“Çok tuhaf… Ekmeleddin Bey hem CHP’yi, hem de Cemaati hiç sevmezdi. MHP ise gündeminde bile yoktu. AKP’li olduğunu biliyorum. Bildiğim kadarıyla Tayyip Bey ile araları her zaman iyi olmuştur. Yaşantı yönünden pek olmasa da Osmanlıcı ve İslamcıdır. Ekmeleddin Bey’in hiç sevmediği ideolojiler tarafından aday gösterilmesine kadar, adaylığı kabul etmesine de şaşırdım. Onu çok iyi tanıdığım için şaşırıyorum”

Bu sözler CHP ve MHP’nin çatı adayı Ekmeleddin İhsanoğlu’nun sekreterine ait.

Kafalarda oluşa soruların pek çoğununun da yanıtı gibi çatı adayının sekreterinin görüşleri..

İtiraf edeyim ben ilk günden beri karşıyım Ekmeleddin Bey’in adaylığına.

Önümüzdeki süreçte kararımı etkileyecek gelişmeler olur mu bilemem ama oyumu da vermeyi düşünmüyorum.

Bana göre ilk turu 10 Ağustos’ta yapılacak ve ilk kez halkın oy kullanacağı Cumhurbaşkanlığı seçiminde 3 adaydan ikisi, yani Tayyip Bey ile Ekmeleddin Bey AKP’nin adayı,..

Bu düşüncede olan çok sayıda insan var..

En önemlisi ise CHP tabanı Ekmeleddin Bey’in adaylığını sindiremedi..

Çeşitli yollardan ikna çabaları sürdürülse de CHP tabanı ile radikal solun Osmanlıcı ve İslamcı olduğu an yakındaki kişi tarafından ifade edilen çatı adayına sıcak bakması pek olası görünmüyor.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu tarafından Tayyip Erdoğan’ın karşısında aday olarak dayatılan ve MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin de onayladığı Ekmeleddin İhsanoğlu’na CHP tabanı ile birlikte MHP tabanının da sempati ile yaklaştığı söylenemez..

Bir anlamda ölümü gösterip, sıtmaya razı etmek gibi bir şey bu çatı aday olayı..

Ekmeleddin Bey, “Hedefim yüzde 55 oyla seçilmek”  dese de bunun da gerçekleşme şansının hemen hiç olmadığı biliniyor..

Ekmeleddin Bey, CHP ve MHP tabanına kabul ettirilmeye çalışılırken, yabancısı olmadığımız şu gerekçe ortaya konuyor :

“ Tek adam yöntemi yani başkanlık modeli mi, parlamenter demokrasi modeli mi ? “

Yani gerek CHP ve MHP tabanına, gerekse AKP’ye ve AKP’nin adayı Recep Tayyip Erdoğan’a  oy vermeyecek olan seçmenlere karamsar bir tablo çizilerek başka seçenek tanınmıyor.

Kuşku yok ki çatı adayı bekleyen bir başka tehlike de CHP ve sol seçmenin seçimi boykot etmesi..

Nitekim Yargıtay Onursal Cumhuriyet Başsavcısı Vural Savaş, Muratpaşa Belediyesi’ndeki konferansında sözü Cumhurbaşkanlığı seçimine katılım düşük olacağı yönündeki tartışmalara geçtirerek , “CHP seçmeninden korkuyorum” sözleriyle sandığı boykot tehlikesini işaret etmişti..

Gelelim ters köşe konusuna.

Beşikteki bebeğin de, sağır sultanın da bildiği halde Tayyip Bey, Cumhurbaşkanı adaylığı ile ilgili sorulara “ Ters köşe yapabiliriz” yanıtını vermişti..

Özellikle yandaş basın bu ters köşe tüyosunu yutmuş, AKP ve Çankaya Köşkü ile ilgili olarak çeşitli senaryolar üretmişler, Cumhurbaşkanlığı seçimi sonrasında AKP’ye nasıl daha verimli yalakalık yapılacağı konusunda adeta yarışa girmişlerdi.

Tayyip Bey, ters köşe yapmadı cezaevi günlerinde koyduğu hedef doğrultusunda Çankaya Köşkü’ne aday olduğunu Amerikanvari bir organizasyonla açıkladı..

30 ilde miting yapacak olan Erdoğan’ın 12 Temmuz Cumartesi günü Antalya’ya geleceği açıklanınca, Antalya’nın dinamikleri harekete geçerek çatı adayı Ekmeleddin Bey’in Tayyip Bey’den önce Antalya’ya gelmesi için girişimde bulundular, çatı adayın 9 Temmuz Çarşamba, yani yarın eşinin memleketi olan Isparta’ya yapacağı ziyareti erteleyip, Antalya’ya gelmesini sağlamaya çalıştılar.

İhsanoğlu’nun Tayyip Bey’den Antalya’ya gelmesi için yapılan girişimlerin olumlu sonuçlanması Antalya’da heyecan yarattı..

Özellikle sivil toplum örgütleri, meslek odaları ile CHP-MHP tabanında umutlar birden yeşerdi, bir coşku, bir heyecan ortamı yaratıldı.

Öyle ki Ekmeleddin Bey’i karşılama, olası toplantıya ev sahipliği yapma gibi konularda sivil toplumda tatlı bir rekabet yaşanmaya başlandı.

Antalya Ekmeleddin Bey’i konuk etmenin sabırsızlığı içindeyken, Ekmeleddin Bey, Tayyip Bey’in yerine ters köşe yaptı, programının yoğun olduğunu belirterek, Antalya’ya gelmekten vazgeçti..

Böylece meydan Tayyip Beye kaldı,