Antalya’da eskiden siyasetin nabzı Talya Otel’de atardı..

Siyasetçiler, sonraları Falez Otel’de, şimdi adı Akra Barut olan Dedeman Otel’de kamp kurarlardı.

5 yıldızlı otellerin lobilerinde Türkiye ve Antalya siyasetine yön veren, kimi siyasetçileri zirveye taşıdığı gibi, kimilerini de tarihin karanlıklarına gömen çok sayıda kararlar alındı..

Lobilerde kavgalar oldu,küfürler,  bardakların havada uçuştuğu gibi zafer şarkılarının da söylediği zamanlar oldu..

Antalya’da siyaset bir süredir 5 yıldızlı otellerin lobilerinde değil de çok şık dayanıp, döşenen ofislerde yapılıyordu..

Son günlerde Antalya’da siyasetin nabzı Atan Park Otel’de atmaya başladı..

Kendisini yeni partinin lideri konumundaki Meral Akşener’in görevlendirdiği söyleyen Antalya eski milletvekillerinden Gökberk Ergenekon’un danışmanı Durmuş Alagöz, yeni partinin Antalya teşkilatının kuruluş çalışmalarını yaptığını iddia ederek kahvaltılı toplantılar düzenliyor.

Antalya’dan önce Alanya ve Manavgat’ta da yeni parti adına kuruluş çalışmaları yapan Alagöz’ü Akşener’in tanıdığı ancak Antalya teşkilatının kuruluşu için görev vermediği bildiriliyor.

Gelelim Atan Park toplantılarına..

Durmuş Alagöz tarafından davet edilenlerin ağırlık noktasını DYP, DTP ve ANAP’ın Antalya’daki önemli isimleri oluşturuyor..

DYP ve DTP’nin eski il başkanı Orhan Altınay, İbrahim Özcan, DYP Kadın Kolları eski Başkanı Fatma Söğütçü, eski il başkan yardımcısı Ali Ateş, Fevzi Atçı, DYP milletvekili adayı Yusuf Vermez, Hasparti Milletvekili Adayı Nizamettin Işık, ANAP eski İl Başkanı Servet Ünal, eski siyasetçilerden Özcan Tokuç, Huriye Davutoğlu, İsmail Usta Durmuş Alagöz’ün tek tek ya da toplu olarak görüştüğü isimler arasında..

Durmuş Alagöz, kahvaltılı toplantıların birisine deneyimli hukukçu, siyasetçi aynı zamanda Akdeniz GERÇEK köşe yazarı olan Cengizhan Gököz’ü de davet etmiş..

Gököz’le konuştum, toplantıya çağrıldığını ve katıldığını belirterek, şunları söyledi :

“Yeni partide görev almamın söz konusu olmadığını, ancak deneyimlerimizi kendilerine  aktarabileceğimi söyledim. Benim duruşum belli üyesi olduğum Milletvekili ve belediye başkan adayı da olduğum MHP’nin Genel Başkanı Devlet Bahçeli ve Genel Merkez’in siyasi duruşuna itirazım var. Çünkü AKP’ye yakın bir politika izliyorlar. Bu duruşumu referandumda da gösterdim. Hayır için çalıştım. Ben yeni partinin Türkiye siyasetinde etkili olacağını, AKP’nin önünü keseceğine inanıyorum. MHP üyesiyim ve partimde siyaset yapmayı sürdüreceğim”

Kim ne derse desin ‘Aksaçlılar’ olarak a bilinen DYP, DYP, DTP ve ANAP’ın deneyimli siyasetçilerinin hala tabanları var.

Elbette yeni partiye güç kazandırırlar..

Uzun süredir aktif siyasetten uzak oldukları için yeni bir oluşuma, yeni bir partiye katılmayı, görev almayı pekala düşünebilirler.

Burada kafa karışıklığı Durmuş Alagöz’ün toplantıları oluyor..

Madem ki Akşener yetkilendirmedi neden Antalya’yı mekan tuttu ? Neden Atan Otel’de ‘yeni Partinin Antalya teşkilatını oluşturuyorum” diyerek kamp  kurdu ?

Durmuş Alagöz, kahvaltılı toplantılarda Antalya Büyükşehir Belediyesi eski Başkanları Bekir Kumbul ve Hasan Subaşı ile DYP Antalya eski Milletvekili Osman Berberoğlu’nun da yeni partide yer alacağını söylemiş ya da iddia etmiş,.

Dün hem Bekir Kumbul’la, hem de Hasan Subaşı ile görüştüm..

İkisi de bu iddiayı yalanladı.

Kendilerine bir çağrı olmadığını söylediler..

Bekir Kumbul, “Benim partim belli CHP.. Bu tür spekülasyonlar her zaman olur, ben kendimi siyasette Antalya’nın ağabeyi olarak görüyorum.  Kim Türkiye ve Antalya siyasetine yön ve çeki düzen verecek çalışmalar yaparsa destek veririm, deneyimlerimi paylaşırım, ancak CHP’liyim, CHP’de siyaset yaparım” dedi..

Hasan Subaşı ise, “ Ben Elmalı’da çiftlikteyim, bana ulaşan bir çağrı yok. Gelişmeleri herkes gibi ben de merakla izliyorum” dedi. 

Görüldüğü gibi siyaset arenasında resmi kuruluşu yapılmadığı halde Meral Akşener’in liderliğini üstleneceği yeni parti sesini duyurmaya, aktif siyaset yapmak isteyen eskiler ile siyasete girmeyi düşünen yeni ve yıpranmamış isimlere çekici gelmeye başladı.

Önümüzdeki günlerde Antalya’da siyasetin daha da renkli, daha da heyecanlı bir süreçte yapılacağına ilişkin sinyaller de artmaya başladı.