Ülkemin içinden geçtiği karanlık tabloya, yerel yönetimlere yapılan baskıya, hizmetin engellenmesine, siyaset uğruna ilkelerden ödün verilmesine, en yüce değer emeğe saygı gösterilmemesine, Cumhuriyet ve kazanımlarının al aşağı edilmek istenmesine, kadının köleleştirilmesine, siyasette kadın üzerinden rant sağlanmasına, sanal konularla gündemin değiştirilmesine üzgünüm…

Üzgünüm, koltuk uğruna verilen savaşların, emeklerin, mücadelenin ülkenin aydınlanması uğruna verilmemesine…

Çalışanın takdir edilmemesine üzgünüm…

Engellinin, yaşlının, kadının korunmaya muhtaç, aciz gibi gösterilerek, onlar üzerinden siyasi rant sağlanmasına üzgünüm…

Sokakta yaşayanların ve çalışanların sorunlarına dokunulmamasına üzgünüm…

Ve üzgünüm Atatürk ve O’nun silah arkadaşlarının, halkla verdiği mücadele sonucu elde edilen bağımsızlığımıza, o sayede kurulan Türkiye Cumhuriyeti’ne sahip çıkılmayışına, onlar sayesinde bugün rahat yaşam süren ve yönetim kadrolarına ulaşanların, halka zulmetmesine…

Ve üzgünüm demokrasinin adım adım katledilmesine…

İşte dün 1 gecede çıkarılan bir yasayla 30 Mart seçimleriyle kapatılacak olan Antalya İl Genel Meclisi’nin son bütçe döneminin törenini yaptık…

Buruk bir törendi, herkes için…

Yıllardır Antalya İl Özel İdaresi’nin yönetim ve hizmet kadrolarında yer alanların yüzünde gördüm, o burukluğu…

Genel sekreterin, tek kadın Daire Başkanı Filiz Atay’ın, bürokratların, emekçilerin hüznünü hissettim…

Çünkü ben de üzüldüm…

Muratpaşa İlçesi’nde seçilen ilk ve tek kadın, meclisin en genç üyesi olarak 4,5 yıldır hizmet verdiğim idarenin ve meclisinin kapatılması beni hüzünlendirdi…

Görevim bittiği için değil, kurum tasfiye olduğu için üzüldüm…

Yerel yönetimlerin tırpanlamasına üzüldüm…

Evet, üzgünüm…

30 Mart’tan itibaren eyalete gidişte bir adım olan bütünşehirle birlikte köyleri, belde belediyeleri kapatıyoruz…

 Sadece il özel idaresi ve il genel meclisi değil, yüzlerce yapılanma 30 Mart’la tarih olacak…

Merkeziyetçiliği artıran, halkla yönetim arasında uçurumu artıran bu sistemle yaşanması muhtemel sıkıntıları tahmin ettiğim için üzgünüm…

Ama sanmasınlar güçsüzüz…

Öyle güçlüyüm ve öyle çok güçlüyüz ki; yaşanan tüm olumsuzluklara rağmen hizmet üretmeye, doğru ve haklı savaşımızı vermeye, karanlığı yarmaya devam edeceğiz…

Çünkü Türküz, doğruyuz, çalışkanız!