Ekonomiden sağlığa her konuya değinmeye çalışıyoruz. Kent ve memleket sevdasıyla, yaşam hakkına olan saygı ile her konuda bir öneri getirip, sorunlara dikkat çekiyoruz…

Ama şu aralar farkında mısınız her şey Cumhuriyet, Atatürk eksenine kilitlendi…

Çünkü açlık, işsizlik, rant mücadelesi ile savaşın önüne geçti yapılan saldırılar…

Nedir bu tahammülsüzlük…

Hazımsızlık…

Şeriat seviciliği…

Atatürk düşmanlığı…

O olmasaydı ne halde olacağı malum halimizin…

Peki o zaman nedir O’nunla savaş…

Sanıyor musunuz ki O’nun itibarı yaralanır…

Sevgisi biter…

Fikirleri ölür…

Nutuk okumaya başladım yeniden…

10 Yaşında kızımın da kitaplığında var, ikincisi…

Atatürk tişörtlerimizle açtık, Atatürksüz müfredata inat yeni eğitim öğretim yılını…

Sosyal medyadan yaptığım çağrı çok da ses getirdi…

İlimizde ve pek çok ilde aileler ve öğrenciler okula Atatürk tişörtleriyle gitti…

Şimdilerde Atatürk tişörtleri alıp hediye ediyorum herkese…

Herkes de memnuniyetle giyeceğini söylüyor…

Kısaca sözüm odur ki bu sevda bitmez…

Bu aşk bitmez…

Çünkü biz bir yufka ve haşlanmış yumurta ile siperlerde zafer kazanan inancı seviyoruz…

Dini siyasete alet edenlere inat inanç özgürlüğünü savunanları seviyoruz…

 Biz kadın-erkek eşitliğini tahsis edenleri seviyoruz…

Bilim ve teknolojik temelli kalkınmayı, sanayileşmeyi ülkemize getirme inancı ve kararlılığını seviyoruz…

O yüzden O’na saldırtmayız…

Saldıranların ve saldırtanların cezasız kalmasına izin vermeyiz…

O yüzden Atatürk heykeli atan, attıran, attırılmasına göz yumanların cezalandırılması için suç duyurusunda bulundum…

Takipteyim…

Çünkü ben Atatürkçüyüm…