Toplum değişir ve dönüşür iken, siyasiler cambaza bakıyorlardı



--İnsanoğlu doğası gereği, değişim ve dönüşüme açıktır. Öyle olmasaydı, taş ve sopa ile avlanmayı öğrendikten sonra, niçin ok ve yayı keşfetmek için yıllarını verecek idi. Dahası, hem tüfeği icat edip hem de "tüfek icat oldu, mertlik bozuldu diye" türkü söylemesi neyin nesi olacaktı.
--Sosyal ve siyasal yaşamın değişim ve dönüşüme açık olduğunu, yerinde sayanların fark etmeleri ile olanaksızdır.
 
--Türk toplumu, ister etnik ulus olarak, ister uluslaştırılan şekli olarak değişimlere açık toplumdur. Bunun en güzel örneği, İslam’ın en ilerici, çağdaş mezhepleri bu toprakların inancını belirlemişlerdir. İmam Maturidi anlayışında ki Hanefi mezhebi ile Alevilik inanç anlayışı bunun en güzel örnekleridir.
--Sosyal yaşam biçimi ise, Büyük Atatürk'ün gösterdiği yol olan, çağdaş uygarlık düzeyinin üstüdür. Bu ne Avrupa’yı örnek almak ne de ABD'yi örnek almak anlamındadır. "İlim Çin'de ise de gidip alınız" anlayışı böyle bir anlayıştır.
--Bu gün 21'inci Yüzyılın ilk çeyreğini yaşadığımız bu günler, feodal kırsal bir toplumdan, uydu kentlerde yaşayan insanlar topluluğu olduk çıktık. Çarpık kentleşme, yağma, talan ve çevreyi mahvetme pahasına da olsa, gelinen nokta budur..
--Üniversitelerimiz ve sosyal bilim ve bölümlerimiz YÖK , YÖNETİM ve SİYASİLERE yağ yakma derdinde, farkında olması gerekenler farkında değil ama, toplum sosyal ve siyasi olarak DEĞİŞMİŞ ve DÖNÜŞMÜŞTÜR!..
 
--Köyden, kasabadan göçü teşvik ederek getirilen ve şehirlerin kenar semtleri ve TOKİ'lere yerleştirilen insanlardaki değişim ve dönüşümü, birçok kişi ilk olarak, CUMHURBAŞKANLIĞI HÜKÜMET SİSTEMİ Halk Oylamasında fark etti.
--Sosyal bilimciler, araştırmacılar ve siyasetçilerin hep bir ön kabulü vardı. Neymiş efendim bu toplumun "%35'i sol ve sola yatkın, geri %65'i de sağ ve sağa yatkın" kişilerden oluşur ve siyasi tercihlerini yaparlar.
 
--Bu Halk Oylamasında görüldü ki, bunu düşünenler sonuçlara bakar iken, halk "atı alıp Üsküdar'a varanlara" dedi ki, "geçti borun pazarı, sür eşeğini Niğde'ye!.."
 
--Kırsalın inançlı şehirlisi, birden kendisini yok sayanlara, "hooppp!.., biz her şeyi ile buradayız!.." deyi verdi.
 
--Türbanlı kızların, daracık giysiler içinde ki değişim ve isyanını ne toplum, ne de siyasiler anlamadı. Sadece akıllarda kalan park ve sokaklarda sevgilileri ile öpüşmeleri kaldı. Ta ki, bu Halk Oylamasına kadar!..

--Artık herkes gibi SİYASET için de hiçbir şey eskisi gibi olamayacak. 
--Pişti oyunu kartları gibi, karışan ve dönüşen toplumu ve siyaseti, yeniden analiz etmek gerekecek.
--Hiç kimse sessiz sedasız geçen GEZİ'den ders almışa benzemiyor. Oysa, olayların içindekiler ile, yakından izleyenler gördüler ki, GEZİ, İSTANBUL TOPÇU KIŞLASINDA DA, TAŞRANIN SOKAKLARINDA DA bir Halk isyanı idi.

--16.Nisan. Halk Oylamasında olduğu gibi. 
--16.Nisan, "evet"e hayır, "hayır"a evet diyenlerin günü idi ama,
 
İLAHLAR BU TOPLUMU BİR KEZ DAHA KURBAN İSTEDİ!..
Ama bu son kurbanlığı.
 
Farkında olun da!..

 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
İbrahim Uysal Arşivi

Ninemden guguk kuşu öyküsü

09 Ağustos 2025 Cumartesi 10:04

SÖZÜN DE BİTTİĞİ YER OLUR MU?

02 Ağustos 2025 Cumartesi 11:24

PLANLAMA- PLAN LAMA- PLAN- LA- MA

01 Ağustos 2025 Cuma 11:51

GÜRKUT ACAR'I TANIMAK

14 Temmuz 2025 Pazartesi 21:04

SORUN, SORUN OLUR MU YARATILIR MI?

02 Temmuz 2025 Çarşamba 10:48

HER ÖLÜM ÖLÜM MÜDÜR?

02 Temmuz 2025 Çarşamba 10:11

DOLANI DOLANI GELİYOR DA UYUYORUZ

01 Temmuz 2025 Salı 17:59