Dünya insanını, hepimizi yıllarca mağdur eden KORONA vakası nedeniyle ne acılar çektik. On binlerce dünya insanı can verdi. ekonomik dar boğazlar yaşandı. Şimdi ise "yüz yılın felaketi" denilen ve bayrakları yarıya indiren, göz yaşlarımızın dinmediği feci depremin acıları içindeyiz. Görünüşte 40 bine yaklaşan can kaybı, yüz bini geçen yaralı, mağdur vatandaş.

Ben 1970 li yıllarda WHO + Kızılhaç örgütlerinin de içinde bulunduğu, iç Anadolu ve Ege bölgesinde meydana gelen depremlerde Sağlık bakanlığı teşkilatlarında çevre ve sağlık akutu olarak o vahim depremlerde görev almış bir teknik adam ve konusunda bir uzmanım. Bunu söylemek pek şık değil ama işaret etmeye mecbur olduğum için söylemiş oldum.

Deprem bölgelerinde en büyük tehlike kanalizasyon sularının, domestik atıkların ve çöplerin alandan sağlıklı olarak uzaklaştırılamayışıdır. Diğer bir tehlike ise içme ve kullanma sularına kanalizasyon kirliliklerinin karışması olayıdır. Bunların tamamına "HİJYEN" diyoruz.

SEBEP OLABİLECEĞİ HASTAALIKLAR: Hepatit, hepatit B, hepatitt C, (sarılık) Patojem amillerinin ve bakterilerin sebep olduğu hastalıklar, narsak enfeksiyonları, eltor tipi kolera vibriyonuna bağlı öldürücü kolera salgınları, Uyuz ve virüstük hastalıklar, açıkta kalan fare ve kemirici vektörler yayılması mümkün olan veba salgınları, bölgede lağım sularının göllenmesi yahut başkaca nedenlere bağlı olarak kirli su birikintilerinden kaynaklanabilecek anofel türü sivri sinek salgınlarına bağlı muhtemel malerya salgını. Aman dikkat aman ha... Seyyar tuvaletler hayati ihtiyaçtır.

ÇOK ÖNEMLİ : Hatay ceza evinin tahribatına bağlı olarak en az 1000 ağır ceza tutuklusunun Antalya'ya akın ettiği, zaten bölgeye Suriyeli, Afganlı, Afrikalı, Arap kökenli olup sayıları bilinmeyen insan kitlelerinin Antalya'da ve bölgemizde kronik bir toplumsal olduğu zaten biliniyor. Şimdi de korkunç sayıda insanın bölgemize Antalya'ya akın ediyor yolundaki haberler hepimizi çok korkutmaktadır.

ÇÖZÜM: Valiliğimiz koordinatörlüğünde; Emniyet, Jandarma; sağlık kuruluşlarımız ve çevrecilerimizin, maliye ve belediyelerimizin, STK’nin, ihtiyaç duyulan sair kurum ve kuruluşlarımızın içinde bulunacağı ekipler marifetiyle şehirde ve şehir girişlerinde mutlaka 7-24 saat anlayışına dayalı, rutin çalışmalar yapılarak, sağlık, güvenlik ve diğer alanlarda halkın huzurunun korunmasını esas alan kalıcı çalışmalar yapılmasına karar verilmesi acildir, Asrin seferberlik formatını hazırlamalıyız.