ama maalesef. Kullanan var mı, var. Toplumun geneli ise bu haklardan yararlanamıyor…

Açık bir cezaevi gibiyiz diyorlar ya öyle. Hatta gibisi fazla. En demokratik haklarımız güvenlik adıyla engelleniyor. Basın açıklamaları, yürüyüş vs yasak…

Hatta 6 Mart’ta Ata’nın gelişinin kutlandığı günde ‘konuşma’ yasak…

Yarın 8 Mart’ta da yasaklara hazırlıklıyız…

Konuşma, oturma, kalkma, onu giyme, kırmızı ruj sürme, gülme vs derken işi ‘yaşama’ya kadar getirdik nasılsa…

Ölen kadınların anısına hak haykırışı yapılacak ve insan odaklı hayata bakamayan zihniyete dur denilecek yürüyüş de yasaklanır mı yasaklanır…

Tabii tamamen güvenlik gerekçesiyle…

Gazeteci tutuklu…

Tren kazasında mağdur yakınları hak aradıkları için gözaltında…

Mecliste vekiller kıskaç altında…

Sokakta özgür değiliz…

8 Mart’ta bile haklarımız kullandırılmıyor…

Ve biz adaletten bahsediyoruz. Haktan, hukuktan bahsediyoruz…

Güleriz, ağlanacak halimize…

Gelin bu kez bir değişiklik yapalım…

Yasakları kaldıralım…

Bırakın yürüsün kadınlar…

Yürüyelim…

Bırakın bizden zarar gelmez…

Konuşan, yazan, çizenden, sokağa çıkandan korkmayın…

Gelin aydınlık ve yaşam mücadelesinde destek olmasanız da köstek olmayın…

Yaşasın kadın…

Yaşasın özgürlük mücadelemiz…