
İbrahim Akkaya
Tesettür plajı hayırlara vesile olsun !
Şiddetle karşı çıkanlar oldu.
“Antalya gibi bir kente yakışır mı ?” diyenler çoğunluktaydı.
‘Turizmin başkentine yakışır mı ?” yorumunu da ağırlıklı olarak turizmciler yapmıştı.
Kadın derneklerinin tepkisi ise isyana dönüşmüştü.
‘Turistlere nasıl anlatırız ?” düşüncesinde olanların sayısı da bir hayli fazlaydı.
Elbette tersini düşünenler de vardı.
‘Olur mu böyle şey” diyerek bıyık altından gülenler olduğu gibi, şiddetle yalanlama yolunu seçenler de bulunuyordu.
Besleme basın ise AKP’yi cici görünmek adına dikkatleri başka yöne çekme çabasına girmişti.
Her şey bir yana Antalya’da tesettür plajı yapılıyor.
Büyük bir olasılıkla da Ramazan Bayramı öncesinde hizmete açılacak.
Sarısu Mesire Alanı’nda yapımı süren ve AKP’li Antalya Büyükşehir Belediyesi’nin ‘Kadınlar Plajı’ adını verdiği plajın tesettür plajı olduğu dün belgelendi.
Sarısu’da Kadınlar Plajı için ayrılan özel alanın kadınlı-erkekli alandan görülmesini engelleyecek direkler dikildi bile.
O direkler de Antalya gibi dünyanın gözdesi, Türkiye’nin vizyon kentinde tesettür plajı yapılacağı iddialarının en net kanıtı olarak çoktan dikildi bile.
Kim ne derse desin aslında tesettür plajı olan kadınlar plajı AKP hükümetinin projesi.
Tesettür plajının Antalya’da açılmasının anlamı farklı..
Anımsarsanız AKP hükümeti içki yasağın en önemli evresi olan ‘Kırmızı noktalar’ı Antalya’da uygulamaya kalkışmış, Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel, ilk hizmet döneminde kamuoyundan gelen tepkileri Ankara’ya aktararak uygulamayı ertelettirmişti.
Tesettür Plajı konusunda aslında ilk adımı AKP’li Kumluca Belediye Başkanı Hüsamettin Çetinkaya atmıştı.
Çetinkaya, bir süre önce çıkan yangınla cehennemi yaşayan Antalya’nın cennet koyu Adrasan’da tesettür plajı yapma düşüncesini yeni turizm sezonu öncesinde Antalya Vali Yardımcısı’nın başkanlığında yapılan toplantıda gündeme getirmiş, tıpkı Türel gibi ‘Halkın bu yönde talepleri var’ demişti.
Büyükşehir Belediye Başkanı Türel, önceki gün Döşemealtı’nda düzenlenen iftar yemeğinde Kadınlar Plajı’nı halktan gelen talepler üzerine projelendirdiklerini öne sürmüştü.
Türel, kadınlar plajını savunmak için de Antalya’nın kent tarihçisi Hüseyin Çimrin’i tanık göstermişti.
Türel, Kadınlar Plajı uygulamasının Antalya'da bir ilk olmadığını öne sürerek, Hüseyin Çimrin'in yazdığı bir kitaptan okuyarak kentte 1930'lu yıllarda var olan kadınlar plajlarını söylüyor.
Ardından da ekliyor :
"Kadınlarımıza pozitif ayrımcılığı öngörmüş ve bunu başarmış bir ülke olarak aradan maalesef 80 sene geçtikten sonra bunu hatırlayabilmek ve bu konuda adım atmak bize düştüyse bundan büyük mutluluk duyuyorum”
Türel, Kadınlar Plajı’nı savunurken, şu ifadelere de yer veriyor :
"Biz herkese hizmet vermek zorundayız. İsteyen istediği gibi inançlarını, özgürlüklerini bu ülkede yaşayabilmelidir. Bunlarını baş savunucusu bir siyasi olarak gereğini yapacağımı da ifade etmek isterim"
Antalya gibi Türkiye’nin en demokratik, kentlilik bilincinin yüksek olduğu bir kentte kadınlar plajı yaparak, kadınları toplumdan soyutlamak, onları plajda bile kafese sokmak AKP’nin Türkiye üzerinde planladığı projenin bir ürünü olarak karşımızda duruyor.
Antalyalı kadınlar, doğal olarak çok tepkili..
Bu tepkinin giderek yayılacağı, sınırlarımızın dışına taşacağını da düşünüyorum.
Pekala kadınlar ne diyor kendilerine özel plaj için..
Onların ortak düşüncesi şu şekilde özetlenebilir :
“Kadınlar özgür ve özgüvenli olmalı. İstedikleri her yerde istedikleri gibi davranabilmeli. Plajları ayırarak daha rahat olunacağını sanmıyorum. Sokağa çıktığında ne olacak?"
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.